Elinde silah olarak güçlü bir yıldırım taşıyan İndra, hareketli ve hareketsiz, saldırgan ve barışçı her şeyi veherkesi yönetir. Sadece o, tekerin çemberinin çubuklarını sarması gibi insanları kuşatır ve onları krallarıolarak yönetir. Ona gereksinim duyduklarında yardımlarına koşar. İndra'nın ilk kahramanlık eylemi şöyledir:
Vaktiyle dünyada Vritra adında bir ejderha yaşardı. Bu canavar, tanrıların da insanların da düşmanıydı. Bir gün dünyanın yedi nehrini yuttu ve onları büyük dağında hapsetti. Daha sonra ele geçirdiği suları korumak için dağın tepesinde nöbet tutmaya başladı. Gündüz ve gece uyanık kaldı,kendisine kafa tutacak her varlığa karşı ganimetini savunmak için hazırlandı.
Kızgın güneş her zaman olduğu gibi yine doğdu. Parıldayan ışınlarıyla dünyayı kavurdu. Ağaçlar, otlarve her türden bitki, nehir suları gelişmeleri için gerekli nemi artık sağlayamadığı için zamanla kurudu ve öldü.
Halk yardım için tanrılara dua etti, fakat tanrıların hiçbiri büyük cin-ejderhayı yenecek kadar güçlü değildi. Günler geçtikçe çökük yanaklı ve İhtiraslı Kuraklık, toprağı boğmaya başladı. Açlık çeken insan sayısı gittikçe artıyordu. Önce yiyecek satın almaya çalıştılar. Daha sonra yiyecek dilendiler. En sonunda umutsuzluk içinde yiyecek için yalvardılar. Hıçkırıkları büyük bir sessizlikle karşılandı, çünkü zenginlerin bile ambarları boştu ve dünyada yiyeceğin kırıntısı bile kalmamıştı. Açlıktan zayıf düşen halk kuru ve boş toprağa çöktü ve tanrılara dualarını kabul etmesi için yalvardı. Tanrılar, Vritra gibi Ölümcül bir düşmana karşı güçsüz olduklarını bilerek, kalpleri üzüntü dolu dünyayı seyrettiler. Fakat İndra ölen insanlara yardımda kararlıydı. O tanrıların en genciydi, ama en cesur ve güçlü olduğunu kanıtlamak İstiyordu. Teker teker üç kase tatlı, kendinden geçirici soma aldı ve İçti. Her içişte biraz daha güçlendi. En sonunda tanrıların en güçlüsü olduğunu kavradı. Büyük silahı olan ölümcül yıldırımı sağ eline aldı ve Vritra ile savaşmak için yola koyuldu. Kötü cin-ejderhayı dağının tepesine yaslanmış, kendisine saldırmaya yeterince cesaretli bir tanrıyı beklerken bulacağını biliyordu.
İndra yaklaştığında güçlü ejderha savaş için hazırlandı. Tanrılardan farklı olarak kendisini korumak için ne elleri ne de ayakları vardı, fakat ağzı hem tanrıları, hem insanları aynı derecede korkutuyordu. Kızgınlıktan kudurmuş olan canavar, güneş ışıklarını kesen ve dünyayı karanlığa boğan sisli bir duman püskürttü. Daha sonra kör eden bir ışık, sağır eden bir gök gürültüsü ve insanın etini kesen bir dolu fırtınası kustu.
İndra'nın hiçbir korku belirtisi göstermemesi Vritra'yı şaşırttı. Şimşek gözlerini kör, gök gürültüsü kulaklarını sağır etmemiş ve dolu etini kesmemişti. Genç tanrı Öldürücü silahını sakince kaldırdı ve büyük yıldırımını Vritra'ya fırlattı. Yıldırım ok gibi dosdoğru gitti ve ejderhanın etine sımsıkı saplandı. Bu güçlü vuruş, bir darbede kötü cin-ejderhanın ruhunu ve vücudunu paramparça etti. Ejderha dağın doruğunda sendeledi ve çok aşağılara, dağın dibine düştü, orada kesilmiş bir ağaç gövdesi gibi serilip kaldı.
Vritra'nın annesi oğlunun öcünü almaya geldi, fakat bir başka ürkütücü cinin ortaya çıkması İndra'yı korkutamazdı. Gücünü topladı ve Vritra'yı öldürdüğü güçlü yıldırımını ona da fırlattı. Anne yere düştü ve bir ineğin buzağısının yanında dinlenmesi gibi oğlunun yanında yatıp kaldı. İndra hapsedilen suları kurtardı. Öldürücü silahıyla dağın yamacını ikiye böldü, mühürlü çıkışı açarak yedi nehri kurtardı. Sular dağın kenarından aşağıya boşandı ye bir İnek sürüsünün gürültüsü gibi kükreyerek karalan aşıp denize ulaştı.
Yedi nehir tekrar dünyada akınca nem kavrulan toprağa süzüldü. Kuruyan dallar kana kana su içti ve ölen ağaçların gövdelerinde yeniden yaşam dolaşmaya başladı. Açgözlü tohumlar hızla büyüyüp çimlenerek filizlendi. Aç insanlar sularını içtiler ve yaşamlarını sürdüren yeni ürünleri yiyerek yaşadılar.
Bir aslanın aç kurt sürüsünden kaçması gibi kıtlık da bolluktan kaçtı.
Cesur tanrı İndra, savaşta büyük ejderha Vritra ile karşılaştı ve kazandı. Yağmur getirici güçlü İndra kuraklığa son verdi ve dünyanın verimliliğini geri getirdi. Yüce Tanrı İndra, dünyada yürüyenleri kesin bir ölümden kurtardı. Elinde güçlü yıldırımı taşıyan İndra, her hareket edeni ve duranı, her saldıranı ve barışçıl olanı yönetir. Sadece o, tekerin çemberinin çubuklarını sarması gibi dünya insanlarını kuşatır ve kralları gibi onları yönetir. Ona gereksinim duyduklarında yardımlarına gelir.
Bırakın Fikirleriniz Özgür Kalsın ! https://www.alternatifforum.org
Dunyadinleri.Com Yöneticisi
Yorumlar : 0
Budist Sigiriya Kalesi veya Aslan Kayası MitolojisiYorumlar : 0
Hindistan Mitolojisi : İndra ve EjderhaYorumlar : 0
Hint Mitolojisi'nin Temel KaynaklarıYorumlar : 0
Tanrılar’ın kralı İndra MitolojisiYorumlar : 0
Hintlilerin Ramayana DestanıYorumlar : 0
Kertenkeleye Dönüşen KralYorumlar : 0
Hint Mitolojisinde Rahu ve Ay - Güneş TutulmasıYorumlar : 0
Hindu Mitolojisinde Fil Tanrı Ganesha