Her ne kadar bazı müellifler Malik’in kitap, sünnet ve icmada delil bulunmadığı zaman sahabi kavlini mutlak anlamda bağlayıcı delil olarak kabul ettiğini ifade etseler de Maliki fıkıh usulünde sahabi kavli, Hanefi ve Şafiiler’de olduğu gibi akılla kavranamayacak bir konuda olup olmamasına göre ikiye ayrılmış, eğer akılla kavranamayacak bir konuda ise merfû haber gibi kabul edilerek sünnetin bir parçası sayılmıştır. İctihad sahasına dahil sahabe kavilleri delil kabul edilmemiş ve diğer insanların ictihadlarından üstün tutulmamıştır. Hulefa-yi Raşidin’in uygulama ve ictihadlarına da sahabi kavlinden farklı bir delil değeri atfedilmemiştir. Sünnet delilinin ardından gelen sarih icma hem sahabi ve tabiin döneminde gerçekleşmiş hem de gelecekte gerçekleşmesi muhtemel olarak kabul edilir. Maliki usul müelliflerine göre sükûti icmaın delil değeri bulunmamaktadır.
Bırakın Fikirleriniz Özgür Kalsın ! https://www.alternatifforum.org
Dunyadinleri.Com Yöneticisi
Yorumlar : 0
Maliki Fıkıh Usulünde Amel-i Ehl-i MedineYorumlar : 0
Maliki Mezhebi Usulünde Kıyas, İstihsan ve İstishabYorumlar : 0
Malikilik Fıkhında Sahabi Kavli-İcma 'nın YeriYorumlar : 0
Maliki Usulünde Kur’an ve SünnetYorumlar : 0
Maliki Mezhebinde İstislah, Sedd-i Zerai ve Müraatü’l-hilaf