Türk Mitolojisinde Kötülüğün, Ölümün, Ölülerin ve Yeraltının Tanrısı Erlik Han Türklerde ve Buryatlarda Erlik Han, Moğollarda Erlik veya Homun Han, Kalmıklarda Erlik veya Homın Han, Tuvalarda Erlik veya Lovun Han diye adlandırılır Devamını Oku »
İskandinav Mitolojisinde Kahinin Kehaneti : Völuspá Devamını Oku »
Tanrılar bir dişbudak ağacından erkeği, bir akçaağaçtan ise kadını yarattılar. Kadına Embla erkeğe ise Askr ismini verdiler. Devamını Oku »
İskandinav Mitolojisinde Valhalla, tanrıların diyarı Asgard‘da bulunan geniş ve kocaman bir kabul salonudur ve Odin tarafından yönetilir. Peki bu salona kimler nasıl girebilir? Devamını Oku »
Doğu okyanusunun öte tarafında, denizin içinde bir dut ağacı vardı. Bu ağaçta da 10 adet Güneş oturmaktaydı. Bu 10 güneş doğu tanrısı Dijun ile Güneş tanrıçası Xihe’nin çocuklarıydı. Devamını Oku »
Ceylan Başlı Suların ve Bereketin Tanrıçası Anuket , doğumda koruyucu tanrıça daha sonraları ise şehvetle ilişkilendirilen tanrıça formuna dönüştü Devamını Oku »
Sıradan kadınlar gibi evde oturup yemek yapmak yerine eline kılıcı alıp savaşa giden, bir dönemler viking kabilelerinden birine önderlik etmiş kadın savaşçı. Devamını Oku »
Patollo Baltık savaş tannsıdır. Slav, Rus ve Prusya mitolojilerinde ise Peckols (Pecullus, Pikoulis), adıyla meşhurdur ve ölülerden sorumlu asabi bir yeraltı tanrısıdır. Hıristiyanlar ise onu şeytanla özdeşleştirir. Devamını Oku »
Yunan mitolojisinde Herakles, Roma Mitolojisi'nde Herkül, Zeus ile Miken kralının kızı Alkmene'nin oğludur. Kadına aşık olan Zeus ona kocası kılığında yaklaşmıştır Heraklesin yunan mitolojisinde 12 görevi vardır. Devamını Oku »
Kiklop, Yunan mitolojisinde alınlarının ortasında tek gözleri bulunan devler. Uranüs ve Gaia'nın yani Gök ve Toprağın çocuklarıdır. Devamını Oku »
Sümerler’den günümüze harika bir mit miras kalmıştır. Bu, beş bin yıldan daha yaşlı olan bir yeraltına iniş hikayesidir ve bu özelliğiyle bilinen en eski yeniden diriliş öyküsüdür. Devamını Oku »
Ermeniler ibadetlerini açikta yaparlardi. İlk zamanlarda belirli tapinaklari yoktu. Günese, dag tepelerinde, aya, genellikle Sebuh dağı üstünde, tapınılırdı. Devamını Oku »