MEZMURLAR (ZEBUR) DEVAMI

75. MezmurMüzik şefi için - "Yok Etme" makamında -Asaf'ın mezmuru - İlahi

BÖLÜM 75

Mez.75: 1 Sana şükrederiz, ey Tanrı, Şükrederiz, çünkü sen yakınsın*fe*, Harikaların bunu gösterir.D Not 75:1 "Sen yakınsın": İbranice "Adın yakındır".

Mez.75: 2 "Belirlediğim zaman gelince, Doğrulukla yargılayacağım" diyor Tanrı,

Mez.75: 3 "Yeryüzü altüst olunca üzerindekilerle, Ben pekiştireceğim onun direklerini. *

Mez.75: 4 Övünenlere, 'Övünmeyin artık! dedim; Kötülere, 'Kaldırmayın başınızı*ff*!

Mez.75: 5 Kaldırmayın başınızı*ff*! Tepeden konuşmayın!"D Not 75:4,5 "Başınızı": İbranice "Boynuzunuzu" (Boynuz güç simgesidir).

Mez.75: 6 Çünkü ne doğudan, ne batıdan, Ne de çöldeki dağlardan doğar yargı.

Mez.75: 7 Yargıç ancak Tanrı'dır, Birini alçaltır, birini yükseltir.

Mez.75: 8 RAB elinde dolu bir kâse* tutuyor, Köpüklü, baharat karıştırılmış şarap döküyor; Yeryüzünün bütün kötüleri Tortusuna dek yalayıp onu içiyor.

Mez.75: 9 Bense sürekli duyuracağım bunu, Yakup'un Tanrısı'nı ilahilerle öveceğim:

Mez.75: 10 "Kıracağım kötülerin bütün gücünü, Doğruların gücüyse yükseltilecek."

76. MezmurMüzik şefi için - Telli sazlarla - Asaf'ın mezmuru - İlahi

BÖLÜM 76

Mez.76: 1 Yahuda'da Tanrı bilinir, İsrail'de adı uludur;

Mez.76: 2 Konutu Şalem'dedir*fg*, Yaşadığı yer Siyon'da.D Not 76:2 "Şalem", yani "Yeruşalim".

Mez.76: 3 Orada kırdı alevli okları, Kalkanı, kılıcı, savaş silahlarını. *

Mez.76: 4 Işıl ışıl parıldıyorsun, Avı bol dağlardan daha görkemli.

Mez.76: 5 Yağmaya uğradı yiğitler, Uykularına daldılar, En güçlüleri bile elini kıpırdatamaz oldu.

Mez.76: 6 Ey Yakup'un Tanrısı, sen kükreyince, Atlarla atlılar son uykularına daldılar.

Mez.76: 7 Yalnız sensin korkulması gereken, Öfkelenince kim durabilir karşında?

Mez.76: 8 Yargını göklerden açıkladın, Yeryüzü korkup sessizliğe büründü,

Mez.76: 9 Ey Tanrı, sen yargılamaya, Ülkedeki mazlumları kurtarmaya kalkınca.

Mez.76: 10 İnsanların gazabı bile sana övgüler doğuruyor, Gazabından kurtulanları çevrene topluyorsun.

Mez.76: 11 Adaklar adayın Tanrı'nız RAB'be, Yerine getirin adaklarınızı, Armağanlar sunun korkulması gereken Tanrı'ya, Bütün çevresindekiler.

Mez.76: 12 RAB önderlerin soluğunu keser, Korku salar yeryüzü krallarına.

77. MezmurMüzik Şefi Yedutun için - Asaf'ın mezmuru

BÖLÜM 77

Mez.77: 1 Yüksek sesle Tanrı'ya yakarıyorum, Haykırıyorum beni duysun diye.

Mez.77: 2 Sıkıntılı günümde Rab'be yönelir, Gece hiç durmadan ellerimi açarım, Gönlüm avunmaz bir türlü.

Mez.77: 3 Tanrı'yı anımsayınca inlerim, Düşündükçe içim daralır. *

Mez.77: 4 Açık tutuyorsun göz kapaklarımı, Sıkıntıdan konuşamıyorum.

Mez.77: 5 Geçmiş günleri, Yıllar öncesini düşünüyorum.

Mez.77: 6 Gece ilahilerimi anacağım, Kendi kendimle konuşacağım, İnceden inceye soracağım:

Mez.77: 7 "Rab sonsuza dek mi bizi reddedecek? Lütfunu bir daha göstermeyecek mi?

Mez.77: 8 Sevgisi sonsuza dek mi yok oldu? Sözü geçerli değil mi artık?

Mez.77: 9 Tanrı unuttu mu acımayı? Sevecenliğinin yerini öfke mi aldı?"

Mez.77: 10 Sonra kendi kendime, "İşte benim derdim bu!" dedim, "Yüceler Yücesi gücünü göstermiyor artık."

Mez.77: 11 RAB'bin işlerini anacağım, Evet, geçmişteki harikalarını anacağım.

Mez.77: 12 Yaptıkları üzerinde derin derin düşüneceğim, Bütün işlerinin üzerinde dikkatle duracağım.

Mez.77: 13 Ey Tanrı, yolun kutsaldır! Hangi ilah Tanrı kadar uludur?

Mez.77: 14 Harikalar yaratan Tanrı sensin, Halklar arasında gücünü gösterdin.

Mez.77: 15 Güçlü bileğinle kendi halkını, Yakup ve Yusuf oğullarını kurtardın.

Mez.77: 16 Sular seni görünce, ey Tanrı, Sular seni görünce çalkalandı, Enginler titredi.

Mez.77: 17 Bulutlar suyunu boşalttı, Gökler gürledi, Her yanda okların uçuştu.

Mez.77: 18 Kasırgada gürleyişin duyuldu, Şimşekler dünyayı aydınlattı, Yer titreyip sarsıldı.

Mez.77: 19 Kendine denizde, Derin sularda yollar açtın, Ama ayak izlerin belli değildi.

Mez.77: 20 Musa ve Harun'un eliyle Halkını bir sürü gibi güttün.

78. MezmurAsaf'ın Maskili

BÖLÜM 78

Mez.78: 1 Dinle, ey halkım, öğrettiklerimi, Kulak ver ağzımdan çıkan sözlere.

Mez.78: 2 Özdeyişlerle söze başlayacağım, Eski sırları anlatacağım,

Mez.78: 3 Duyduğumuzu, bildiğimizi, Atalarımızın bize anlattığını.

Mez.78: 4 Torunlarından bunları gizlemeyeceğiz; RAB'bin övgüye değer işlerini, Gücünü, yaptığı harikaları Gelecek kuşağa duyuracağız.

Mez.78: 5 RAB Yakup soyuna koşullar bildirdi, İsrail'e yasa koydu. Bunları çocuklarına öğretsinler diye Atalarımıza buyruk verdi.

Mez.78: 6 Öyle ki, gelecek kuşak, yeni doğacak çocuklar bilsinler, Onlar da kendi çocuklarına anlatsınlar,

Mez.78: 7 Tanrı'ya güven duysunlar, Tanrı'nın yaptıklarını unutmasınlar, O'nun buyruklarını yerine getirsinler;

Mez.78: 8 Ataları gibi inatçı, başkaldırıcı, Yüreği kararsız, Tanrı'ya sadakatsiz bir kuşak olmasınlar.

Mez.78: 9 Oklarla, yaylarla kuşanmış Efrayimoğulları Savaş günü sırtlarını döndüler.

Mez.78: 10 Tanrı'nın antlaşmasına uymadılar, O'nun yasasına göre yaşamayı reddettiler.

Mez.78: 11 Unuttular O'nun işlerini, Kendilerine gösterdiği harikaları.

Mez.78: 12 Mısır'da, Soan*fh* bölgesinde Tanrı harikalar yapmıştı atalarının önünde.D Not 78:12 "Soan": Tanis olduğu sanılıyor.

Mez.78: 13 Denizi yarıp geçirmişti onları, Bir duvar gibi ayakta tutmuştu suları.

Mez.78: 14 Gündüz bulutla, Gece ateş ışığıyla onlara yol göstermişti.

Mez.78: 15 Çölde kayaları yarmış, Sanki dipsiz kaynaklardan Onlara kana kana su içirmişti.

Mez.78: 16 Kayadan akarsular fışkırtmış, Suları ırmak gibi akıtmıştı.

Mez.78: 17 Ama onlar çölde Yüceler Yücesi'ne başkaldırarak Günah işlemeye devam ettiler.

Mez.78: 18 Canlarının çektiği yiyeceği isteyerek İçlerinde Tanrı'yı denediler.

Mez.78: 19 "Tanrı çölde sofra kurabilir mi?" diyerek, Tanrı'ya karşı konuştular.

Mez.78: 20 "Bak, kayaya vurunca sular fışkırdı, Dereler taştı. Peki, ekmek de verebilir mi, Et sağlayabilir mi halkına?"

Mez.78: 21 RAB bunu duyunca çok öfkelendi, Yakup'a ateş püskürdü, Öfkesi tırmandı İsrail'e karşı;

Mez.78: 22 Çünkü Tanrı'ya inanmıyorlardı, O'nun kurtarıcılığına güvenmiyorlardı.

Mez.78: 23 Yine de RAB buyruk verdi bulutlara, Kapaklarını açtı göklerin;

Mez.78: 24 Man* yağdırdı onları beslemek için, Göksel tahıl verdi onlara.

Mez.78: 25 Meleklerin*fı* ekmeğini yedi her biri, Doyasıya yiyecek gönderdi onlara.D Not 78:25 "Meleklerin" ya da "Güçlülerin".

Mez.78: 26 Doğu rüzgarını estirdi göklerde, Gücüyle güney rüzgarına yol gösterdi.

Mez.78: 27 Toz gibi et yağdırdı başlarına, Deniz kumu kadar kuş;

Mez.78: 28 Ordugahlarının ortasına, Konakladıkları yerin çevresine düşürdü.

Mez.78: 29 Yediler, tıka basa doydular, İsteklerini yerine getirdi Tanrı.

Mez.78: 30 Ancak onlar isteklerine doymadan, Daha ağızları doluyken,

Mez.78: 31 Tanrı'nın öfkesi parladı üzerlerine. En güçlülerini öldürdü, Yere serdi İsrail yiğitlerini.

Mez.78: 32 Yine de günah işlemeye devam ettiler, O'nun harikalarına inanmadılar.

Mez.78: 33 Bu yüzden Tanrı onların günlerini boşluk, Yıllarını dehşet içinde bitirdi.

Mez.78: 34 Tanrı onları öldürdükçe O'na yönelmeye, İstekle O'nu yeniden aramaya başlıyorlardı.

Mez.78: 35 Tanrı'nın kayaları olduğunu, Yüce Tanrı'nın kurtarıcıları olduğunu anımsıyorlardı.

Mez.78: 36 Oysa ağızlarıyla O'na yaltaklanıyor, Dilleriyle yalan söylüyorlardı.

Mez.78: 37 O'na yürekten bağlı değillerdi, Antlaşmasına sadık kalmadılar.

Mez.78: 38 Yine de Tanrı sevecendi, Suçlarını bağışlıyor, onları yok etmiyordu; Çok kez öfkesini tuttu, Bütün gazabını göstermedi.

Mez.78: 39 Onların yalnızca insan olduğunu anımsadı, Geçip giden, dönmeyen bir rüzgar gibi.

Mez.78: 40 Çölde kaç kez O'na başkaldırdılar, Issız yerlerde O'nu gücendirdiler!

Mez.78: 41 Defalarca denediler Tanrı'yı, İncittiler İsrail'in Kutsalı'nı.

Mez.78: 42 Anımsamadılar O'nun güçlü elini, Kendilerini düşmandan kurtardığı günü,

Mez.78: 43 Mısır'da gösterdiği belirtileri, Soan bölgesinde yaptığı şaşılası işleri.

Mez.78: 44 Mısır'ın kanallarını kana çevirdi, Sularını içemediler.

Mez.78: 45 Gönderdiği at sinekleri yedi halkı, Gönderdiği kurbağalar yok etti ülkeyi.

Mez.78: 46 Ekinlerini tırtıllara, Emeklerinin ürününü çekirgelere verdi.

Mez.78: 47 Asmalarını doluyla, Yabanıl incir ağaçlarını iri dolu taneleriyle yok etti.

Mez.78: 48 Büyükbaş hayvanlarını kırgına, Küçükbaş hayvanlarını yıldırıma teslim etti.

Mez.78: 49 Üzerlerine kızgın öfkesini, Gazap, hışım, bela Ve bir alay kötülük meleği gönderdi.

Mez.78: 50 Yol verdi öfkesine, Canlarını ölümden esirgemedi, Onları salgın hastalığın pençesine düşürdü.

Mez.78: 51 Mısır'da bütün ilk doğanları, Ham'ın çadırlarında bütün ilk çocukları vurdu.

Mez.78: 52 Kendi halkını davar gibi götürdü, Çölde onları bir sürü gibi güttü.

Mez.78: 53 Onlara güvenlik içinde yol gösterdi, korkmadılar; Düşmanlarınıysa deniz yuttu.

Mez.78: 54 Böylece onları kendi kutsal topraklarının sınırına, Sağ elinin kazandığı dağlık bölgeye getirdi.

Mez.78: 55 Önlerinden ulusları kovdu, Mülk olarak topraklarını İsrail oymakları arasında bölüştürdü. Halkını konutlarına yerleştirdi.

Mez.78: 56 Ama onlar yüce Tanrı'yı denediler, O'na başkaldırdılar, Koşullarına uymadılar.

Mez.78: 57 Döneklik edip ataları gibi ihanet ettiler, Güvenilmez bir yay gibi bozuk çıktılar.

Mez.78: 58 Puta taptıkları yerlerle O'nu kızdırdılar, Putlarıyla O'nu kıskandırdılar.

Mez.78: 59 Tanrı bunları duyunca çok öfkelendi, İsrail'i büsbütün reddetti.

Mez.78: 60 İnsanlar arasında kurduğu çadırı, Şilo'daki konutunu terk etti.

Mez.78: 61 Kudretini*fi* tutsaklığa, Görkemini*fi* düşman eline teslim etti.D Not 78:61 Bu ayette geçen "Kudret" ve "Görkem" sözcükleriAntlaşma Sandığı'nı kastetmektedir.

Mez.78: 62 Halkını kılıç önüne sürdü, Öfkesini kendi halkından çıkardı.

Mez.78: 63 Gençlerini ateş yuttu, Kızlarına düğün türküsü söylenmez oldu.

Mez.78: 64 Kâhinleri* kılıç altında öldü, Dul kadınları ağlayamadı.

Mez.78: 65 O zaman Rab uykudan uyanır gibi, Şarabın rehavetinden ayılan bir yiğit gibi oldu.

Mez.78: 66 Düşmanlarını püskürttü, Onları sonsuz utanca boğdu.

Mez.78: 67 Tanrı Yusuf soyunu reddetti, Efrayim oymağını seçmedi;

Mez.78: 68 Ancak Yahuda oymağını, Sevdiği Siyon Dağı'nı seçti.

Mez.78: 69 Tapınağını doruklar gibi, Sonsuzluk için kurduğu yeryüzü gibi yaptı.

Mez.78: 70 Kulu Davut'u seçti, Onu koyun ağılından aldı.

Mez.78: 71 Halkı Yakup'u, kendi halkı İsrail'i gütmek için, Onu yavru kuzuların ardından getirdi.

Mez.78: 72 Böylece Davut onlara dürüstçe çobanlık etti, Becerikli elleriyle onlara yol gösterdi.

79. MezmurAsaf'ın mezmuru

BÖLÜM 79

Mez.79: 1 Ey Tanrı, uluslar senin yurduna saldırdı, Kutsal tapınağını kirletti, Yeruşalim'i taş yığınına çevirdi.

Mez.79: 2 Kullarının ölülerini yem olarak yırtıcı kuşlara, Sadık kullarının etini yabanıl hayvanlara verdiler.

Mez.79: 3 Kanlarını su gibi akıttılar Yeruşalim'in çevresine, Onları gömecek kimse yok.

Mez.79: 4 Komşularımıza yüzkarası, Çevremizdekilere eğlence ve oyuncak olduk.

Mez.79: 5 Ne zamana dek, ya RAB? Sonsuza dek mi sürecek öfken, Alev gibi yanan kıskançlığın?

Mez.79: 6 Öfkeni seni tanımayan ulusların, Adını anmayan ülkelerin üzerine dök.

Mez.79: 7 Çünkü onlar Yakup soyunu yiyip bitirdiler, Yurdunu viraneye çevirdiler.

Mez.79: 8 Atalarımızın suçlarını artık önümüze sürme, Sevecenliğini hemen göster bize, Çünkü tükendikçe tükendik.

Mez.79: 9 Yardım et bize yüce adın uğruna, ey bizi kurtaran Tanrı, Kurtar bizi adın uğruna, bağışla günahlarımızı!

Mez.79: 10 Niçin uluslar, "Nerede onların Tanrısı?" diye konuşsun, Kullarının dökülen kanının öcünü alacağını bilsinler, Gözlerimizle bunu görelim!

Mez.79: 11 Tutsakların iniltisi senin katına erişsin, Koru büyük gücünle ölüme mahkûm olanları.

Mez.79: 12 Komşularımızın sana ettikleri hakareti Yedi kat iade et bağırlarına, ya Rab!

Mez.79: 13 Bizler, kendi halkın, otlağının koyunları Sonsuza dek şükredeceğiz sana, Kuşaklar boyunca övgülerini dilimizden düşürmeyeceğiz.

80. MezmurMüzik şefi için - "Zambaklar Antlaşması" makamında - Asaf'ın mezmuru

BÖLÜM 80

Mez.80: 1 Kulak ver, ey İsrail'in çobanı, Ey Yusuf'u bir sürü gibi güden, Keruvlar* arasında taht kuran, Saç ışığını,

Mez.80: 2 Efrayim, Benyamin, Manaşşe önünde Uyandır gücünü, Gel, kurtar bizi!

Mez.80: 3 Bizi eski halimize kavuştur, ey Tanrı, Yüzünün ışığıyla aydınlat, kurtulalım!

Mez.80: 4 Ya RAB, Her Şeye Egemen Tanrı, Ne zamana dek halkının dualarına ateş püsküreceksin?

Mez.80: 5 Onlara ekmek yerine gözyaşı verdin, Ölçekler dolusu gözyaşı içirdin.

Mez.80: 6 Kavga nedeni ettin bizi komşularımıza, Düşmanlarımız alay ediyor bizimle.

Mez.80: 7 Bizi eski halimize kavuştur, Ey Her Şeye Egemen Tanrı, Yüzünün ışığıyla aydınlat, kurtulalım!

Mez.80: 8 Mısır'dan bir asma çubuğu getirdin, Ulusları kovup onu diktin.

Mez.80: 9 Onun için toprağı hazırladın, Kök saldı, bütün ülkeye yayıldı.

Mez.80: 10 Gölgesi dağları, Dalları koca sedir ağaçlarını kapladı.

Mez.80: 11 Sürgünleri Akdeniz'e, Filizleri Fırat'a dek uzandı.

Mez.80: 12 Niçin yıktın bağın duvarlarını? Yoldan geçen herkes üzümünü koparıyor,

Mez.80: 13 Orman domuzları onu yoluyor, Yabanıl hayvanlar onunla besleniyor.

Mez.80: 14 Ey Her Şeye Egemen Tanrı, ne olur, dön bize! Göklerden bak ve gör, İlgilen bu asmayla.

Mez.80: 15 İlgilen sağ elinin diktiği filizle, Kendine seçtiğin oğulla!

Mez.80: 16 Asman kesilmiş, yakılmış, Öfkeli bakışların yok etsin düşmanlarını!

Mez.80: 17 Elin, sağ kolun olan adamın üzerinde, Kendine seçtiğin insanın üzerinde olsun!

Mez.80: 18 O zaman senden asla ayrılmayacağız; Yaşam ver bize, adını analım!

Mez.80: 19 Ya RAB, ey Her Şeye Egemen Tanrı, Bizi eski halimize kavuştur, Yüzünün ışığıyla aydınlat, kurtulalım!

81. MezmurMüzik şefi için - Gittit üzerine - Asaf'ın mezmuru

BÖLÜM 81

Mez.81: 1 Sevincinizi dile getirin gücümüz olan Tanrı'ya, Sevinç çığlıkları atın Yakup'un Tanrısı'na!

Mez.81: 2 Çalgıya başlayın, tef çalın, Tatlı sesli lir ve çenk çınlatın.

Mez.81: 3 Yeni Ay'da, dolunayda, Boru çalın bayram günümüzde.

Mez.81: 4 Çünkü bu İsrail için bir kuraldır, Yakup'un Tanrısı'nın ilkesidir.

Mez.81: 5 Tanrı Mısır'a karşı yürüdüğünde, Yusuf soyuna koydu bu koşulu. Orada tanımadığım bir ses işittim:

Mez.81: 6 "Sırtındaki yükü kaldırdım, Ellerin küfeden kurtuldu" diyordu,

Mez.81: 7 "Sıkıntıya düşünce seslendin, seni kurtardım, Gök gürlemesinin ardından sana yanıt verdim, Meriva*fj* sularında seni sınadım. *D Not 81:7 "Meriva": "Çıkışma" anlamına gelir (bkz. Çık.17:7).

Mez.81: 8 "Dinle, ey halkım, seni uyarıyorum; Ey İsrail, keşke beni dinlesen!

Mez.81: 9 Aranızda yabancı ilah olmasın, Başka bir ilaha tapmayın!

Mez.81: 10 Seni Mısır'dan çıkaran Tanrın RAB benim. Ağzını iyice aç, doldurayım!

Mez.81: 11 "Ama halkım sesimi dinlemedi, İsrail bana boyun eğmek istemedi.

Mez.81: 12 Ben de onları inatçı yürekleriyle baş başa bıraktım, Bildikleri gibi yaşasınlar diye.

Mez.81: 13 Keşke halkım beni dinleseydi, İsrail yollarımda yürüseydi!

Mez.81: 14 Düşmanlarını hemen yere serer, Hasımlarına el kaldırırdım!

Mez.81: 15 Benden nefret edenler bana boyun eğerdi, Bu böyle sonsuza dek sürerdi.

Mez.81: 16 Oysa sizleri en iyi buğdayla besler, Kayadan akan balla doyururdum."

82. MezmurAsaf'ın mezmuru

BÖLÜM 82

Mez.82: 1 Tanrı yerini aldı tanrısal kurulda*fk*, Yargısını açıklıyor ilahların ortasında:D Not 82:1 "Tanrısal kurulda" ya da "Yargıçlar topluluğunda".

Mez.82: 2 "Ne zamana dek haksız karar verecek, Kötüleri kayıracaksınız? *

Mez.82: 3 Zayıfın, öksüzün davasını savunun, Mazlumun, yoksulun hakkını arayın.

Mez.82: 4 Zayıfı, düşkünü kurtarın, Onları kötülerin elinden özgür kılın."

Mez.82: 5 Bilmiyor, anlamıyorlar, Karanlıkta dolaşıyorlar. Yeryüzünün temelleri sarsılıyor.

Mez.82: 6 "'Siz ilahlarsınız diyorum, 'Yüceler Yücesi'nin oğullarısınız hepiniz!

Mez.82: 7 Yine de insanlar gibi öleceksiniz, Sıradan bir önder gibi düşeceksiniz!"

Mez.82: 8 Kalk, ey Tanrı, yargıla yeryüzünü! Çünkü bütün uluslar senindir.

83. Mezmurİlahi - Asaf'ın mezmuru

BÖLÜM 83

Mez.83: 1 Ey Tanrı, susma, Sessiz, hareketsiz kalma!

Mez.83: 2 Bak, düşmanların kargaşa çıkarıyor, Senden nefret edenler boy gösteriyor.

Mez.83: 3 Halkına karşı kurnazlık peşindeler, Koruduğun insanlara dolap çeviriyorlar.

Mez.83: 4 "Gelin, bu ulusun kökünü kazıyalım" diyorlar, "İsrail'in adı bir daha anılmasın!"

Mez.83: 5 Hepsi sözbirliği etmiş, düzen kuruyor, Sana karşı anlaşmaya vardı:

Mez.83: 6 Edomlular, İsmaililer, Moavlılar, Hacerliler,

Mez.83: 7 Geval, Ammon, Amalek, Filist ve Sur halkı.

Mez.83: 8 Asur da onlara katıldı, Lutoğulları'na güç verdiler. *

Mez.83: 9 Onlara Midyan'a, Kişon Vadisi'nde Sisera'ya ve Yavin'e yaptığını yap:

Mez.83: 10 Onlar Eyn-Dor'da yok oldular, Toprak için gübreye döndüler.

Mez.83: 11 Onların soylularına Orev ve Zeev'e yaptığını, Beylerine Zevah ve Salmunna'ya yaptığını yap.

Mez.83: 12 Onlar: "Gelin, sahiplenelim Tanrı'nın otlaklarını" demişlerdi.

Mez.83: 13 Ey Tanrım, savrulan toza, Rüzgarın sürüklediği saman çöpüne çevir onları!

Mez.83: 14 Orman yangını gibi, Dağları tutuşturan alev gibi,

Mez.83: 15 Fırtınanla kovala, Kasırganla dehşete düşür onları!

Mez.83: 16 Utançla kapla yüzlerini, Sana yönelsinler, ya RAB.

Mez.83: 17 Sonsuza dek utanç ve dehşet içinde kalsınlar, Rezil olup yok olsunlar.

Mez.83: 18 Senin adın RAB'dir, Anlasınlar yalnız senin yeryüzüne egemen en yüce Tanrıolduğunu.

84. MezmurMüzik şefi için - Gittit üzerine - Korahoğulları'nın mezmuru

BÖLÜM 84

Mez.84: 1 Ey Her Şeye Egemen RAB, Ne kadar severim konutunu!

Mez.84: 2 Canım senin avlularını özlüyor, İçim çekiyor, Yüreğim, bütün varlığım Sana, yaşayan Tanrı'ya sevinçle haykırıyor.

Mez.84: 3 Kuşlar bile bir yuva, Kırlangıç, yavrularını koyacak bir yer buldu Senin sunaklarının yanında, Ey Her Şeye Egemen RAB, Kralım ve Tanrım!

Mez.84: 4 Ne mutlu senin evinde oturanlara, Seni sürekli överler! *

Mez.84: 5 Ne mutlu gücünü senden alan insana! Aklı hep Siyon'u ziyaret etmekte.

Mez.84: 6 Baka Vadisi'nden geçerken, Pınar başına çevirirler orayı, İlk yağmurlar orayı berekete boğar.

Mez.84: 7 Gittikçe güçlenir, Siyon'da Tanrı'nın huzuruna çıkarlar.

Mez.84: 8 Ya RAB, Her Şeye Egemen Tanrı, duamı dinle, Kulak ver, ey Yakup'un Tanrısı!

Mez.84: 9 Ey Tanrı, kalkanımıza bak, Meshettiğin* krala lütfet!

Mez.84: 10 Senin avlularında bir gün, Başka yerdeki bin günden iyidir; Kötülerin çadırında yaşamaktansa, Tanrım'ın evinin eşiğinde durmayı yeğlerim.

Mez.84: 11 Çünkü RAB Tanrı bir güneş, bir kalkandır. Lütuf ve yücelik sağlar; Dürüstçe yaşayanlardan hiçbir iyiliği esirgemez.

Mez.84: 12 Ey Her Şeye Egemen RAB, Ne mutlu sana güvenen insana!

85. MezmurMüzik şefi için - Korahoğulları'nın mezmuru

BÖLÜM 85

Mez.85: 1 Ya RAB, ülkenden hoşnut kaldın, Yakup soyunu eski gönencine kavuşturdun.

Mez.85: 2 Halkının suçlarını bağışladın, Bütün günahlarını yok saydın. *

Mez.85: 3 Bütün gazabını bir yana koydun, Kızgın öfkenden vazgeçtin.

Mez.85: 4 Ey bizi kurtaran Tanrı, bizi eski halimize getir, Bize karşı öfkeni dindir!

Mez.85: 5 Sonsuza dek mi öfkeleneceksin bize? Kuşaktan kuşağa mı sürdüreceksin öfkeni?

Mez.85: 6 Halkın sende sevinç bulsun diye Bize yeniden yaşam vermeyecek misin?

Mez.85: 7 Ya RAB, sevgini göster bize, Kurtarışını bağışla!

Mez.85: 8 Kulak vereceğim RAB Tanrı'nın ne diyeceğine; Halkına, sadık kullarına esenlik sözü verecek, Yeter ki, bir daha akılsızlık etmesinler.

Mez.85: 9 Evet, O kendisinden korkanları kurtarmak üzeredir, Görkemi ülkemizde yaşasın diye.

Mez.85: 10 Sevgiyle sadakat buluşacak, Doğrulukla esenlik öpüşecek.

Mez.85: 11 Sadakat yerden bitecek, Doğruluk gökten bakacak.

Mez.85: 12 Ve RAB iyi olan neyse, onu verecek, Toprağımızdan ürün fışkıracak.

Mez.85: 13 Doğruluk önüsıra yürüyecek, Adımları için yol yapacak.

86. MezmurDavut'un duası

BÖLÜM 86

Mez.86: 1 Kulak ver, ya RAB, yanıtla beni, Çünkü mazlum ve yoksulum.

Mez.86: 2 Koru canımı, çünkü senin sadık kulunum. Ey Tanrım, kurtar sana güvenen kulunu!

Mez.86: 3 Acı bana, ya Rab, Çünkü gün boyu sana yakarıyorum.

Mez.86: 4 Sevindir kulunu, ya Rab, Çünkü dualarımı sana yükseltiyorum.

Mez.86: 5 Sen iyi ve bağışlayıcısın, ya Rab, Sana yakaran herkese bol sevgi gösterirsin.

Mez.86: 6 Kulak ver duama, ya RAB, Yalvarışlarımı dikkate al!

Mez.86: 7 Sıkıntılı günümde sana yakarırım, Çünkü yanıtlarsın beni.

Mez.86: 8 İlahlar arasında senin gibisi yok, ya Rab, Eşsizdir işlerin.

Mez.86: 9 Yarattığın bütün uluslar gelip Sana tapınacaklar, ya Rab, Adını yüceltecekler.

Mez.86: 10 Çünkü sen ulusun, harikalar yaratırsın, Tek Tanrı sensin.

Mez.86: 11 Ya RAB, yolunu bana öğret, Senin gerçeğine göre yürüyeyim, Kararlı kıl beni, yalnız senin adından korkayım.

Mez.86: 12 Ya Rab Tanrım, bütün yüreğimle sana şükredeceğim, Adını sonsuza dek yücelteceğim.

Mez.86: 13 Çünkü bana sevgin büyüktür, Canımı ölüler diyarının derinliklerinden sen kurtardın.

Mez.86: 14 Ey Tanrı, küstahlar bana saldırıyor, Zorbalar sürüsü, sana aldırmayanlar Canımı almak istiyor,

Mez.86: 15 Oysa sen, ya Rab, Sevecen, lütfeden, tez öfkelenmeyen, Sevgisi ve sadakati bol bir Tanrı'sın.

Mez.86: 16 Yönel bana, acı halime, Kuluna kendi gücünü ver, Kurtar hizmetçinin oğlunu.

Mez.86: 17 İyiliğinin bir belirtisini göster bana; Benden nefret edenler görüp utansın; Çünkü sen, ya RAB, bana yardım ettin, Beni avuttun.

87. MezmurKorahoğulları'nın mezmuru - İlahi

BÖLÜM 87

Mez.87: 1 RAB Siyon'u kutsal dağlar üzerine kurdu.

Mez.87: 2 Siyon'un kapılarını Yakup soyunun bütün konutlarından daha çok sever.

Mez.87: 3 Ey Tanrı kenti, senin için ne yüce sözler söylenir: *

Mez.87: 4 "Beni tanıyanlar arasında Rahav*fl* ve Babil'i anacağım, Filist'i, Sur'u, Kûş'u* da; 'Bu da Siyon'da doğdu diyeceğim." 87:4 "Rahav": Mısır'ı simgeliyor.

Mez.87: 5 Evet, Siyon için şöyle denecek: "Şu da orada doğmuş, bu da, Yüceler Yücesi onu sarsılmaz kılacak."

Mez.87: 6 RAB halkları kaydederken, "Bu da Siyon'da doğmuş" diye yazacak.

Mez.87: 7 Okuyucular, kavalcılar, "Bütün kaynaklarım sendedir!" diyecek.

88. MezmurKorahoğulları'nın mezmuru - İlahi - Müzik şefi için - "Mahalat Leannot" makamında Ezrahlı Heman'ın Maskili

BÖLÜM 88

Mez.88: 1 Ya RAB, beni kurtaran Tanrı, Gece gündüz sana yakarıyorum.

Mez.88: 2 Duam sana erişsin, Kulak ver yakarışıma.

Mez.88: 3 Çünkü sıkıntıya doydum, Canım ölüler diyarına yaklaştı.

Mez.88: 4 Ölüm çukuruna inenler arasında sayılıyorum, Tükenmiş gibiyim;

Mez.88: 5 Ölüler arasına atılmış, Artık anımsamadığın, İlginden yoksun, Mezarda yatan cesetler gibiyim.

Mez.88: 6 Beni çukurun dibine, Karanlıklara, derinliklere attın.

Mez.88: 7 Öfken üzerime çöktü, Dalga dalga kızgınlığınla beni ezdin. *

Mez.88: 8 Yakınlarımı benden uzaklaştırdın, İğrenç kıldın beni gözlerinde. Kapalı kaldım, çıkamıyorum.

Mez.88: 9 Üzüntüden gözlerimin feri sönüyor, Her gün sana yakarıyorum, ya RAB, Ellerimi sana açıyorum.

Mez.88: 10 Harikalarını ölülere mi göstereceksin? Ölüler mi kalkıp seni övecek?

Mez.88: 11 Sevgin mezarda, Sadakatin yıkım diyarında duyurulur mu?

Mez.88: 12 Karanlıklarda harikaların, Unutulmuşluk diyarında doğruluğun bilinir mi?

Mez.88: 13 Ama ben, ya RAB, yardıma çağırıyorum seni, Sabah duam sana varıyor.

Mez.88: 14 Niçin beni reddediyorsun, ya RAB, Neden yüzünü benden gizliyorsun?

Mez.88: 15 Düşkünüm, gençliğimden beri ölümle burun burunayım, Dehşetlerinin altında tükendim.

Mez.88: 16 Şiddetli gazabın üzerimden geçti, Saçtığın dehşet beni yedi bitirdi.

Mez.88: 17 Bütün gün su gibi kuşattılar beni, Çevremi tümüyle sardılar.

Mez.88: 18 Eşi dostu benden uzaklaştırdın, Tek dostum karanlık kaldı.

89. MezmurEzrahlı Eytan'ın Maskili

BÖLÜM 89

Mez.89: 1 RAB'bin sevgisini sonsuza dek ezgilerle öveceğim, Sadakatini bütün kuşaklara bildireceğim.

Mez.89: 2 Sevgin sonsuza dek ayakta kalır diyeceğim, Sadakatini gökler kadar kalıcı kıldın.

Mez.89: 3 Dedin ki, "Seçtiğim adamla antlaşma yaptım, Kulum Davut'a şöyle ant içtim:

Mez.89: 4 'Soyunu sonsuza dek sürdüreceğim, Tahtını kuşaklar boyunca sürekli kılacağım." *

Mez.89: 5 Ya RAB, gökler över harikalarını, Kutsallar topluluğunda övülür sadakatin.

Mez.89: 6 Çünkü göklerde RAB'be kim eş koşulur? Kim benzer RAB'be ilahi varlıklar arasında?

Mez.89: 7 Kutsallar topluluğunda Tanrı korku uyandırır, Çevresindekilerin hepsinden ulu ve müthiştir.

Mez.89: 8 Ya RAB, Her Şeye Egemen Tanrı, Senin gibi güçlü RAB var mı? Sadakatin çevreni sarar.

Mez.89: 9 Sen kudurmuş denizler üzerinde egemenlik sürer, Dalgalar kabardıkça onları dindirirsin.

Mez.89: 10 Sen Rahav'ı*fm* leş ezer gibi ezdin, Güçlü kolunla düşmanlarını dağıttın.D Not 89:10 "Rahav": Deniz, deniz canavarı ya da Mısır gibi güçlüdüşmanları kastediyor.

Mez.89: 11 Gökler senindir, yeryüzü de senin; Dünyanın ve içindeki her şeyin temelini sen attın.

Mez.89: 12 Kuzeyi, güneyi sen yarattın, Tavor ve Hermon dağları Sana sevincini dile getiriyor.

Mez.89: 13 Kolun güçlüdür, Elin kudretli, sağ elin yüce.

Mez.89: 14 Tahtın adalet ve doğruluk üzerine kurulu, Sevgi ve sadakat önünsıra gider.

Mez.89: 15 Ne mutlu sevinç çığlıkları atmasını bilen halka, ya RAB! Yüzünün ışığında yürürler.

Mez.89: 16 Gün boyu senin adınla sevinir, Doğruluğunla yücelirler.

Mez.89: 17 Çünkü sen onların gücü ve yüceliğisin, Lütfun sayesinde gücümüz artar.

Mez.89: 18 Kalkanımız RAB'be, Kralımız İsrail'in Kutsalı'na aittir.

Mez.89: 19 Geçmişte bir görüm aracılığıyla, Sadık kullarına şöyle dedin: "Bir yiğide yardım ettim, Halkın içinden bir genci yükselttim.

Mez.89: 20 Kulum Davut'u buldum, Kutsal yağımla onu meshettim*.

Mez.89: 21 Elim ona destek olacak, Kolum güç verecek.

Mez.89: 22 Düşman onu haraca bağlayamayacak*fn*, Kötüler onu ezmeyecek.D Not 89:22 "Haraca bağlayamayacak" ya da "Aldatamayacak".

Mez.89: 23 Düşmanlarını onun önünde kıracağım, Ondan nefret edenleri vuracağım.

Mez.89: 24 Sadakatim, sevgim ona destek olacak, Benim adımla gücü yükselecek.

Mez.89: 25 Sağ elini denizin, Irmakların üzerine egemen kılacağım.

Mez.89: 26 'Babam sensin diye seslenecek bana, 'Tanrım, kurtuluşumun kayası.

Mez.89: 27 Ben de onu ilk oğlum, Dünyadaki kralların en yücesi kılacağım.

Mez.89: 28 Sonsuza dek ona sevgi göstereceğim, Onunla yaptığım antlaşma hiç bozulmayacak.

Mez.89: 29 Soyunu sonsuza dek, Tahtını gökler durduğu sürece sürdüreceğim.

Mez.89: 30 "Çocukları yasamdan ayrılır, İlkelerime göre yaşamazsa;

Mez.89: 31 Kurallarımı bozar, Buyruklarıma uymazsa,

Mez.89: 32 İsyanlarını sopayla, Suçlarını dayakla cezalandıracağım.

Mez.89: 33 Ama onu sevmekten vazgeçmeyecek, Sadakatime sırt çevirmeyeceğim.

Mez.89: 34 Antlaşmamı bozmayacak, Ağzımdan çıkan sözü değiştirmeyeceğim.

Mez.89: 35 Bir kez kutsallığım üstüne ant içtim, Davut'a yalan söylemeyeceğim.

Mez.89: 36 Onun soyu sonsuza dek sürecek, Tahtı karşımda güneş gibi duracak,

Mez.89: 37 Göklerde güvenilir bir tanık olan ay gibi Sonsuza dek kalacak."

Mez.89: 38 Ama sen reddettin, sırt çevirdin, Çok öfkelendin meshettiğin* krala.

Mez.89: 39 Kulunla yaptığın antlaşmadan vazgeçtin, Onun tacını yere atıp kirlettin.

Mez.89: 40 Yıktın bütün surlarını, Viran ettin kalelerini.

Mez.89: 41 Yoldan geçen herkes onu yağmaladı, Yüzkarası oldu komşularına.

Mez.89: 42 Hasımlarının sağ elini onun üstüne kaldırdın, Bütün düşmanlarını sevindirdin.

Mez.89: 43 Kılıcının ağzını başka yöne çevirdin, Savaşta ona yan çıkmadın.

Mez.89: 44 Görkemine son verdin, Tahtını yere çaldın.

Mez.89: 45 Gençlik günlerini kısalttın, Onu utanca boğdun.

Mez.89: 46 Ne zamana dek, ya RAB? Sonsuza dek mi gizleneceksin? Ne zamana dek öfken alev alev yanacak?

Mez.89: 47 Anımsa ömrümün ne çabuk geçtiğini, Ne boş yaratmışsın insanoğlunu!

Mez.89: 48 Var mı yaşayıp da ölümü görmeyen, Ölüler diyarının pençesinden canını kurtaran?

Mez.89: 49 Ya Rab, nerede o eski sevgin? Davut'a göstereceğine ant içtiğin o sadık sevgin!

Mez.89: 50-51 Anımsa, ya Rab, kullarının nasıl rezil olduğunu, Bütün halkların hakaretini bağrımda nasıl taşıdığımı, Düşmanlarının hakaretini, ya RAB, Meshettiğin kralın attığı adıma edilen hakaretleri.

Mez.89: 52 Sonsuza dek övgüler olsun RAB'be! Amin! Amin!

4.KİTAP

90. MezmurTanrı adamı Musa'nın duası

BÖLÜM 90

Mez.90: 1 Ya Rab, barınak oldun bize Kuşaklar boyunca.

Mez.90: 2 Dağlar var olmadan, Daha evreni ve dünyayı yaratmadan, Öncesizlikten sonsuzluğa dek Tanrı sensin.

Mez.90: 3 İnsanı toprağa döndürürsün, "Ey insanoğulları, toprağa dönün!" diyerek.

Mez.90: 4 Çünkü senin gözünde bin yıl Geçmiş bir gün, dün gibi, Bir gece nöbeti gibidir.

Mez.90: 5 İnsanları bir düş gibi siler, süpürürsün, Sabah biten ot misali:

Mez.90: 6 Sabah filizlenir, büyür, Akşam solar, kurur.

Mez.90: 7 Eriyip bitiyoruz senin öfkenden, Kızgınlığından dehşete düşüyoruz.

Mez.90: 8 Suçlarımızı önüne, Gizli günahlarımızı yüzünün ışığına çıkardın.

Mez.90: 9 Gazabından kısalıyor günlerimiz, Bir soluk gibi tükeniyor yıllarımız.

Mez.90: 10 Ömrümüz yetmiş yıl sürüyor, Bilemedin seksen, o da sağlıklıysak; En güzel yıllar da zahmetle, kederle geçiyor, Çabucak bitiyor, uçup gidiyoruz.

Mez.90: 11 Kim bilir gazabının gücünü? Çünkü öfken sana duyulan korku kadar güçlüdür.

Mez.90: 12 Bu yüzden günlerimizi saymayı bize öğret ki, Bilgelik kazanalım.

Mez.90: 13 Vazgeç, ya RAB! Öfken ne zamana dek sürecek? Acı kullarına!

Mez.90: 14 Sabah bizi sevginle doyur, Ömrümüz boyunca sevinçle haykıralım.

Mez.90: 15 Kaç gün bizi sıkıntıya soktunsa, Kaç yıl çile çektirdinse, O kadar sevindir bizi.

Mez.90: 16 Yaptıkların kullarına, Görkemin onların çocuklarına görünsün.

Mez.90: 17 Tanrımız Rab bizden hoşnut kalsın. Ellerimizin emeğini boşa çıkarma. Evet, ellerimizin emeğini boşa çıkarma.

91. Mezmur

BÖLÜM 91

Mez.91: 1 Yüceler Yücesi'nin barınağında oturan, Her Şeye Gücü Yeten'in gölgesinde barınır.

Mez.91: 2 "O benim sığınağım, kalemdir" derim RAB için, "Tanrım'dır, O'na güvenirim."

Mez.91: 3 Çünkü O seni avcı tuzağından, Ölümcül hastalıktan kurtarır.

Mez.91: 4 Seni kanatlarının altına alır, Onların altına sığınırsın. O'nun sadakati senin kalkanın, siperin olur.

Mez.91: 5-6 Ne gecenin dehşetinden korkarsın, Ne gündüz uçan oktan, Ne karanlıkta dolaşan hastalıktan, Ne de öğleyin yok eden kırgından.

Mez.91: 7 Yanında bin kişi, Sağında on bin kişi kırılsa bile, Sana dokunmaz.

Mez.91: 8 Sen yalnız kendi gözlerinle seyredecek, Kötülerin cezasını göreceksin.

Mez.91: 9 Sen RAB'bi kendine sığınak, Yüceler Yücesi'ni konut edindiğin için,

Mez.91: 10 Başına kötülük gelmeyecek, Çadırına felaket yaklaşmayacak.

Mez.91: 11 Çünkü Tanrı meleklerine buyruk verecek, Gideceğin her yerde seni korusunlar diye.

Mez.91: 12 Elleri üzerinde taşıyacaklar seni, Ayağın bir taşa çarpmasın diye.

Mez.91: 13 Aslanın, kobranın üzerine basıp geçeceksin, Genç aslanı, yılanı çiğneyeceksin.

Mez.91: 14 "Beni sevdiği için Onu kurtaracağım" diyor RAB, "Beni iyi tanıdığı için Ona kale olacağım.

Mez.91: 15 Bana seslenince onu yanıtlayacağım, Sıkıntıda onun yanında olacağım, Kurtarıp yücelteceğim onu.

Mez.91: 16 Onu uzun ömürle doyuracak, Ona kurtarışımı göstereceğim."

92. MezmurMezmur - Şabat Günü* için ilahi

BÖLÜM 92

Mez.92: 1-3 Ya RAB, sana şükretmek, Ey Yüceler Yücesi, adını ilahilerle övmek, Sabah sevgini, Gece sadakatini, On telli sazla, çenk ve lirle duyurmak ne güzel!

Mez.92: 4 Çünkü yaptıklarınla beni sevindirdin, ya RAB, Ellerinin işi karşısında sevinç ilahileri okuyorum.

Mez.92: 5 Yaptıkların ne büyüktür, ya RAB, Düşüncelerin ne derin!

Mez.92: 6 Aptal insan bilemez, Budala akıl erdiremez:

Mez.92: 7 Kötüler mantar gibi bitse, Suçlular pıtrak gibi açsa bile, Bu onların sonsuza dek yok oluşu demektir.

Mez.92: 8 Ama sen sonsuza dek yücesin, ya RAB.

Mez.92: 9 Ya RAB, düşmanların kesinlikle, Evet, kesinlikle yok olacak, Suç işleyen herkes dağılacak.

Mez.92: 10 Beni yaban öküzü kadar güçlü kıldın, Taze zeytinyağını başıma döktün.

Mez.92: 11 Gözlerim düşmanlarımın bozgununu gördü, Kulaklarım bana saldıran kötülerin sonunu duydu.

Mez.92: 12 Doğru insan hurma ağacı gibi serpilecek, Lübnan sediri gibi yükselecek.

Mez.92: 13 RAB'bin evinde dikilmiş, Tanrımız'ın avlularında serpilecek.

Mez.92: 14 Böyleleri yaşlanınca da meyve verecek, Taptaze ve yeşil kalacaklar.

Mez.92: 15 "RAB doğrudur! Kayamdır benim! O'nda haksızlık bulunmaz!" diye duyuracaklar.

93. Mezmur

BÖLÜM 93

Mez.93: 1 RAB egemenlik sürüyor, görkeme bürünmüş, Kudret giyinip kuşanmış. Dünya sağlam kurulmuş, sarsılmaz.

Mez.93: 2 Ya RAB, tahtın öteden beri kurulmuş, Varlığın öncesizliğe uzanır.

Mez.93: 3 Denizler gürlüyor, ya RAB, Denizler gümbür gümbür gürlüyor, Denizler dalgalarını çınlatıyor.

Mez.93: 4 Yücelerdeki RAB engin suların gürleyişinden, Denizlerin azgın dalgalarından Daha güçlüdür.

Mez.93: 5 Koşulların hep geçerlidir; Tapınağına kutsallık yaraşır Sonsuza dek, ya RAB.

94. Mezmur

BÖLÜM 94

Mez.94: 1 Ya RAB, öç alıcı Tanrı, Saç ışığını, ey öç alıcı Tanrı!

Mez.94: 2 Kalk, ey yeryüzünün yargıcı, Küstahlara hak ettikleri cezayı ver!

Mez.94: 3 Kötüler ne zamana dek, ya RAB, Ne zamana dek sevinip coşacak?

Mez.94: 4 Ağızlarından küstahlık dökülüyor, Suç işleyen herkes övünüyor.

Mez.94: 5 Halkını eziyorlar, ya RAB, Kendi halkına eziyet ediyorlar.

Mez.94: 6 Dulu, garibi boğazlıyor, Öksüzleri öldürüyorlar.

Mez.94: 7 "RAB görmez" diyorlar, "Yakup'un Tanrısı dikkat etmez."

Mez.94: 8 Ey halkın içindeki budalalar, dikkat edin; Ey aptallar, ne zaman akıllanacaksınız?

Mez.94: 9 Kulağı yaratan işitmez mi? Göze biçim veren görmez mi?

Mez.94: 10 Ulusları yola getiren yargılamaz mı? İnsanı eğiten bilmez mi?

Mez.94: 11 RAB insanın düşüncelerinin Boş olduğunu bilir.

Mez.94: 12 Ne mutlu, ya RAB, yola getirdiğin, Yasanı öğrettiğin insana!

Mez.94: 13 Kötüler için çukur kazılıncaya dek, Onu sıkıntılı günlerden kurtarıp rahatlatırsın.

Mez.94: 14 Çünkü RAB halkını reddetmez, Kendi halkını terk etmez.

Mez.94: 15 Adalet yine doğruluk üzerine kurulacak, Yüreği temiz olan herkes ona uyacak.

Mez.94: 16 Kötülere karşı beni kim savunacak? Kim benim için suçlulara karşı duracak?

Mez.94: 17 RAB yardımcım olmasaydı, Şimdiye dek sessizlik diyarına göçmüştüm bile.

Mez.94: 18 "Ayağım kayıyor" dediğimde, Sevgin ayakta tutar beni, ya RAB.

Mez.94: 19 Kaygılar içimi sarınca, Senin avutmaların gönlümü sevindirir.

Mez.94: 20 Yasaya dayanarak haksızlık yapan koltuk sahibi Seninle bağdaşır mı?

Mez.94: 21 Onlar doğruya karşı birleşiyor, Suçsuzu ölüme mahkûm ediyorlar.

Mez.94: 22 Ama RAB bana kale oldu, Tanrım sığındığım kaya oldu.

Mez.94: 23 Tanrımız RAB yaptıkları kötülüğü Kendi başlarına getirecek, Kötülükleri yüzünden köklerini kurutacak, Evet, köklerini kurutacak.

95. Mezmur

BÖLÜM 95

Mez.95: 1 Gelin, RAB'be sevinçle haykıralım, Bizi kurtaran kayaya sevinç çığlıkları atalım,

Mez.95: 2 Şükranla huzuruna çıkalım, O'na sevinç ilahileri yükseltelim!

Mez.95: 3 Çünkü RAB ulu Tanrı'dır, Bütün ilahların üstünde ulu kraldır.

Mez.95: 4 Yerin derinlikleri O'nun elindedir, Dağların dorukları da O'nun.

Mez.95: 5 Deniz O'nundur, çünkü O yarattı, Karaya da O'nun elleri biçim verdi.

Mez.95: 6 Gelin, tapınalım, eğilelim, Bizi yaratan RAB'bin önünde diz çökelim.

Mez.95: 7 Çünkü O Tanrımız'dır, Bizse O'nun otlağının halkı, Elinin altındaki koyunlarız. Bugün sesini duyarsanız,

Mez.95: 8 Meriva'da*fo*, o gün çölde, Massa'da*fö* olduğu gibi, Yüreklerinizi nasırlaştırmayın.D Not 95:8 "Meriva": "Çıkışma" anlamına gelir (bkz. Çık.17:7). 95:8 "Massa": "Deneme" anlamına gelir (bkz. Çık.17:7).

Mez.95: 9 Yaptıklarımı görmelerine karşın, Atalarınız orada beni sınayıp denediler.

Mez.95: 10 Kırk yıl o kuşaktan hep iğrendim, "Yüreği kötü yola sapan bir halktır" dedim, "Yollarımı bilmiyorlar."

Mez.95: 11 Bu yüzden öfkeyle ant içtim: "Huzur diyarıma*fp* asla girmeyecekler!"D Not 95:11 "Huzur diyarıma", yani "Vaat edilen toprağa" (bkz. Say.14:26-35; İbr.4:1-7).

96. Mezmur(1Ta.16:23-33)

BÖLÜM 96

Mez.96: 1 Yeni bir ezgi söyleyin RAB'be! Ey bütün dünya, RAB'be ezgiler söyleyin!

Mez.96: 2 Ezgi söyleyin, RAB'bin adını övün, Her gün duyurun kurtarışını!

Mez.96: 3 Görkemini uluslara, Harikalarını bütün halklara anlatın!

Mez.96: 4 Çünkü RAB uludur, yalnız O övgüye değer, İlahlardan çok O'ndan korkulur.

Mez.96: 5 Halkların bütün ilahları bir hiçtir, Oysa gökleri yaratan RAB'dir.

Mez.96: 6 Yücelik, ululuk O'nun huzurundadır, Güç ve güzellik O'nun tapınağındadır.

Mez.96: 7 Ey bütün halklar, RAB'bi övün, RAB'bin gücünü, yüceliğini övün,

Mez.96: 8 RAB'bin görkemini adına yaraşır biçimde övün, Sunular getirip avlularına girin!

Mez.96: 9 Kutsal giysiler içinde RAB'be tapının! Titreyin O'nun önünde, ey bütün yeryüzündekiler!

Mez.96: 10 Uluslara, "RAB egemenlik sürüyor" deyin. Dünya sağlam kurulmuş, sarsılmaz. O halkları adaletle yargılar.

Mez.96: 11 Sevinsin gökler, coşsun yeryüzü! Gürlesin deniz içindekilerle birlikte!

Mez.96: 12-13 Bayram etsin kırlar ve üzerindekiler! O zaman RAB'bin önünde bütün orman ağaçları Sevinçle haykıracak. Çünkü O geliyor! Yeryüzünü yargılamaya geliyor. Dünyayı adaletle, Halkları kendi gerçeğiyle yönetecek.

97. Mezmur

BÖLÜM 97

Mez.97: 1 RAB egemenlik sürüyor, coşsun yeryüzü, Bütün kıyı halkları sevinsin!

Mez.97: 2 Bulut ve zifiri karanlık sarmış çevresini, Doğruluk ve adalettir tahtının temeli.

Mez.97: 3 Ateş yürüyor O'nun önünde, Düşmanlarını yakıyor çevrede.

Mez.97: 4 Şimşekleri dünyayı aydınlatır, Yeryüzü görüp titrer.

Mez.97: 5 Dağlar balmumu gibi erir, RAB'bin, bütün yeryüzünün Rab'bi önünde.

Mez.97: 6 Gökler O'nun doğruluğunu duyurur, Bütün halklar görkemini görür.

Mez.97: 7 Utansın puta tapanlar, Değersiz putlarla övünenler! RAB'be tapın, ey bütün ilahlar!

Mez.97: 8 Siyon seviniyor yargılarını duyunca, ya RAB, Yahuda kentleri coşuyor.

Mez.97: 9 Çünkü sensin, ya RAB, bütün yeryüzünün en yücesi, Bütün ilahların üstündesin, çok ulusun.

Mez.97: 10 Ey sizler, RAB'bi sevenler, kötülükten tiksinin. O sadık kullarının canını korur, Onları kötülerin elinden kurtarır.

Mez.97: 11 Doğrulara ışık, Temiz yüreklilere sevinç saçar.

Mez.97: 12 Ey doğrular, RAB'de sevinç bulun, Kutsallığını anarak O'na şükredin!

98. MezmurMezmur

BÖLÜM 98

Mez.98: 1 Yeni bir ezgi söyleyin RAB'be. Çünkü harikalar yaptı, Zaferler kazandı sağ eli ve kutsal koluyla.

Mez.98: 2 RAB ulusların gözü önüne serdi kurtarışını, Zaferini bildirdi.

Mez.98: 3 İsrail halkına sevgisini, Sadakatini anımsadı; Tanrımız'ın zaferini gördü dünyanın dört bucağı.

Mez.98: 4 Sevinç çığlıkları yükseltin RAB'be, ey yeryüzündekiler! Sevinç ilahileriyle yeri göğü çınlatın!

Mez.98: 5 Lirle ezgiler sunun RAB'be, Lir ve müzik eşliğinde!

Mez.98: 6 Boru ve borazan eşliğinde Sevinç çığlıkları atın Kral olan RAB'bin önünde.

Mez.98: 7 Gürlesin deniz ve içindekiler, Gürlesin yeryüzü ve üzerindekiler.

Mez.98: 8-9 El çırpsın ırmaklar, Sevinçle haykırsın dağlar RAB'bin önünde! Çünkü O geliyor Yeryüzünü yönetmeye. Dünyayı adaletle, Halkları doğrulukla yönetecek.

99. Mezmur

BÖLÜM 99

Mez.99: 1 RAB egemenlik sürüyor, titresin halklar! Keruvlar* arasında tahtına oturmuş, Sarsılsın yeryüzü!

Mez.99: 2 RAB Siyon'da uludur, Yücedir O, bütün halklara egemendir.

Mez.99: 3 Övsünler büyük, müthiş adını! O kutsaldır.

Mez.99: 4 Ey adaleti seven güçlü kral, Eşitliği sen sağladın, Yakup soyunda doğru ve adil olanı sen yaptın.

Mez.99: 5 Yüceltin Tanrımız RAB'bi, Ayaklarının taburesi önünde tapının! O kutsaldır.

Mez.99: 6 Musa'yla Harun O'nun kâhinlerindendi, Samuel de O'na yakaranlar arasında. RAB'be seslenirlerdi, O da yanıtlardı.

Mez.99: 7 Bulut sütunu içinden onlarla konuştu, Uydular O'nun buyruklarına, Kendilerine verdiği kurallara.

Mez.99: 8 Ya RAB Tanrımız, yanıt verdin onlara; Bağışlayıcı bir Tanrı oldun, Ama yaptıkları kötülüğü cezasız bırakmadın.

Mez.99: 9 Tanrımız RAB'bi yüceltin, Tapının O'na kutsal dağında! Çünkü Tanrımız RAB kutsaldır.

100. MezmurMezmur - Şükretmek için

BÖLÜM 100

Mez.100: 1 Ey bütün dünya, RAB'be sevinç çığlıkları yükseltin!

Mez.100: 2 O'na neşeyle kulluk edin, Sevinç ezgileriyle çıkın huzuruna!

Mez.100: 3 Bilin ki RAB Tanrı'dır. Bizi yaratan O'dur, biz de O'nunuz*fr*, O'nun halkı, otlağının koyunlarıyız.D Not 100:3 "Biz de O'nunuz" ya da "Kendimiz değil".

Mez.100: 4 Kapılarına şükranla, Avlularına övgüyle girin! Şükredin O'na, adına övgüler sunun!

Mez.100: 5 Çünkü RAB iyidir, Sevgisi sonsuzdur. Sadakati kuşaklar boyunca sürer.

101. MezmurDavut'un mezmuru

BÖLÜM 101

Mez.101: 1 Sevgini ve adaletini ezgilerle anacağım, Seni ilahilerle öveceğim, ya RAB.

Mez.101: 2 Dürüst davranmaya özen göstereceğim, Ne zaman geleceksin bana? Temiz bir yaşam süreceğim evimde,

Mez.101: 3 Önümde alçaklığa izin vermeyeceğim. Tiksinirim döneklerin işinden, Etkilemez beni.

Mez.101: 4 Uzak olsun benden sapıklık, Tanımak istemem kötülüğü.

Mez.101: 5 Yok ederim dostunu gizlice çekiştireni, Katlanamam tepeden bakan, gururlu insana.

Mez.101: 6 Gözüm ülkenin sadık insanları üzerinde olacak, Yanımda oturmalarını isterim; Bana dürüst yaşayan kişi hizmet edecek.

Mez.101: 7 Dolap çeviren evimde oturmayacak, Yalan söyleyen gözümün önünde durmayacak.

Mez.101: 8 Her sabah ülkedeki kötüleri yok ederek Bütün haksızları RAB'bin kentinden söküp atacağım.

102. MezmurZayıf düşünce derdini RAB'be döken mazlumun duası

BÖLÜM 102

Mez.102: 1 Ya RAB, duamı işit, Yakarışım sana erişsin.

Mez.102: 2 Sıkıntılı günümde yüzünü benden gizleme, Kulak ver sesime, Seslenince yanıt ver bana hemen.

Mez.102: 3 Çünkü günlerim duman gibi yok oluyor, Kemiklerim ateş gibi yanıyor.

Mez.102: 4 Yüreğim kırgın yemiş ot gibi kurudu, Ekmek yemeyi bile unuttum.

Mez.102: 5 Bir deri bir kemiğe döndüm Acı acı inlemekten.

Mez.102: 6 Issız yerlerdeki ishakkuşunu andırıyorum, Viranelerdeki kukumav gibiyim.

Mez.102: 7 Gözüme uyku girmiyor, Damda yalnız kalmış bir kuş gibiyim.

Mez.102: 8 Düşmanlarım bütün gün bana hakaret ediyor, Bana dil uzatanlar adımı lanet için kullanıyor.

Mez.102: 9-10 Kızıp öfkelendiğin için Külü ekmek gibi yiyor, İçeceğime gözyaşı katıyorum. Beni kaldırıp bir yana attın.

Mez.102: 11 Günlerim akşam uzayan gölge gibi yitmekte, Ot gibi sararmaktayım.

Mez.102: 12 Ama sen, sonsuza dek tahtında oturursun, ya RAB, Ünün kuşaklar boyu sürer.

Mez.102: 13 Kalkıp Siyon'a sevecenlik göstereceksin, Çünkü onu kayırmanın zamanıdır, beklenen zaman geldi.

Mez.102: 14 Kulların onun taşlarından hoşlanır, Tozunu bile severler.

Mez.102: 15 Uluslar RAB'bin adından, Yeryüzü kralları görkeminden korkacak.

Mez.102: 16 Çünkü RAB Siyon'u yeniden kuracak, Görkem içinde görünecek.

Mez.102: 17 Yoksulların duasına kulak verecek, Yalvarışlarını asla hor görmeyecek.

Mez.102: 18 Bunlar gelecek kuşak için yazılsın, Öyle ki, henüz doğmamış insanlar RAB'be övgüler sunsun.

Mez.102: 19 RAB yücelerdeki kutsal katından aşağı baktı, Göklerden yeryüzünü gözetledi,

Mez.102: 20 Tutsakların iniltisini duymak, Ölüm mahkûmlarını kurtarmak için.

Mez.102: 21-22 Böylece halklar ve krallıklar RAB'be tapınmak için toplanınca, O'nun adı Siyon'da, Övgüsü Yeruşalim'de duyurulacak.

Mez.102: 23 RAB gücümü kırdı yaşam yolunda, Ömrümü kısalttı.

Mez.102: 24 "Ey Tanrım, ömrümün ortasında canımı alma!" dedim. "Senin yılların kuşaklar boyu sürer!

Mez.102: 25 "Çok önceden attın dünyanın temellerini, Gökler de senin ellerinin yapıtıdır.

Mez.102: 26 Onlar yok olacak, ama sen kalıcısın. Hepsi bir giysi gibi eskiyecek. Onları bir kaftan gibi değiştireceksin, Geçip gidecekler.

Mez.102: 27 Ama sen hep aynısın, Yılların tükenmeyecek.

Mez.102: 28 Gözetiminde yaşayacak kullarının çocukları, Senin önünde duracak soyları."

103. MezmurDavut'un mezmuru

BÖLÜM 103

Mez.103: 1 RAB'be övgüler sun, ey gönlüm! O'nun kutsal adına övgüler sun, ey bütün varlığım!

Mez.103: 2 RAB'be övgüler sun, ey canım! İyiliklerinin hiçbirini unutma!

Mez.103: 3 Bütün suçlarını bağışlayan, Bütün hastalıklarını iyileştiren,

Mez.103: 4 Canını ölüm çukurundan kurtaran, Sana sevgi ve sevecenlik tacı giydiren,

Mez.103: 5 Yaşam boyu seni iyiliklerle doyuran O'dur, Bu nedenle gençliğin kartalınki gibi tazelenir.

Mez.103: 6 RAB bütün düşkünlere Hak ve adalet sağlar.

Mez.103: 7 Kendi yöntemlerini Musa'ya, İşlerini İsrailliler'e açıkladı.

Mez.103: 8 RAB sevecen ve lütfedendir, Tez öfkelenmez, sevgisi engindir.

Mez.103: 9 Sürekli suçlamaz, Öfkesini sonsuza dek sürdürmez.

Mez.103: 10 Bize günahlarımıza göre davranmaz, Suçlarımızın karşılığını vermez.

Mez.103: 11 Çünkü gökler yeryüzünden ne kadar yüksekse, Kendisinden korkanlara karşı sevgisi de o kadar büyüktür.

Mez.103: 12 Doğu batıdan ne kadar uzaksa, O kadar uzaklaştırdı bizden isyanlarımızı.

Mez.103: 13 Bir baba çocuklarına nasıl sevecen davranırsa, RAB de kendisinden korkanlara öyle sevecen davranır.

Mez.103: 14 Çünkü mayamızı bilir, Toprak olduğumuzu anımsar.

Mez.103: 15 İnsana gelince, ota benzer ömrü, Kır çiçeği gibi serpilir;

Mez.103: 16 Rüzgar üzerine esince yok olur gider, Bulunduğu yer onu tanımaz.

Mez.103: 17-18 Ama RAB kendisinden korkanları sonsuza dek sever, Antlaşmasına uyan Ve buyruklarına uymayı anımsayan soylarına adil davranır.

Mez.103: 19 RAB tahtını göklere kurmuştur, O'nun egemenliği her yeri kapsar.

Mez.103: 20 RAB'be övgüler sunun, ey sizler, O'nun melekleri, O'nun sözünü dinleyen, Söylediklerini yerine getiren güç sahipleri!

Mez.103: 21 RAB'be övgüler sunun, ey sizler, O'nun bütün göksel orduları, İsteğini yerine getiren kulları!

Mez.103: 22 RAB'be övgüler sunun, Ey O'nun egemen olduğu yerlerdeki bütün yaratıklar! RAB'be övgüler sun, ey gönlüm!

104. Mezmur

BÖLÜM 104

Mez.104: 1 RAB'be övgüler sun, ey gönlüm! Ya RAB Tanrım, ne ulusun! Görkem ve yücelik kuşanmışsın,

Mez.104: 2 Bir kaftana bürünür gibi ışığa bürünmüşsün. Gökleri bir çadır gibi geren,

Mez.104: 3 Evini yukarıdaki sular üzerine kuran, Bulutları kendine savaş arabası yapan, Rüzgarın kanatları üzerinde gezen,

Mez.104: 4 Rüzgarları kendine haberci, Yıldırımları hizmetkâr eden sensin*fs*.D Not 104:4 "Rüzgarları kendine haberci, yıldırımları hizmetkâr eden sensin" ya da "Meleklerini rüzgarlar, hizmetkârlarını ateş alevleri yapan sensin".

Mez.104: 5 Yeryüzünü temeller üzerine kurdun, Asla sarsılmasın diye.

Mez.104: 6 Engini ona bir giysi gibi giydirdin, Sular dağların üzerinde durdu.

Mez.104: 7 Sen kükreyince sular kaçtı, Göğü gürletince hemen çekildi.

Mez.104: 8 Dağları aşıp derelere aktı, Onlar için belirlediğin yerlere doğru.

Mez.104: 9 Bir sınır koydun önlerine, Geçmesinler, gelip yeryüzünü bir daha kaplamasınlar diye.

Mez.104: 10 Vadilerde fışkırttığın pınarlar, Dağların arasından akar.

Mez.104: 11 Bütün kır hayvanlarını suvarır, Yaban eşeklerinin susuzluğunu giderirler.

Mez.104: 12 Kuşlar yanlarında yuva kurar, Dalların arasında ötüşürler.

Mez.104: 13 Gökteki evinden dağları sularsın, Yeryüzü işlerinin meyvesine doyar.

Mez.104: 14 Hayvanlar için ot, İnsanların yararı için bitkiler yetiştirirsin; İnsanlar ekmeğini topraktan çıkarsın diye,

Mez.104: 15 Yüreklerini sevindiren şarabı, Yüzlerini güldüren zeytinyağını, Güçlerini arttıran ekmeği hep sen verirsin.

Mez.104: 16 RAB'bin ağaçları, Kendi diktiği Lübnan sedirleri suya doyar.

Mez.104: 17 Kuşlar orada yuva yapar, Leyleğin evi ise çamlardadır.

Mez.104: 18 Yüksek dağlar dağ keçilerinin uğrağı, Kayalar kaya tavşanlarının* sığınağıdır.

Mez.104: 19 Mevsimleri göstersin diye ayı, Batacağı zamanı bilen güneşi yarattın.

Mez.104: 20 Karartırsın ortalığı, gece olur, Başlar kıpırdamaya orman hayvanları.

Mez.104: 21 Genç aslan av peşinde kükrer, Tanrı'dan yiyecek ister.

Mez.104: 22 Güneş doğunca İnlerine çekilir, yatarlar.

Mez.104: 23 İnsan işine gider, Akşama dek çalışmak için.

Mez.104: 24 Ya RAB, ne çok eserin var! Hepsini bilgece yaptın; Yeryüzü yarattıklarınla dolu.

Mez.104: 25 İşte uçsuz bucaksız denizler, İçinde kaynaşan sayısız canlılar, Büyük küçük yaratıklar.

Mez.104: 26 Orada gemiler dolaşır, İçinde oynaşsın diye yarattığın Livyatan* da orada.

Mez.104: 27 Hepsi seni bekliyor, Yiyeceklerini zamanında veresin diye.

Mez.104: 28 Sen verince onlar toplar, Sen elini açınca onlar iyiliğe doyar.

Mez.104: 29 Yüzünü gizleyince dehşete kapılırlar, Soluklarını kesince ölüp toprak olurlar.

Mez.104: 30 Ruhun'u gönderince var olurlar, Yeryüzüne yeni yaşam verirsin.

Mez.104: 31 RAB'bin görkemi sonsuza dek sürsün! Sevinsin RAB yaptıklarıyla!

Mez.104: 32 O bakınca yeryüzü titrer, O dokununca dağlar tüter.

Mez.104: 33 Ömrümce RAB'be ezgiler söyleyecek, Var oldukça Tanrım'ı ilahilerle öveceğim.

Mez.104: 34 Düşüncem ona hoş görünsün, Sevincim RAB olsun!

Mez.104: 35 Tükensin dünyadaki günahlılar, Yok olsun artık kötüler! RAB'be övgüler sun, ey gönlüm! RAB'be övgüler sunun!

105. Mezmur(1Ta.16:8-22)

BÖLÜM 105

Mez.105: 1 RAB'be şükredin, O'na yakarın, Halklara duyurun yaptıklarını!

Mez.105: 2 O'nu ezgilerle, ilahilerle övün, Bütün harikalarını anlatın!

Mez.105: 3 Kutsal adıyla övünün, Sevinsin RAB'be yönelenler!

Mez.105: 4 RAB'be ve O'nun gücüne bakın, Durmadan O'nun yüzünü arayın!

Mez.105: 5-6 Ey sizler, kulu İbrahim'in soyu, Seçtiği Yakupoğulları, O'nun yaptığı harikaları, Olağanüstü işlerini Ve ağzından çıkan yargıları anımsayın!

Mez.105: 7 Tanrımız RAB O'dur, Yargıları bütün yeryüzünü kapsar.

Mez.105: 8-9 O antlaşmasını, Bin kuşak için verdiği sözü, İbrahim'le yaptığı antlaşmayı, İshak için içtiği andı sonsuza dek anımsar.

Mez.105: 10-11 "Hakkınıza düşen mülk olarak Kenan ülkesini size vereceğim" diyerek, Bunu Yakup için bir kural, İsrail'le sonsuza dek geçerli bir antlaşma yaptı.

Mez.105: 12 O zaman bir avuç insandılar, Sayıca az ve ülkeye yabancıydılar.

Mez.105: 13 Bir ulustan öbürüne, Bir ülkeden ötekine dolaşıp durdular.

Mez.105: 14 RAB kimsenin onları ezmesine izin vermedi, Onlar için kralları bile payladı:

Mez.105: 15 "Meshettiklerime* dokunmayın, Peygamberlerime kötülük etmeyin!" dedi.

Mez.105: 16 Ülkeye kıtlık gönderdi, Bütün yiyeceklerini yok etti.

Mez.105: 17 Önlerinden bir adam göndermişti, Köle olarak satılan Yusuf'tu bu.

Mez.105: 18 Zincir vurup incittiler ayaklarını, Demir halka geçirdiler boynuna,

Mez.105: 19 Söyledikleri gerçekleşinceye dek, RAB'bin sözü onu sınadı.

Mez.105: 20 Kral adam gönderip Yusuf'u salıverdi, Halklara egemen olan onu özgür kıldı.

Mez.105: 21 Onu kendi sarayının efendisi, Bütün varlığının sorumlusu yaptı;

Mez.105: 22 Önderlerini istediği gibi eğitsin, İleri gelenlerine akıl versin diye.

Mez.105: 23 O zaman İsrail Mısır'a gitti, Yakup Ham ülkesine yerleşti.

Mez.105: 24 RAB halkını alabildiğine çoğalttı, Düşmanlarından sayıca arttırdı onları.

Mez.105: 25 Sonunda tutumunu değiştirdi düşmanlarının: Halkından tiksindiler, Kullarına kurnazca davrandılar.

Mez.105: 26 Kulu Musa'yı, Seçtiği Harun'u gönderdi aralarına.

Mez.105: 27 Onlar gösterdiler RAB'bin belirtilerini, Ham ülkesinde şaşılası işlerini.

Mez.105: 28 Karanlık gönderip ülkeyi karanlığa bürüdü RAB, Çünkü Mısırlılar O'nun sözlerine karşı gelmişti.

Mez.105: 29 Kana çevirdi sularını, Öldürdü balıklarını.

Mez.105: 30 Ülkede kurbağalar kaynaştı Krallarının odalarına kadar.

Mez.105: 31 RAB buyurunca sinek sürüleri, Sivrisinekler üşüştü ülkenin her yanına.

Mez.105: 32 Dolu yağdırdı yağmur yerine, Şimşekler çaktırdı ülkelerinde.

Mez.105: 33 Bağlarını, incir ağaçlarını vurdu, Parçaladı ülkenin ağaçlarını.

Mez.105: 34 O buyurunca çekirgeler, Sayısız yavrular kaynadı.

Mez.105: 35 Ülkenin bütün bitkilerini yediler, Toprağın ürününü yiyip bitirdiler.

Mez.105: 36 RAB ülkede ilk doğanların hepsini, İlk çocuklarını öldürdü.

Mez.105: 37 İsrailliler'i ülkeden altın ve gümüşle çıkardı, Oymaklarından tek kişi bile tökezlemedi.

Mez.105: 38 Onlar gidince Mısır sevindi, Çünkü İsrail korkusu çökmüştü Mısır'ın üzerine.

Mez.105: 39 RAB bulutu bir örtü gibi yaydı üzerlerine, Gece ateş verdi yollarını aydınlatsın diye.

Mez.105: 40 İstediler, bıldırcın gönderdi, Göksel ekmekle doyurdu karınlarını.

Mez.105: 41 Kayayı yardı, sular fışkırdı, Çorak topraklarda bir ırmak gibi aktı.

Mez.105: 42 Çünkü kutsal sözünü, Kulu İbrahim'e verdiği sözü anımsadı.

Mez.105: 43 Halkını sevinç içinde, Seçtiklerini sevinç çığlıklarıyla ülkeden çıkardı.

Mez.105: 44 Ulusların topraklarını verdi onlara. Halkların emeğini miras aldılar;

Mez.105: 45 Kurallarını yerine getirsinler, Yasalarına uysunlar diye. RAB'be övgüler sunun!

106. Mezmur(1Ta.16:34-36)

BÖLÜM 106

Mez.106: 1 Övgüler sunun, RAB'be! RAB'be şükredin, çünkü O iyidir, Sevgisi sonsuzdur.

Mez.106: 2 RAB'bin büyük işlerini kim anlatabilir, Kim O'na yeterince övgü sunabilir?

Mez.106: 3 Ne mutlu adalete uyanlara, Sürekli doğru olanı yapanlara!

Mez.106: 4 Ya RAB, halkına lütfettiğinde anımsa beni, Onları kurtardığında ilgilen benimle.

Mez.106: 5 Öyle ki, seçtiklerinin gönencini göreyim, Ulusunun sevincini, Kendi halkının kıvancını paylaşayım.

Mez.106: 6 Atalarımız gibi biz de günah işledik, Suç işledik, kötülük ettik.

Mez.106: 7 Atalarımız Mısır'dayken Yaptığın harikaları anlamadı, Çok kez gösterdiğin sevgiyi anımsamadı, Denizde, Kızıldeniz'de* başkaldırdılar.

Mez.106: 8 Buna karşın RAB gücünü göstermek için, Adı uğruna kurtardı onları.

Mez.106: 9 Kızıldeniz'i azarladı, kurudu deniz, Yürüdüler enginde O'nun öncülüğünde, Çölde yürür gibi.

Mez.106: 10 Kendilerinden nefret edenlerin elinden aldı onları, Düşmanlarının pençesinden kurtardı.

Mez.106: 11 Sular yuttu hasımlarını, Hiçbiri kurtulmadı.

Mez.106: 12 O zaman atalarımız O'nun sözlerine inandılar, Ezgiler söyleyerek O'nu övdüler.

Mez.106: 13 Ne var ki, RAB'bin yaptıklarını çabucak unuttular, Öğüt vermesini beklemediler.

Mez.106: 14 Özlemle kıvrandılar çölde, Tanrı'yı denediler ıssız yerlerde.

Mez.106: 15 Tanrı onlara istediklerini verdi, Ama üzerlerine yıpratıcı bir hastalık gönderdi.

Mez.106: 16 Onlar ordugahlarında Musa'yı, RAB'bin kutsal kulu Harun'u kıskanınca,

Mez.106: 17 Yer yarıldı ve Datan'ı yuttu, Aviram'la yandaşlarının üzerine kapandı.

Mez.106: 18 Ateş kavurdu onları izleyenleri, Alev yaktı kötüleri.

Mez.106: 19 Bir buzağı heykeli yaptılar Horev'de, Dökme bir puta tapındılar.

Mez.106: 20 Tanrı'nın yüceliğini, Ot yiyen öküz putuna değiştirdiler.

Mez.106: 21 Unuttular kendilerini kurtaran Tanrı'yı, Mısır'da yaptığı büyük işleri,

Mez.106: 22 Ham ülkesinde yarattığı harikaları, Kızıldeniz kıyısında yaptığı müthiş işleri.

Mez.106: 23 Bu yüzden onları yok edeceğini söyledi Tanrı, Ama seçkin kulu Musa O'nun önündeki gedikte durarak, Yok edici öfkesinden vazgeçirdi O'nu.

Mez.106: 24 Ardından hor gördüler güzelim ülkeyi, Tanrı'nın verdiği söze inanmadılar.

Mez.106: 25 Çadırlarında söylendiler, Dinlemediler RAB'bin sesini.

Mez.106: 26-27 Bu yüzden RAB elini kaldırdıVe çölde onları yere sereceğine, Soylarını ulusların arasına saçacağına, Onları öteki ülkelere dağıtacağına ant içti.

Mez.106: 28 Sonra Baal-Peor'a bel bağladılar, Ölülere sunulan kurbanları yediler.

Mez.106: 29 Öfkelendirdiler RAB'bi yaptıklarıyla, Salgın hastalık çıktı aralarında.

Mez.106: 30 Ama Pinehas kalkıp araya girdi, Felaketi önledi.

Mez.106: 31 Bu doğruluk sayıldı ona, Kuşaklar boyu, sonsuza dek sürecek bu.

Mez.106: 32 Yine RAB'bi öfkelendirdiler Meriva suları yanında, Musa'nın başına dert açıldı onlar yüzünden;

Mez.106: 33 Çünkü onu sinirlendirdiler, O da düşünmeden konuştu.

Mez.106: 34 RAB'bin onlara buyurduğu gibi Yok etmediler halkları,

Mez.106: 35 Tersine öteki uluslara karıştılar, Onların törelerini öğrendiler.

Mez.106: 36 Putlarına taptılar, Bu da onlara tuzak oldu.

Mez.106: 37 Oğullarını, kızlarınıCinlere kurban ettiler.

Mez.106: 38 Kenan putlarına kurban olsun diye Oğullarının, kızlarının kanını, Suçsuzların kanını döktüler; Ülke onların kanıyla kirlendi.

Mez.106: 39 Böylece yaptıklarıyla kirli sayıldılar, Vefasız duruma düştüler töreleriyle.

Mez.106: 40 RAB'bin öfkesi parladı halkına karşı, Tiksindi kendi halkından.

Mez.106: 41 Onları ulusların eline teslim etti. Onlardan nefret edenler onlara egemen oldu.

Mez.106: 42 Düşmanları onları ezdi, Boyun eğdirdi hepsine.

Mez.106: 43 RAB onları birçok kez kurtardı, Ama akılları fikirleri başkaldırmaktaydı Ve alçaltıldılar suçları yüzünden.

Mez.106: 44 RAB yine de ilgilendi sıkıntılarıyla Yakarışlarını duyunca.

Mez.106: 45 Antlaşmasını anımsadı onlar uğruna, Eşsiz sevgisinden ötürü vazgeçti yapacaklarından.

Mez.106: 46 Merhamet koydu onları tutsak alanların yüreğine.

Mez.106: 47 Kurtar bizi, ey Tanrımız RAB, Topla bizi ulusların arasından. Kutsal adına şükredelim, Yüceliğinle övünelim.

Mez.106: 48 Öncesizlikten sonsuza dek, İsrail'in Tanrısı RAB'be övgüler olsun! Bütün halk, "Amin!" desin. RAB'be övgüler olsun!

5.KİTAP

107. Mezmur

BÖLÜM 107

Mez.107: 1 RAB'be şükredin, çünkü O iyidir, Sevgisi sonsuzdur.

Mez.107: 2 Böyle desin RAB'bin kurtardıkları, Düşman pençesinden özgür kıldıkları,

Mez.107: 3 Doğudan, batıdan, kuzeyden, güneyden*fş*, Bütün ülkelerden topladıkları.D Not 107:3 "Güneyden": İbranice "Denizden".

Mez.107: 4 Issız çöllerde dolaştılar, Yerleşecekleri kente giden bir yol bulamadılar.

Mez.107: 5 Aç, susuz, Sefil oldular.

Mez.107: 6 O zaman sıkıntı içinde RAB'be yakardılar, RAB kurtardı onları dertlerinden.

Mez.107: 7 Yerleşecekleri bir kente varıncaya dek, Onlara doğru yolda öncülük etti.

Mez.107: 8 Şükretsinler RAB'be sevgisi için, İnsanlar yararına yaptığı harikalar için.

Mez.107: 9 Çünkü O susamış canın susuzluğunu giderir, Aç canı iyiliklerle doyurur.

Mez.107: 10 Zincire vurulmuş, acıyla kıvranan tutsaklar, Karanlıkta, zifiri karanlıkta oturmuştu.

Mez.107: 11 Çünkü Tanrı'nın buyruklarına karşı çıkmışlardı, Küçümsemişlerdi Yüceler Yücesi'nin öğüdünü.

Mez.107: 12 Ağır işlerle hayatı onlara zehir etti, Çöktüler, yardım eden olmadı.

Mez.107: 13 O zaman sıkıntı içinde RAB'be yakardılar, RAB kurtardı onları dertlerinden;

Mez.107: 14 Çıkardı karanlıktan, zifiri karanlıktan, Kopardı zincirlerini.

Mez.107: 15 Şükretsinler RAB'be sevgisi için, İnsanlar yararına yaptığı harikalar için!

Mez.107: 16 Çünkü tunç* kapıları kırdı, Demir kapı kollarını parçaladı O.

Mez.107: 17 Cezalarını buldu aptallar, Suçları, isyanları yüzünden.

Mez.107: 18 İğrenir olmuşlardı bütün yemeklerden, Ölümün kapılarına yaklaşmışlardı.

Mez.107: 19 O zaman sıkıntı içinde RAB'be yakardılar, RAB kurtardı onları dertlerinden.

Mez.107: 20 Sözünü gönderip iyileştirdi onları, Kurtardı ölüm çukurundan.

Mez.107: 21 Şükretsinler RAB'be sevgisi için, İnsanlar yararına yaptığı harikalar için!

Mez.107: 22 Şükran kurbanları sunsunlar Ve sevinç çığlıklarıyla duyursunlar O'nun yaptıklarını!

Mez.107: 23 Gemilerle denize açılanlar, Okyanuslarda iş yapanlar,

Mez.107: 24 RAB'bin işlerini, Derinliklerde yaptığı harikaları gördüler.

Mez.107: 25 Çünkü O buyurunca şiddetli bir fırtına koptu, Dalgalar şaha kalktı.

Mez.107: 26 Göklere yükselip diplere indi gemiler, Sıkıntıdan canları burunlarına geldi gemicilerin,

Mez.107: 27 Sarhoş gibi sallanıp sendelediler, Ustalıkları işe yaramadı.

Mez.107: 28 O zaman sıkıntı içinde RAB'be yakardılar, RAB kurtardı onları dertlerinden.

Mez.107: 29 Fırtınayı limanlığa çevirdi, Yatıştı dalgalar;

Mez.107: 30 Rahatlayınca sevindiler, Diledikleri limana götürdü RAB onları.

Mez.107: 31 Şükretsinler RAB'be sevgisi için, İnsanlar yararına yaptığı harikalar için!

Mez.107: 32 Yüceltsinler O'nu halk topluluğunda, Övgüler sunsunlar ileri gelenlerin toplantısında.

Mez.107: 33 Irmakları çöle çevirir, Pınarları kurak toprağa,

Mez.107: 34 Verimli toprağı çorak alana, Orada yaşayanların kötülüğü yüzünden.

Mez.107: 35 Çölü su birikintisine çevirir, Kuru toprağı pınara.

Mez.107: 36 Açları yerleştirir oraya; Oturacak bir kent kursunlar,

Mez.107: 37 Tarlalar ekip bağlar diksinler, Bol ürün alsınlar diye.

Mez.107: 38 RAB'bin kutsamasıyla, Çoğaldılar alabildiğine, Eksiltmedi hayvanlarını.

Mez.107: 39 Sonra azaldılar, alçaldılar, Baskı, sıkıntı ve acı yüzünden.

Mez.107: 40 RAB rezalet saçtı soylular üzerine, Yolu izi belirsiz bir çölde dolaştırdı onları.

Mez.107: 41 Ama yoksulu sefaletten kurtardı, Davar sürüsü gibi çoğalttı ailelerini.

Mez.107: 42 Doğru insanlar görüp sevinecek, Kötülerse ağzını kapayacak.

Mez.107: 43 Aklı olan bunları göz önünde tutsun, RAB'bin sevgisini dikkate alsın.

108. Mezmur(Mez.57: 7-11; 60:5-12)Ezgi - Davut'un mezmuru

BÖLÜM 108

Mez.108: 1 Kararlıyım, ey Tanrı, Bütün varlığımla sana ezgiler, ilahiler söyleyeceğim!

Mez.108: 2 Uyan, ey lir, ey çenk, Seheri ben uyandırayım!

Mez.108: 3 Halkların arasında sana şükürler sunayım, ya RAB, Ulusların arasında seni ilahilerle öveyim.

Mez.108: 4 Çünkü sevgin göklere erişir, Sadakatin gökyüzüne ulaşır.

Mez.108: 5 Yüceliğini göster göklerin üstünde, ey Tanrı, Görkemin bütün yeryüzünü kaplasın!

Mez.108: 6 Kurtar bizi sağ elinle, yardım et, Sevdiklerin özgürlüğe kavuşsun diye!

Mez.108: 7 Tanrı şöyle konuştu kutsal yerinde: "Şekem'i sevinçle bölüştürecek, Sukkot Vadisi'ni ölçeceğim.

Mez.108: 8 Gilat benimdir, Manaşşe de benim, Efrayim miğferim, Yahuda asam.

Mez.108: 9 Moav yıkanma leğenim, Edom'un üzerine çarığımı fırlatacağım*ft*, Filist'e zaferle haykıracağım."D Not 108:9 "Çarığımı fırlatacağım": Eski törelere göre çarığınfırlatılması, bir yerin sahiplenilmesi anlamına geliyordu.

Mez.108: 10 Kim beni surlu kente götürecek? Kim bana Edom'a kadar yol gösterecek?

Mez.108: 11 Ey Tanrı, sen bizi reddetmedin mi? Ordularımıza öncülük etmiyor musun artık?

Mez.108: 12 Yardım et bize düşmana karşı, Çünkü boştur insan yardımı.

Mez.108: 13 Tanrı'yla zafer kazanırız, O çiğner düşmanlarımızı.

109. MezmurMüzik şefi için - Davut'un mezmuru

BÖLÜM 109

Mez.109: 1 Ey övgüler sunduğum Tanrı, Sessiz kalma!

Mez.109: 2 Çünkü kötüler, yalancılar Bana karşı ağzını açtı, Karalıyorlar beni.

Mez.109: 3 Nefret dolu sözlerle beni kuşatıp Yok yere bana savaş açtılar.

Mez.109: 4 Sevgime karşılık bana düşman oldular, Bense dua etmekteyim.

Mez.109: 5 İyiliğime kötülük, Sevgime nefretle karşılık verdiler.

Mez.109: 6 Kötü bir adam koy düşmanın başına, Sağında onu suçlayan biri dursun!D Not 109:6-19 Bazı uzmanlara göre bu ayetler Davut'un düşmanlarının konuşmasıdır.

Mez.109: 7 Yargılanınca suçlu çıksın, Duası bile günah sayılsın!

Mez.109: 8 Ömrü kısa olsun, Görevini bir başkası üstlensin!

Mez.109: 9 Çocukları öksüz, Karısı dul kalsın!

Mez.109: 10 Çocukları avare gezip dilensin, Yıkık evlerinden uzakta yiyecek arasın!

Mez.109: 11 Bütün malları tefecinin ağına düşsün, Emeğini yabancılar yağmalasın!

Mez.109: 12 Kimse ona sevgi göstermesin, Öksüzlerine acıyan olmasın!

Mez.109: 13 Soyu kurusun, Bir kuşak sonra adı silinsin!

Mez.109: 14 Atalarının suçları RAB'bin önünde anılsın, Annesinin günahı silinmesin!

Mez.109: 15 Günahları hep RAB'bin önünde dursun, RAB anılarını yok etsin yeryüzünden!

Mez.109: 16 Çünkü düşmanım sevgi göstermeyi düşünmedi, Ölesiye baskı yaptı mazluma, yoksula, Yüreği kırık insana.

Mez.109: 17 Sevdiği lanet başına gelsin! Madem kutsamaktan hoşlanmıyor, Uzak olsun ondan kutsamak!

Mez.109: 18 Laneti bir giysi gibi giydi, Su gibi içine, yağ gibi kemiklerine işlesin lanet!

Mez.109: 19 Bir giysi gibi onu örtünsün, Bir kuşak gibi hep onu sarsın!*fu*

Mez.109: 20 Düşmanlarıma, beni kötüleyenlere, RAB böyle karşılık versin!

Mez.109: 21 Ama sen, ey Egemen RAB, Adın uğruna bana ilgi göster; Kurtar beni, iyiliğin, sevgin uğruna!

Mez.109: 22 Çünkü düşkün ve yoksulum, Yüreğim yaralı içimde.

Mez.109: 23 Batan güneş gibi geçip gidiyorum, Çekirge gibi silkilip atılıyorum.

Mez.109: 24 Dizlerim titriyor oruç* tutmaktan; Bir deri bir kemiğe döndüm.

Mez.109: 25 Düşmanlarıma yüzkarası oldum; Beni görünce kafalarını sallıyorlar!

Mez.109: 26 Yardım et bana, ya RAB Tanrım; Kurtar beni sevgin uğruna!

Mez.109: 27 Bilsinler bu işte senin elin olduğunu, Bunu senin yaptığını, ya RAB!

Mez.109: 28 Varsın lanet etsin onlar, sen kutsa beni, Bana saldıranlar utanacak, Ben kulunsa sevineceğim.

Mez.109: 29 Rezilliğe bürünsün beni suçlayanlar, Kaftan giyer gibi utançlarıyla örtünsünler!

Mez.109: 30 RAB'be çok şükredeceğim, Kalabalığın arasında O'na övgüler dizeceğim;

Mez.109: 31 Çünkü O yoksulun sağında durur, Onu yargılayanlardan kurtarmak için.

110. MezmurDavut'un mezmuru

BÖLÜM 110

Mez.110: 1 RAB efendime: "Ben düşmanlarını ayaklarının altına serinceye dek*fü* Sağımda otur" diyor.D Not 110:1 "Ayaklarının altına serinceye dek": İbranice "Ayaklarına tabure yapıncaya dek".

Mez.110: 2 RAB Siyon'dan uzatacak kudret asanı, Düşmanlarının ortasında egemenlik sür!

Mez.110: 3 Savaşacağın gün Gönüllü gidecek askerlerin. Seherin bağrından doğan çiy gibi Kutsal giysiler içinde Sana gelecek gençlerin.

Mez.110: 4 RAB ant içti, kararından dönmez: "Melkisedek düzeni uyarınca Sonsuza dek kâhinsin sen!" dedi.

Mez.110: 5 Rab senin sağındadır, Kralları ezecek öfkelendiği gün.

Mez.110: 6 Ulusları yargılayacak, ortalığı cesetler dolduracak, Dünyanın dört bucağında başları ezecek.

Mez.110: 7 Yol kenarındaki dereden su içecek; Bu yüzden başını dik tutacak.

111. Mezmur

BÖLÜM 111

Mez.111: 1 Övgüler sunun RAB'be! Doğru insanların toplantısında, Topluluk içinde, Bütün yüreğimle RAB'be şükredeceğim.

Mez.111: 2 RAB'bin işleri büyüktür, Onlardan zevk alanlar hep onları düşünür.

Mez.111: 3 O'nun yaptıkları yüce ve görkemlidir, Doğruluğu sonsuza dek sürer.

Mez.111: 4 RAB unutulmayacak harikalar yaptı, O sevecen ve lütfedendir.

Mez.111: 5 Kendisinden korkanları besler, Antlaşmasını sonsuza dek anımsar.

Mez.111: 6 Ulusların topraklarını kendi halkına vermekle Gösterdi onlara işlerinin gücünü.

Mez.111: 7 Yaptığı her işte sadık ve adildir, Bütün koşulları güvenilirdir;

Mez.111: 8 Sonsuza dek sürer, Sadakat ve doğrulukla yapılır.

Mez.111: 9 O halkının kurtuluşunu sağladı, Antlaşmasını sonsuza dek geçerli kıldı. Adı kutsal ve müthiştir.

Mez.111: 10 Bilgeliğin temeli RAB korkusudur, O'nun kurallarını yerine getiren herkes Sağduyu sahibi olur. O'na sonsuza dek övgü sunulur!

112. Mezmur

BÖLÜM 112

Mez.112: 1 Övgüler sunun RAB'be! Ne mutlu RAB'den korkan insana, O'nun buyruklarından büyük zevk alana!

Mez.112: 2 Soyu yeryüzünde güç kazanacak, Doğruların kuşağı kutsanacak.

Mez.112: 3 Bolluk ve zenginlik eksilmez evinden, Sonsuza dek sürer doğruluğu.

Mez.112: 4 Karanlıkta ışık doğar dürüstler için, Lütfeden, sevecen, doğru insanlar için.

Mez.112: 5 Ne mutlu eli açık olan, ödünç veren, İşlerini adaletle yürüten insana!

Mez.112: 6 Asla sarsılmaz, Sonsuza dek anılır doğru insan.

Mez.112: 7 Kötü haberden korkmaz, Yüreği sarsılmaz, RAB'be güvenir.

Mez.112: 8 Gözü pektir, korku nedir bilmez, Sonunda düşmanlarının yenilgisini görür.

Mez.112: 9 Armağanlar dağıttı, yoksullara verdi; Doğruluğu sonsuza dek kalıcıdır, Gücü ve saygınlığı artar.

Mez.112: 10 Kötü kişi bunu görünce kudurur, Dişlerini gıcırdatır, kendi kendini yer, bitirir. Kötülerin dileği boşa çıkar.

113. Mezmur

BÖLÜM 113

Mez.113: 1 Övgüler sunun RAB'be! Övgüler sunun, ey RAB'bin kulları, RAB'bin adına övgüler sunun!

Mez.113: 2 Şimdiden sonsuza dek RAB'bin adına şükürler olsun!

Mez.113: 3 Güneşin doğduğu yerden battığı yere kadar RAB'bin adına övgüler sunulmalı!

Mez.113: 4 RAB bütün uluslara egemendir, Görkemi gökleri aşar.

Mez.113: 5 Var mı Tanrımız RAB gibi, Yücelerde oturan,

Mez.113: 6 Göklerde ve yeryüzünde olanlara Bakmak için eğilen?

Mez.113: 7 Düşkünü yerden kaldırır, Yoksulu çöplükten çıkarır;

Mez.113: 8 Soylularla, Halkının soylularıyla birlikte oturtsun diye.

Mez.113: 9 Kısır kadını evde oturtur, Çocuk sahibi mutlu bir anne kılar. RAB'be övgüler sunun!

114. Mezmur

BÖLÜM 114

Mez.114: 1 İsrail Mısır'dan çıktığında, Yakup'un soyu yabancı dil konuşan bir halktan ayrıldığında,

Mez.114: 2 Yahuda Rab'bin kutsal yeri oldu, İsrail de O'nun krallığı.

Mez.114: 3 Deniz olanı görüp geri çekildi, Şeria Irmağı tersine aktı.

Mez.114: 4 Dağlar koç gibi, Tepeler kuzu gibi sıçradı.

Mez.114: 5 Ey deniz, sana ne oldu da kaçtın? Ey Şeria, neden tersine aktın?

Mez.114: 6 Ey dağlar, niçin koç gibi, Ey tepeler, niçin kuzu gibi sıçradınız?

Mez.114: 7-8 Titre, ey yeryüzü, Kayayı havuza, Çakmaktaşını pınara çeviren Rab'bin önünde, Yakup'un Tanrısı'nın huzurunda.

115. Mezmur(Mez.135:13-20)

BÖLÜM 115

Mez.115: 1 Bizi değil, ya RAB, bizi değil, Sevgin ve sadakatin uğruna, Kendi adını yücelt!

Mez.115: 2 Niçin uluslar: "Hani, nerede onların Tanrısı?" desin.

Mez.115: 3 Bizim Tanrımız göklerdedir, Ne isterse yapar.

Mez.115: 4 Oysa onların putları altın ve gümüşten yapılmış, İnsan elinin eseridir.

Mez.115: 5 Ağızları var, konuşmazlar, Gözleri var, görmezler,

Mez.115: 6 Kulakları var, duymazlar, Burunları var, koku almazlar,

Mez.115: 7 Elleri var, hissetmezler, Ayakları var, yürümezler, Boğazlarından ses çıkmaz.

Mez.115: 8 Onları yapan, onlara güvenen herkes Onlar gibi olacak!

Mez.115: 9 Ey İsrail halkı, RAB'be güven, O'dur yardımcınız ve kalkanınız!

Mez.115: 10 Ey Harun soyu, RAB'be güven, O'dur yardımcınız ve kalkanınız!

Mez.115: 11 Ey RAB'den korkanlar, RAB'be güvenin, O'dur yardımcınız ve kalkanınız!

Mez.115: 12 RAB bizi anımsayıp kutsayacak, İsrail halkını, Harun soyunu kutsayacak.

Mez.115: 13 Küçük, büyük, Kendisinden korkan herkesi kutsayacak.

Mez.115: 14 RAB sizi, Sizi ve çocuklarınızı çoğaltsın!

Mez.115: 15 Yeri göğü yaratan RAB Sizleri kutsasın.

Mez.115: 16 Göklerin öteleri RAB'bindir, Ama yeryüzünü insanlara vermiştir.

Mez.115: 17 Ölüler, sessizlik diyarına inenler, RAB'be övgüler sunmaz;

Mez.115: 18 Biziz RAB'bi öven, Şimdiden sonsuza dek. RAB'be övgüler sunun!

116. Mezmur

BÖLÜM 116

Mez.116: 1 RAB'bi seviyorum, Çünkü O feryadımı duyar.

Mez.116: 2 Bana kulak verdiği için, Yaşadığım sürece O'na sesleneceğim.

Mez.116: 3 Ölüm iplerine dolaşmıştım, Ölüler diyarının kâbusu yakama yapışmıştı, Sıkıntıya, acıya gömülmüştüm.

Mez.116: 4 O zaman RAB'be yakardım, "Aman, ya RAB, kurtar canımı!" dedim.

Mez.116: 5 RAB lütufkâr ve adildir, Sevecendir Tanrımız.

Mez.116: 6 RAB saf insanları korur, Tükendiğim zaman beni kurtardı.

Mez.116: 7 Ey canım, yine huzura kavuş, Çünkü RAB sana iyilik etti.

Mez.116: 8 Sen, ya RAB, canımı ölümden, Gözlerimi yaştan, Ayaklarımı sürçmekten kurtardın.

Mez.116: 9 Yaşayanların diyarında, RAB'bin huzurunda yürüyeceğim.

Mez.116: 10 İman ettim, "Büyük acı çekiyorum" dediğim zaman bile*fv*.D Not 116:10 "İman ettim, 'Büyük acı çekiyorum dediğim zaman bile" ya da "İman ettim, bu nedenle konuştum. Büyük acı çekiyorum" (bkz. 2Ko.4:13).

Mez.116: 11 Şaşkınlık içinde, "Bütün insanlar yalancı" dedim.

Mez.116: 12 Ne karşılık verebilirim RAB'be, Bana yaptığı onca iyilik için?

Mez.116: 13 Kurtuluş sunusu olarak kadeh kaldırıp RAB'be sesleneceğim.

Mez.116: 14 Bütün halkının önünde, RAB'be adadıklarımı yerine getireceğim.

Mez.116: 15 RAB'bin gözünde değerlidir*fy* Sadık kullarının ölümü.D Not 116:15 "Değerlidir" ya da "Acıdır".

Mez.116: 16 Ya RAB, ben gerçekten senin kulunum; Kulun, hizmetçinin oğluyum, Sen çözdün bağlarımı.

Mez.116: 17 Ya RAB, sana seslenecek, Şükran kurbanı sunacağım.

Mez.116: 18 RAB'be adadıklarımı yerine getireceğim Bütün halkının önünde,

Mez.116: 19 RAB'bin Tapınağı'nın avlularında, Senin orta yerinde, ey Yeruşalim! RAB'be övgüler sunun!

117. Mezmur

BÖLÜM 117

Mez.117: 1 Ey bütün uluslar, RAB'be övgüler sunun! Ey bütün halklar, O'nu yüceltin!

Mez.117: 2 Çünkü bize beslediği sevgi büyüktür, RAB'bin sadakati sonsuza dek sürer. RAB'be övgüler sunun!

118. Mezmur

BÖLÜM 118

Mez.118: 1 RAB'be şükredin, çünkü O iyidir, Sevgisi sonsuzdur.

Mez.118: 2 "Sonsuzdur sevgisi!" desin İsrail halkı.

Mez.118: 3 "Sonsuzdur sevgisi!" desin Harun'un soyu.

Mez.118: 4 "Sonsuzdur sevgisi!" desin RAB'den korkanlar.

Mez.118: 5 Sıkıntı içinde RAB'be seslendim; Yanıtladı, rahata kavuşturdu beni.

Mez.118: 6 RAB benden yana, korkmam; İnsan bana ne yapabilir?

Mez.118: 7 RAB benden yana, benim yardımcım, Benden nefret edenlerin sonuna zaferle bakacağım.

Mez.118: 8 RAB'be sığınmak İnsana güvenmekten iyidir.

Mez.118: 9 RAB'be sığınmak Soylulara güvenmekten iyidir.

Mez.118: 10 Bütün uluslar beni kuşattı, RAB'bin adıyla püskürttüm onları.

Mez.118: 11 Kuşattılar, sardılar beni, RAB'bin adıyla püskürttüm onları.

Mez.118: 12 Arılar gibi sardılar beni, Ama diken ateşi gibi sönüverdiler; RAB'bin adıyla püskürttüm onları.

Mez.118: 13 İtilip kakıldım*fz*, düşmek üzereydim, Ama RAB yardım etti bana.D Not 118:13 Septuaginta, Süryanice "İtilip kakıldım", Masoretik metin "Beni itip kaktın".

Mez.118: 14 RAB gücüm ve ezgimdir, O kurtardı beni.

Mez.118: 15 Sevinç ve zafer çığlıkları Çınlıyor doğruların çadırlarında: "RAB'bin sağ eli güçlü işler yapar!

Mez.118: 16 RAB'bin sağ eli üstündür, RAB'bin sağ eli güçlü işler yapar!"

Mez.118: 17 Ölmeyecek, yaşayacağım, RAB'bin yaptıklarını duyuracağım.

Mez.118: 18 RAB beni şiddetle yola getirdi, Ama ölüme terk etmedi.

Mez.118: 19 Açın bana adalet kapılarını, Girip RAB'be şükredeyim.

Mez.118: 20 İşte budur RAB'bin kapısı! Doğrular girebilir oradan.

Mez.118: 21 Sana şükrederim, çünkü bana yanıt verdin, Kurtarıcım oldun.

Mez.118: 22 Yapıcıların reddettiği taş, Köşenin baş taşı oldu.

Mez.118: 23 RAB'bin işidir bu, Gözümüzde harika bir iş!

Mez.118: 24 Bugün RAB'bin yarattığı gündür, Onun için sevinip coşalım!

Mez.118: 25 Ne olur, ya RAB, kurtar bizi, Ne olur, başarılı kıl bizi!

Mez.118: 26 Kutsansın RAB'bin adıyla gelen! Kutsuyoruz sizi RAB'bin evinden.

Mez.118: 27 RAB Tanrı'dır, aydınlattı bizi. İplerle bağlayın bayram kurbanını*fa*, İlerleyin sunağın boynuzlarına kadar.D Not 118:27 "İplerle bağlayın bayram kurbanını" ya da "Elinizdedallarla bayramı kutlayın".

Mez.118: 28 Tanrım sensin, şükrederim sana, Tanrım sensin, yüceltirim seni.

Mez.118: 29 RAB'be şükredin, çünkü O iyidir, Sevgisi sonsuzdur.

119. Mezmur (ALEF)*fb*

BÖLÜM 119

Mez.119: 1 Ne mutlu yolları temiz olanlara, RAB'bin yasasına göre yaşayanlara!D Not Alef, beyt, vb. sözcükleri İbrani alfabesinin harfleridir.119. Mezmur akrostiş biçimde yazılmış bir şiirdir.

Mez.119: 2 Ne mutlu O'nun öğütlerine uyanlara, Bütün yüreğiyle O'na yönelenlere!

Mez.119: 3 Hiç haksızlık etmezler, O'nun yolunda yürürler.

Mez.119: 4 Koyduğun koşullara Dikkatle uyulmasını buyurdun.

Mez.119: 5 Keşke kararlı olsam Senin kurallarına uymakta!

Mez.119: 6 Hiç utanmayacağım, Bütün buyruklarını izledikçe.

Mez.119: 7 Şükredeceğim sana temiz yürekle, Adil hükümlerini öğrendikçe.

Mez.119: 8 Kurallarını yerine getireceğim, Bırakma beni hiçbir zaman!

(BEYT)

Mez.119: 9 Genç insan yolunu nasıl temiz tutar? Senin sözünü tutmakla.

Mez.119: 10 Bütün yüreğimle sana yöneliyorum, İzin verme buyruklarından sapmama!

Mez.119: 11 Aklımdan çıkarmam sözünü, Sana karşı günah işlememek için.

Mez.119: 12 Övgüler olsun sana, ya RAB, Bana kurallarını öğret.

Mez.119: 13 Ağzından çıkan bütün hükümleri Dudaklarımla yineliyorum.

Mez.119: 14 Sevinç duyuyorum öğütlerini izlerken, Sanki benim oluyor bütün hazineler.

Mez.119: 15 Koşullarını derin derin düşünüyorum, Yollarını izlerken.

Mez.119: 16 Zevk alıyorum kurallarından, Sözünü unutmayacağım.

(GİMEL)

Mez.119: 17 Ben kuluna iyilik et ki yaşayayım, Sözüne uyayım.

Mez.119: 18 Gözlerimi aç, Yasandaki harikaları göreyim.

Mez.119: 19 Garibim bu dünyada, Buyruklarını benden gizleme!

Mez.119: 20 İçim tükeniyor, Her an hükümlerini özlemekten.

Mez.119: 21 Buyruklarından sapan Lanetli küstahları azarlarsın.

Mez.119: 22 Uzaklaştır benden küçümsemeleri, hakaretleri, Çünkü öğütlerini tutuyorum.

Mez.119: 23 Önderler toplanıp beni kötüleseler bile, Ben kulun senin kurallarını derin derin düşüneceğim.

Mez.119: 24 Öğütlerin benim zevkimdir, Bana akıl verirler.

(DALET)

Mez.119: 25 Toza toprağa serildim, Sözün uyarınca yaşam ver bana.

Mez.119: 26 Yaptıklarımı açıkladım, beni yanıtladın; Kurallarını öğret bana!

Mez.119: 27 Koşullarını anlamamı sağla ki, Harikalarının üzerinde düşüneyim.

Mez.119: 28 İçim eriyor kederden, Sözün uyarınca güçlendir beni!

Mez.119: 29 Yalan yoldan uzaklaştır, Yasan uyarınca lütfet bana.

Mez.119: 30 Ben sadakat yolunu seçtim, Hükümlerini uygun gördüm.

Mez.119: 31 Öğütlerine dört elle sarıldım, ya RAB, Utandırma beni!

Mez.119: 32 İçime huzur verdiğin için Buyrukların doğrultusunda koşacağım.

(HE)

Mez.119: 33 Kurallarını nasıl izleyeceğimi öğret bana, ya RAB, Öyle ki, onları sonuna kadar izleyeyim.

Mez.119: 34 Anlamamı sağla, yasana uyayım, Bütün yüreğimle onu yerine getireyim.

Mez.119: 35 Buyrukların doğrultusunda yol göster bana, Çünkü yolundan zevk alırım.

Mez.119: 36 Yüreğimi haksız kazanca değil, Kendi öğütlerine yönelt.

Mez.119: 37 Gözlerimi boş şeylerden*fc* çevir, Beni kendi yolunda yaşat.D Not 119:37 "Boş şeylerden" ya da "Değersiz putlardan".

Mez.119: 38 Senden korkulması için Ben kuluna verdiğin sözü yerine getir.

Mez.119: 39 Korktuğum hakaretten uzak tut beni, Çünkü senin ilkelerin iyidir.

Mez.119: 40 Çok özlüyorum senin koşullarını! Beni doğruluğunun içinde yaşat!

(VAV)

Mez.119: 41 Bana sevgini göster, ya RAB, Sözün uyarınca kurtar beni!

Mez.119: 42 O zaman beni aşağılayanlara Gereken yanıtı verebilirim, Çünkü senin sözüne güvenirim.

Mez.119: 43 Gerçeğini ağzımdan düşürme, Çünkü senin hükümlerine umut bağladım.

Mez.119: 44 Yasana sürekli, Sonsuza dek uyacağım.

Mez.119: 45 Özgürce yürüyeceğim, Çünkü senin koşullarına yöneldim ben.

Mez.119: 46 Kralların önünde senin öğütlerinden söz edecek, Utanç duymayacağım.

Mez.119: 47 Senin buyruklarından zevk alıyor, Onları seviyorum.

Mez.119: 48 Saygı ve sevgi duyuyorum buyruklarına, Derin derin düşünüyorum kurallarını.

(ZAYİN)

Mez.119: 49 Kuluna verdiğin sözü anımsa, Bununla umut verdin bana.

Mez.119: 50 Acı çektiğimde beni avutan budur, Sözün bana yaşam verir.

Mez.119: 51 Çok eğlendiler küstahlar benimle, Yine de yasandan şaşmadım.

Mez.119: 52 Geçmişte verdiğin hükümleri anımsayınca, Avundum, ya RAB.

Mez.119: 53 Çileden çıkıyorum, Yasanı terk eden kötüler yüzünden.

Mez.119: 54 Senin kurallarındır ezgilerimin konusu, Konuk olduğum bu dünyada.

Mez.119: 55 Gece adını anarım, ya RAB, Yasana uyarım.

Mez.119: 56 Tek yaptığım, Senin koşullarına uymak.

(HET)

Mez.119: 57 Benim payıma düşen sensin, ya RAB, Sözlerini yerine getireceğim, dedim.

Mez.119: 58 Bütün yüreğimle sana yakardım. Lütfet bana, sözün uyarınca.

Mez.119: 59 Tuttuğum yolları düşündüm, Senin öğütlerine göre adım attım.

Mez.119: 60 Buyruklarına uymak için Elimi çabuk tuttum, oyalanmadım.

Mez.119: 61 Kötülerin ipleri beni sardı, Yasanı unutmadım.

Mez.119: 62 Doğru hükümlerin için Gece yarısı kalkıp sana şükrederim.

Mez.119: 63 Dostuyum bütün senden korkanların, Koşullarına uyanların.

Mez.119: 64 Yeryüzü sevginle dolu, ya RAB, Kurallarını öğret bana!

(TET)

Mez.119: 65 Ya RAB, iyilik ettin kuluna, Sözünü tuttun.

Mez.119: 66 Bana sağduyu ve bilgi ver, Çünkü inanıyorum buyruklarına.

Mez.119: 67 Acı çekmeden önce yoldan sapardım, Ama şimdi sözüne uyuyorum.

Mez.119: 68 Sen iyisin, iyilik edersin; Bana kurallarını öğret.

Mez.119: 69 Küstahlar yalanlarla beni lekeledi, Ama ben bütün yüreğimle senin koşullarına uyarım.

Mez.119: 70 Onların yüreği yağ bağladı, Bense zevk alırım yasandan.

Mez.119: 71 İyi oldu acı çekmem; Çünkü kurallarını öğreniyorum.

Mez.119: 72 Ağzından çıkan yasa benim için Binlerce altın ve gümüşten daha değerlidir.

(YOD)

Mez.119: 73 Senin ellerin beni yarattı, biçimlendirdi. Anlamamı sağla ki buyruklarını öğreneyim.

Mez.119: 74 Senden korkanlar beni görünce sevinsin, Çünkü senin sözüne umut bağladım.

Mez.119: 75 Biliyorum, ya RAB, hükümlerin adildir; Bana acı çektirirken bile sadıksın.

Mez.119: 76 Ben kuluna verdiğin söz uyarınca, Sevgin beni avutsun.

Mez.119: 77 Sevecenlik göster bana, yaşayayım, Çünkü yasandan zevk alıyorum.

Mez.119: 78 Utansın küstahlar beni yalan yere suçladıkları için. Bense senin koşullarını düşünüyorum.

Mez.119: 79 Bana dönsün senden korkanlar, Öğütlerini bilenler.

Mez.119: 80 Yüreğim kusursuz uysun kurallarına, Öyle ki, utanç duymayayım.

(KAF)

Mez.119: 81 İçim tükeniyor senin kurtarışını özlerken, Senin sözüne umut bağladım ben.

Mez.119: 82 Gözümün feri sönüyor söz verdiklerini beklemekten, "Ne zaman avutacaksın beni?" diye soruyorum.

Mez.119: 83 Dumandan kararmış tuluma döndüm, Yine de unutmuyorum kurallarını.

Mez.119: 84 Daha ne kadar bekleyecek kulun? Ne zaman yargılayacaksın bana zulmedenleri?

Mez.119: 85 Çukur kazdılar benim için Yasana uymayan küstahlar.

Mez.119: 86 Bütün buyrukların güvenilirdir; Haksız yere zulmediyorlar, yardım et bana!

Mez.119: 87 Nerdeyse sileceklerdi beni yeryüzünden, Ama ben senin koşullarından ayrılmadım.

Mez.119: 88 Koru canımı sevgin uyarınca, Tutayım ağzından çıkan öğütleri.

(LAMET)

Mez.119: 89 Ya RAB, sözün Göklerde sonsuza dek duruyor.

Mez.119: 90 Sadakatin kuşaklar boyu sürüyor, Kurduğun yeryüzü sapasağlam duruyor.

Mez.119: 91 Bugün hükümlerin uyarınca ayakta duran her şey Sana kulluk ediyor.

Mez.119: 92 Eğer yasan zevk kaynağım olmasaydı, Çektiğim acılardan yok olurdum.

Mez.119: 93 Koşullarını asla unutmayacağım, Çünkü onlarla bana yaşam verdin.

Mez.119: 94 Kurtar beni, çünkü seninim, Senin koşullarına yöneldim.

Mez.119: 95 Kötüler beni yok etmeyi beklerken, Ben senin öğütlerini inceliyorum.

Mez.119: 96 Kusursuz olan her şeyin bir sonu olduğunu gördüm, Ama senin buyruğun sınır tanımaz.

(MEM)

Mez.119: 97 Ne kadar severim yasanı! Bütün gün düşünürüm onun üzerinde.

Mez.119: 98 Buyrukların beni düşmanlarımdan bilge kılar, Çünkü her zaman aklımdadır onlar.

Mez.119: 99 Bütün öğretmenlerimden daha akıllıyım, Çünkü öğütlerin üzerinde düşünüyorum.

Mez.119: 100 Yaşlılardan daha bilgeyim, Çünkü senin koşullarına uyuyorum.

Mez.119: 101 Sakınırım her kötü yoldan, Senin sözünü tutmak için.

Mez.119: 102 Ayrılmam hükümlerinden, Çünkü bana sen öğrettin.

Mez.119: 103 Ne tatlı geliyor verdiğin sözler damağıma, Baldan tatlı geliyor ağzıma!

Mez.119: 104 Senin koşullarına uymakla bilgelik kazanıyorum, Bu yüzden nefret ediyorum her yanlış yoldan.

(NUN)

Mez.119: 105 Sözün adımlarım için çıra, Yolum için ışıktır.

Mez.119: 106 Adil hükümlerini izleyeceğime ant içtim, Andımı tutacağım.

Mez.119: 107 Çok sıkıntı çektim, ya RAB; Koru hayatımı sözün uyarınca.

Mez.119: 108 Ağzımdan çıkan içten övgüleri Kabul et, ya RAB, Bana hükümlerini öğret.

Mez.119: 109 Hayatım her an tehlikede, Yine de unutmam yasanı.

Mez.119: 110 Kötüler tuzak kurdu bana, Yine de sapmadım senin koşullarından.

Mez.119: 111 Öğütlerin sonsuza dek mirasımdır, Yüreğimin sevincidir onlar.

Mez.119: 112 Kararlıyım Sonuna kadar senin kurallarına uymaya.

(SAMEK)

Mez.119: 113 Döneklerden tiksinir, Senin yasanı severim.

Mez.119: 114 Sığınağım ve kalkanım sensin, Senin sözüne umut bağlarım.

Mez.119: 115 Ey kötüler, benden uzak durun, Tanrım'ın buyruklarını yerine getireyim.

Mez.119: 116 Sözün uyarınca destek ol bana, yaşam bulayım; Umudumu boşa çıkarma!

Mez.119: 117 Sıkı tut beni, kurtulayım, Her zaman kurallarını dikkate alayım.

Mez.119: 118 Kurallarından sapan herkesi reddedersin, Çünkü onların hileleri boştur.

Mez.119: 119 Dünyadaki kötüleri cüruf gibi atarsın, Bu yüzden severim senin öğütlerini.

Mez.119: 120 Bedenim ürperiyor dehşetinden, Korkuyorum hükümlerinden.

(AYİN)

Mez.119: 121 Adil ve doğru olanı yaptım, Gaddarların eline bırakma beni!

Mez.119: 122 Güven altına al kulunun mutluluğunu, Baskı yapmasın bana küstahlar.

Mez.119: 123 Gözümün feri sönüyor, Beni kurtarmanı, Adil sözünü yerine getirmeni beklemekten.

Mez.119: 124 Kuluna sevgin uyarınca davran, Bana kurallarını öğret.

Mez.119: 125 Ben senin kulunum, bana akıl ver ki, Öğütlerini anlayabileyim.

Mez.119: 126 Ya RAB, harekete geçmenin zamanıdır, Yasanı çiğniyorlar.

Mez.119: 127 Bu yüzden senin buyruklarını, Altından, saf altından daha çok seviyorum;

Mez.119: 128 Koyduğun koşulların hepsini doğru buluyorum, Her yanlış yoldan tiksiniyorum.

(PE)

Mez.119: 129 Harika öğütlerin var, Bu yüzden onlara candan uyuyorum.

Mez.119: 130 Sözlerinin açıklanışı aydınlık saçar, Saf insanlara akıl verir.

Mez.119: 131 Ağzım açık, soluk soluğayım, Çünkü buyruklarını özlüyorum.

Mez.119: 132 Bana lütufla bak, Adını sevenlere her zaman yaptığın gibi.

Mez.119: 133 Adımlarımı pekiştir verdiğin söz uyarınca, Hiçbir suç bana egemen olmasın.

Mez.119: 134 Kurtar beni insan baskısından, Koşullarına uyabileyim.

Mez.119: 135 Yüzün aydınlık saçsın kulunun üzerine, Kurallarını öğret bana.

Mez.119: 136 Oluk oluk yaş akıyor gözlerimden, Çünkü uymuyorlar yasana.

(SADE)

Mez.119: 137 Sen adilsin, ya RAB, Hükümlerin doğrudur.

Mez.119: 138 Buyurduğun öğütler doğru Ve tam güvenilirdir.

Mez.119: 139 Gayretim beni tüketti, Çünkü düşmanlarım unuttu senin sözlerini.

Mez.119: 140 Sözün çok güvenilirdir, Kulun onu sever.

Mez.119: 141 Önemsiz ve horlanan biriyim ben, Ama koşullarını unutmuyorum.

Mez.119: 142 Adaletin sonsuza dek doğrudur, Yasan gerçektir.

Mez.119: 143 Sıkıntıya, darlığa düştüm, Ama buyrukların benim zevkimdir.

Mez.119: 144 Öğütlerin sonsuza dek doğrudur; Bana akıl ver ki, yaşayayım.

(KOF)

Mez.119: 145 Bütün yüreğimle haykırıyorum, Yanıtla beni, ya RAB! Senin kurallarına uyacağım.

Mez.119: 146 Sana sesleniyorum, Kurtar beni, Öğütlerine uyayım.

Mez.119: 147 Gün doğmadan kalkıp yardım dilerim, Senin sözüne umut bağladım.

Mez.119: 148 Verdiğin söz üzerinde düşüneyim diye, Gece boyunca uyku girmiyor gözüme.

Mez.119: 149 Sevgin uyarınca sesime kulak ver, Hükümlerin uyarınca, ya RAB, yaşam ver bana!

Mez.119: 150 Yaklaşıyor kötülük ardınca koşanlar, Yasandan uzaklaşıyorlar.

Mez.119: 151 Oysa sen yakınsın, ya RAB, Bütün buyrukların gerçektir.

Mez.119: 152 Çoktan beri anladım Öğütlerini sonsuza dek verdiğini.

(REŞ)

Mez.119: 153 Çektiğim sıkıntıyı gör, kurtar beni, Çünkü yasanı unutmadım.

Mez.119: 154 Davamı savun, özgür kıl beni, Sözün uyarınca koru canımı.

Mez.119: 155 Kurtuluş kötülerden uzaktır, Çünkü senin kurallarına yönelmiyorlar.

Mez.119: 156 Çok sevecensin, ya RAB, Hükümlerin uyarınca koru canımı.

Mez.119: 157 Bana zulmedenler, düşmanlarım çok, Yine de sapmadım senin öğütlerinden.

Mez.119: 158 Tiksinerek bakıyorum hainlere, Çünkü uymuyorlar senin sözüne.

Mez.119: 159 Bak, ne kadar seviyorum koşullarını, Sevgin uyarınca, ya RAB, koru canımı.

Mez.119: 160 Sözlerinin temeli gerçektir, Doğru hükümlerinin tümü sonsuza dek sürecektir.

(SİN ve ŞİN)

Mez.119: 161 Yok yere zulmediyor bana önderler, Oysa yüreğim senin sözünle titrer.

Mez.119: 162 Ganimet bulan biri gibi Verdiğin sözlerde sevinç bulurum.

Mez.119: 163 Tiksinir, iğrenirim yalandan, Ama senin yasanı severim.

Mez.119: 164 Doğru hükümlerin için Seni günde yedi kez överim.

Mez.119: 165 Yasanı sevenler büyük esenlik bulur, Hiçbir şey sendeletmez onları.

Mez.119: 166 Ya RAB, kurtarışına umut bağlar, Buyruklarını yerine getiririm.

Mez.119: 167 Öğütlerine candan uyar, Onları çok severim.

Mez.119: 168 Öğütlerini, koşullarını uygularım, Çünkü bütün davranışlarımı görürsün sen.

(TAV)

Mez.119: 169 Feryadım sana erişsin, ya RAB, Sözün uyarınca akıl ver bana!

Mez.119: 170 Yalvarışım sana ulaşsın;Verdiğin söz uyarınca kurtar beni!

Mez.119: 171 Dudaklarımdan övgüler aksın, Çünkü bana kurallarını öğretiyorsun.

Mez.119: 172 Dilimde sözün ezgilere dönüşsün, Çünkü bütün buyrukların doğrudur.

Mez.119: 173 Elin bana yardıma hazır olsun, Çünkü senin koşullarını seçtim ben.

Mez.119: 174 Kurtarışını özlüyorum, ya RAB, Yasan zevk kaynağımdır.

Mez.119: 175 Beni yaşat ki, sana övgüler sunayım, Hükümlerin bana yardımcı olsun.

Mez.119: 176 Kaybolmuş koyun gibi avare dolaşıyordum; Kulunu ara, Çünkü buyruklarını unutmadım ben.

120. MezmurHac ilahisi*fç*

BÖLÜM 120

Mez.120: 1 Sıkıntıya düşünce RAB'be seslendim; Yanıtladı beni.

Mez.120: 2 Ya RAB, kurtar canımı yalancı dudaklardan, Aldatıcı dillerden!D Not "Hac İlahisi": Fısıh, Hasat, Çardak bayramlarını kutlamak için Yeruşalim'e çıkarken söylenen ezgi.

Mez.120: 3 Ey aldatıcı dil, RAB ne verecek sana, Daha ne verecek?

Mez.120: 4 Yiğidin sivri oklarıyla Retem çalısından alevli korlar!

Mez.120: 5 Vay bana, Meşek'te garip kaldım sanki, Kedar çadırları arasında oturdum.

Mez.120: 6 Fazla kaldım Barıştan nefret edenler arasında.

Mez.120: 7 Ben barış yanlısıyım, Ama söze başladığımda, Onlar savaşa kalkıyor!

121. MezmurHac ilahisi

BÖLÜM 121

Mez.121: 1 Gözlerimi dağlara kaldırıyorum, Nereden yardım gelecek?

Mez.121: 2 Yeri göğü yaratan RAB'den gelecek yardım.

Mez.121: 3 O ayaklarının kaymasına izin vermez, Seni koruyan uyuklamaz.

Mez.121: 4 İsrail'in koruyucusu ne uyur ne uyuklar.

Mez.121: 5 Senin koruyucun RAB'dir, O sağ yanında sana gölgedir.

Mez.121: 6 Gündüz güneş, Gece ay sana zarar vermez.

Mez.121: 7 RAB her kötülükten seni korur, Esirger canını.

Mez.121: 8 Şimdiden sonsuza dek RAB koruyacak gidişini, gelişini.

122. MezmurDavut'un hac ilahisi

BÖLÜM 122

Mez.122: 1 Bana: "RAB'bin evine gidelim" dendikçe Sevinirim.

Mez.122: 2 Ayaklarımız senin kapılarında, Ey Yeruşalim!

Mez.122: 3 Bitişik nizamda kurulmuş bir kenttir Yeruşalim!

Mez.122: 4 Oymaklar çıkar oraya, RAB'bin oymakları, İsrail'e verilen öğüt uyarınca, RAB'bin adına şükretmek için.

Mez.122: 5 Çünkü orada yargı tahtları, Davut soyunun tahtları kurulmuştur.

Mez.122: 6 Esenlik dileyin Yeruşalim'e: "Huzur bulsun seni sevenler!

Mez.122: 7 Surlarına esenlik, Saraylarına huzur egemen olsun!"

Mez.122: 8 Kardeşlerim, dostlarım için, "Esenlik olsun sana!" derim.

Mez.122: 9 Tanrımız RAB'bin evi için İyilik dilerim sana.

123. MezmurHac ilahisi

BÖLÜM 123

Mez.123: 1 Gözlerimi sana kaldırıyorum, Ey göklerde taht kuran!

Mez.123: 2 Nasıl kulların gözleri efendilerinin, Hizmetçinin gözleri hanımının eline bakarsa, Bizim gözlerimiz de RAB Tanrımız'a öyle bakar, O bize acıyıncaya dek.

Mez.123: 3 Acı bize, ya RAB, acı; Gördüğümüz hakaret yeter de artar.

Mez.123: 4 Rahat yaşayanların alayları, Küstahların hakareti Canımıza yetti.

124. MezmurDavut'un hac ilahisi

BÖLÜM 124

Mez.124: 1 RAB bizden yana olmasaydı, Desin şimdi İsrail:

Mez.124: 2 RAB bizden yana olmasaydı, İnsanlar bize saldırdığında,

Mez.124: 3 Diri diri yutarlardı bizi, Öfkeleri bize karşı alevlenince.

Mez.124: 4 Sular silip süpürürdü bizleri, Seller geçerdi üzerimizden.

Mez.124: 5 Kabaran sular Aşardı başımızdan.

Mez.124: 6 Övgüler olsun Bizi onların ağzına yem etmeyen RAB'be!

Mez.124: 7 Bir kuş gibi Kurtuldu canımız avcının tuzağından, Kırıldı tuzak, kurtulduk.

Mez.124: 8 Yeri göğü yaratan RAB'bin adı yardımcımızdır.

125. MezmurHac ilahisi

BÖLÜM 125

Mez.125: 1 RAB'be güvenenler Siyon Dağı'na benzer, Sarsılmaz, sonsuza dek durur.

Mez.125: 2 Dağlar Yeruşalim'i nasıl kuşatmışsa, RAB de halkını öyle kuşatmıştır, Şimdiden sonsuza dek.

Mez.125: 3 Kalmayacak kötülerin asası, Doğruların payına düşen toprakta, Yoksa doğrular haksızlığa el uzatabilir.

Mez.125: 4 İyilik et, ya RAB, İyilere, yüreği temiz olanlara.

Mez.125: 5 Ama kendi halkından eğri yollara sapanları, RAB kötü uluslarla birlikte kovacak. İsrail'e esenlik olsun!

126. MezmurHac ilahisi

BÖLÜM 126

Mez.126: 1 RAB sürgünleri Siyon'a geri getirince*fd*, Rüya gibi geldi bize.D Not 126:1 "RAB sürgünleri Siyon'a geri getirince" ya da "RAB Siyon'u eski gönencine kavuşturunca".

Mez.126: 2 Ağzımız gülüşlerle, Dilimiz sevinç çığlıklarıyla doldu. "RAB onlar için büyük işler yaptı" Diye konuşuldu uluslar arasında.

Mez.126: 3 RAB bizim için büyük işler yaptı, Sevinç doldu içimiz.

Mez.126: 4 Ya RAB, eski gönencimize kavuştur bizi, Negev'de suya kavuşan vadiler gibi.

Mez.126: 5 Gözyaşları içinde ekenler, Sevinç çığlıklarıyla biçecek;

Mez.126: 6 Ağlayarak tohum çuvalını taşıyıp dolaşan, Sevinç çığlıkları atarak demetlerle dönecek.

127. MezmurSüleyman'ın hac ilahisi

BÖLÜM 127

Mez.127: 1 Evi RAB yapmazsa, Yapıcılar boşuna didinir. Kenti RAB korumazsa, Bekçi boşuna bekler.

Mez.127: 2 Boşuna erken kalkıp Geç yatıyorsunuz. Ey zahmetle kazanılan ekmeği yiyenler, RAB sevdiklerinin rahat uyumasını sağlar.

Mez.127: 3 Çocuklar RAB'bin verdiği bir armağandır, Rahmin ürünü bir ödüldür.

Mez.127: 4 Yiğidin elinde nasılsa oklar, Öyledir gençlikte doğan çocuklar.

Mez.127: 5 Ne mutlu ok kılıfı onlarla dolu insana! Kent kapısında*fe* hasımlarıyla tartışırken Utanç duymayacaklar.D Not 127:5 "Kent kapısında": Eski zamanlarda mahkeme kent kapısında yapılırdı.

128. MezmurHac ilahisi

BÖLÜM 128

Mez.128: 1 Ne mutlu RAB'den korkana, O'nun yolunda yürüyene!

Mez.128: 2 Emeğinin ürününü yiyeceksin, Mutlu ve başarılı olacaksın.

Mez.128: 3 Eşin evinde verimli bir asma gibi olacak; Çocukların zeytin filizleri gibi sofranın çevresinde.

Mez.128: 4 İşte RAB'den korkan kişi Böyle kutsanacak.

Mez.128: 5 RAB seni Siyon'dan kutsasın! Yeruşalim'in gönencini göresin, Bütün yaşamın boyunca!

Mez.128: 6 Çocuklarının çocuklarını göresin! İsrail'e esenlik olsun!

129. MezmurHac ilahisi

BÖLÜM 129

Mez.129: 1 Gençliğimden beri bana sık sık saldırdılar; Şimdi söylesin İsrail:

Mez.129: 2 "Gençliğimden beri bana sık sık saldırdılar, Ama yenemediler beni.

Mez.129: 3 Çiftçiler saban sürdüler sırtımda, Upuzun iz bıraktılar."

Mez.129: 4 Ama RAB adildir, Kesti kötülerin bağlarını.

Mez.129: 5 Siyon'dan nefret eden herkes Utanç içinde geri çekilsin.

Mez.129: 6 Damlardaki ota, Büyümeden kuruyan ota dönsünler.

Mez.129: 7 Orakçı avucunu, Demetçi kucağını dolduramaz onunla.

Mez.129: 8 Yoldan geçenler de, "RAB sizi kutsasın, RAB'bin adıyla sizi kutsarız" demezler.

130. MezmurHac ilahisi

BÖLÜM 130

Mez.130: 1 Derinliklerden sana sesleniyorum, ya RAB,

Mez.130: 2 Sesimi işit, ya Rab, Yalvarışıma iyi kulak ver!

Mez.130: 3 Ya RAB, sen suçların hesabını tutsan, Kim ayakta kalabilir, ya Rab?

Mez.130: 4 Ama sen bağışlayıcısın, Öyle ki senden korkulsun.

Mez.130: 5 RAB'bi gözlüyorum, Canım RAB'bi gözlüyor, Umut bağlıyorum O'nun sözüne.

Mez.130: 6 Sabahı gözleyenlerden, Evet, sabahı gözleyenlerden daha çok, Canım Rab'bi gözlüyor.

Mez.130: 7 Ey İsrail, RAB'be umut bağla! Çünkü RAB'de sevgi, Tam kurtuluş vardır.

Mez.130: 8 İsrail'i bütün suçlarından Fidyeyle O kurtaracaktır.

131. MezmurDavut'un hac ilahisi

BÖLÜM 131

Mez.131: 1 Ya RAB, yüreğimde gurur yok, Gözüm yükseklerde değil. Büyük işlerle, Kendimi aşan harika işlerle uğraşmıyorum.

Mez.131: 2 Tersine, ana kucağında sütten kesilmiş çocuk gibi, Kendimi yatıştırıp huzur buldum, Sütten kesilmiş çocuğa döndüm.

Mez.131: 3 Ey İsrail, RAB'be umut bağla Şimdiden sonsuza dek!

132. Mezmur(2Ta.6:41-42)Hac ilahisi

BÖLÜM 132

Mez.132: 1-2 Ya RAB, Davut'un hatırı için, Çektiği bütün zorlukları, Sana nasıl ant içtiğini, Yakup'un güçlü Tanrısı'na adak adadığını anımsa:

Mez.132: 3 "Evime gitmeyeceğim, Yatağıma uzanmayacağım,

Mez.132: 4 Gözlerime uyku girmeyecek, Göz kapaklarım kapanmayacak,

Mez.132: 5 RAB'be bir yer, Yakup'un güçlü Tanrısı'na bir konut buluncaya dek."

Mez.132: 6 Antlaşma Sandığı'nın* Efrata'da olduğunu duyduk, Onu Yaar kırlarında bulduk.

Mez.132: 7 "RAB'bin konutuna gidelim, Ayağının taburesi önünde tapınalım" dedik.

Mez.132: 8 Çık, ya RAB, yaşayacağın yere, Gücünü simgeleyen sandıkla birlikte.

Mez.132: 9 Kâhinlerin doğruluğu kuşansın, Sadık kulların sevinç çığlıkları atsın.

Mez.132: 10 Kulun Davut'un hatırı için, Meshettiğin* krala yüz çevirme.

Mez.132: 11 RAB Davut'a kesin ant içti, Andından dönmez: "Senin soyundan birini tahtına oturtacağım.

Mez.132: 12 Eğer oğulların antlaşmama, Vereceğim öğütlere uyarlarsa, Onların oğulları da sonsuza dek Senin tahtına oturacak."

Mez.132: 13 Çünkü RAB Siyon'u seçti, Onu konut edinmek istedi.

Mez.132: 14 "Sonsuza dek yaşayacağım yer budur" dedi, "Burada oturacağım, çünkü bunu kendim istedim.

Mez.132: 15 Çok bereketli kılacağım erzağını, Yiyecekle doyuracağım yoksullarını.

Mez.132: 16 Kurtuluşla donatacağım kâhinlerini; Hep sevinç ezgileri söyleyecek sadık kulları.

Mez.132: 17 Burada Davut soyundan güçlü bir kral çıkaracağım, Meshettiğim kralın soyunu Işık olarak sürdüreceğim.

Mez.132: 18 Düşmanlarını utanca bürüyeceğim, Ama onun başındaki taç parıldayacak."

133. MezmurDavut'un hac ilahisi

BÖLÜM 133

Mez.133: 1 Ne iyi, ne güzeldir, Birlik içinde kardeşçe yaşamak!

Mez.133: 2 Başa sürülen değerli yağ gibi, Sakaldan, Harun'un sakalından Kaftanının yakasına dek inen yağ gibi.

Mez.133: 3 Hermon Dağı'na yağan çiy Siyon dağlarına yağıyor sanki. Çünkü RAB orada bereketi, Sonsuz yaşamı buyurdu.

134. MezmurHac ilahisi

BÖLÜM 134

Mez.134: 1 Ey sizler, RAB'bin bütün kulları, RAB'bin Tapınağı'nda gece hizmet edenler, O'na övgüler sunun!

Mez.134: 2 Ellerinizi kutsal yere doğru kaldırıp RAB'be övgüler sunun!

Mez.134: 3 Yeri göğü yaratan RAB kutsasın sizi Siyon'dan.

135. Mezmur(Mez.115: 4-11)

BÖLÜM 135

Mez.135: 1-2 RAB'be övgüler sunun! RAB'bin adına övgüler sunun, Ey RAB'bin kulları! Ey sizler, RAB'bin Tapınağı'nda, Tanrımız'ın Tapınağı'nın avlularında hizmet edenler, Övgüler sunun!

Mez.135: 3 RAB'be övgüler sunun, Çünkü RAB iyidir. Adını ilahilerle övün, Çünkü hoştur bu.

Mez.135: 4 RAB kendine Yakup soyunu, Öz halkı olarak İsrail'i seçti.

Mez.135: 5 Biliyorum, RAB büyüktür, Rabbimiz bütün ilahlardan üstündür.

Mez.135: 6 RAB ne isterse yapar, Göklerde, yeryüzünde, Denizlerde, bütün derinliklerde.

Mez.135: 7 Yeryüzünün dört bucağından bulutlar yükseltir, Yağmur için şimşek çaktırır, Ambarlarından rüzgar estirir.

Mez.135: 8 İnsanlardan hayvanlara dek Mısır'da ilk doğanları öldürdü.

Mez.135: 9 Ey Mısır, senin orta yerinde, Firavunla bütün görevlilerine Belirtiler, şaşılası işler gösterdi.

Mez.135: 10 Birçok ulusu bozguna uğrattı, Güçlü kralları öldürdü:

Mez.135: 11 Amorlu kral Sihon'u, Başan Kralı Og'u, Bütün Kenan krallarını.

Mez.135: 12 Topraklarını mülk, Evet, mülk olarak halkı İsrail'e verdi.

Mez.135: 13 Ya RAB, adın sonsuza dek sürecek, Bütün kuşaklar seni anacak.

Mez.135: 14 RAB halkını haklı çıkarır, Kullarına acır.

Mez.135: 15 Ulusların putları altın ve gümüşten yapılmış, İnsan elinin eseridir.

Mez.135: 16 Ağızları var, konuşmazlar, Gözleri var, görmezler,

Mez.135: 17 Kulakları var, duymazlar, Soluk alıp vermezler.

Mez.135: 18 Onları yapan, onlara güvenen herkes Onlar gibi olacak!

Mez.135: 19 Ey İsrail halkı, RAB'be övgüler sun! Ey Harun soyu, RAB'be övgüler sun!

Mez.135: 20 Ey Levi soyu, RAB'be övgüler sun! RAB'be övgüler sunun, ey RAB'den korkanlar!

Mez.135: 21 Yeruşalim'de oturan RAB'be Siyon'dan övgüler sunulsun! RAB'be övgüler sunun!

136. Mezmur

BÖLÜM 136

Mez.136: 1 Şükredin RAB'be, çünkü O iyidir,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 2 Şükredin tanrılar Tanrısı'na,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 3 Şükredin rabler Rabbi'ne,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 4 Büyük harikalar yapan tek varlığa,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 5 Gökleri bilgece yaratana,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 6 Yeri sular üzerine yayana,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 7 Büyük ışıklar yaratana,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 8 Gündüze egemen olsun diye güneşi,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 9 Geceye egemen olsun diye ayı ve yıldızları yaratana,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 10 Mısır'da ilk doğanları öldürene,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 11-12 Güçlü eli, kudretli koluylaSevgisi sonsuzdur;İsrail'i Mısır'dan çıkarana,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 13 Kızıldeniz'i* ikiye bölene,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 14 İsrail'i ortasından geçirene,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 15 Firavunla ordusunu Kızıldeniz'e dökene,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 16 Kendi halkını çölde yürütene,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 17 Büyük kralları vurana,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 18 Güçlü kralları öldürene,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 19 Amorlu kral Sihon'u,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 20 Başan Kralı Og'u öldürene,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 21-22 Topraklarını mülk olarak,Sevgisi sonsuzdur; Kulu İsrail'e mülk verene,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 23 Düşkün günlerimizde bizi anımsayana,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 24 Düşmanlarımızdan bizi kurtarana,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 25 Bütün canlılara yiyecek verene,Sevgisi sonsuzdur;

Mez.136: 26 Şükredin Göklerin Tanrısı'na,Sevgisi sonsuzdur.

137. Mezmur

BÖLÜM 137

Mez.137: 1 Babil ırmakları kıyısında oturup Siyon'u andıkça ağladık;

Mez.137: 2 Çevredeki kavaklara Lirlerimizi astık.

Mez.137: 3 Çünkü orada bizi tutsak edenler bizden ezgiler, Bize zulmedenler bizden şenlik istiyor, "Siyon ezgilerinden birini okuyun bize!" diyorlardı.

Mez.137: 4 Nasıl okuyabiliriz RAB'bin ezgisini El toprağında?

Mez.137: 5 Ey Yeruşalim, seni unutursam, Sağ elim kurusun.

Mez.137: 6 Seni anmaz, Yeruşalim'i en büyük sevincimden üstün tutmazsam, Dilim damağıma yapışsın!

Mez.137: 7 Yeruşalim'in düştüğü gün, "Yıkın onu, yıkın temellerine kadar!" Diyen Edomlular'ın tavrını anımsa, ya RAB.

Mez.137: 8 Ey sen, yıkılası Babil kızı, Bize yaptıklarını Sana ödetecek olana ne mutlu!

Mez.137: 9 Ne mutlu senin yavrularını tutup Kayalarda parçalayacak insana!

138. MezmurDavut'un mezmuru

BÖLÜM 138

Mez.138: 1 Bütün yüreğimle sana şükrederim, ya RAB, İlahlar önünde seni ilahilerle överim.

Mez.138: 2 Kutsal tapınağına doğru eğilir, Adına şükrederim, Sevgin, sadakatin için. Çünkü adını ve sözünü her şeyden üstün tuttun.

Mez.138: 3 Seslendiğim gün bana yanıt verdin, İçime güç koydun, beni yüreklendirdin.

Mez.138: 4 Şükretsin sana, ya RAB, yeryüzü krallarının tümü, Çünkü ağzından çıkan sözleri işittiler.

Mez.138: 5 Yaptığın işleri ezgilerle övsünler, ya RAB, Çünkü çok yücesin.

Mez.138: 6 RAB yüksekse de, Alçakgönüllüleri gözetir, Küstahları uzaktan tanır.

Mez.138: 7 Sıkıntıya düşersem, canımı korur, Düşmanlarımın öfkesine karşı el kaldırırsın, Sağ elin beni kurtarır.

Mez.138: 8 Ya RAB, her şeyi yaparsın benim için. Sevgin sonsuzdur, ya RAB, Elinin eserini bırakma!

139. MezmurMüzik şefi için - Davut'un mezmuru

BÖLÜM 139

Mez.139: 1 Ya RAB, sınayıp tanıdın beni.

Mez.139: 2 Oturup kalkışımı bilirsin, Niyetimi uzaktan anlarsın.

Mez.139: 3 Gittiğim yolu, yattığım yeri inceden inceye elersin, Bütün yaptıklarımdan haberin var.

Mez.139: 4 Daha sözü ağzıma almadan, Söyleyeceğim her şeyi bilirsin, ya RAB.

Mez.139: 5 Beni çepeçevre kuşattın, Elini üzerime koydun.

Mez.139: 6 Kaldıramam böylesi bir bilgiyi, Başa çıkamam, erişemem.

Mez.139: 7 Nereye gidebilirim senin Ruhun'dan, Nereye kaçabilirim huzurundan?

Mez.139: 8 Göklere çıksam, oradasın, Ölüler diyarına yatak sersem, yine oradasın.

Mez.139: 9 Seherin kanatlarını alıp uçsam, Denizin ötesine konsam,

Mez.139: 10 Orada bile elin yol gösterir bana, Sağ elin tutar beni.

Mez.139: 11 Desem ki, "Karanlık beni kaplasın, Çevremdeki aydınlık geceye dönsün."

Mez.139: 12 Karanlık bile karanlık sayılmaz senin için, Gece, gündüz gibi ışıldar, Karanlıkla aydınlık birdir senin için.

Mez.139: 13 İç varlığımı sen yarattın, Annemin rahminde beni sen ördün.

Mez.139: 14 Sana övgüler sunarım, Çünkü müthiş ve harika yaratılmışım. Ne harika işlerin var! Bunu çok iyi bilirim.

Mez.139: 15 Gizli yerde yaratıldığımda, Yerin derinliklerinde örüldüğümde, Bedenim senden gizli değildi.

Mez.139: 16 Henüz döl yatağındayken gözlerin gördü beni; Bana ayrılan günlerin hiçbiri gelmeden, Hepsi senin kitabına yazılmıştı.

Mez.139: 17 Hakkımdaki düşüncelerin ne değerli, ey Tanrı, Sayıları ne çok!

Mez.139: 18 Kum tanelerinden fazladır saymaya kalksam. Uyanıyorum, hâlâ seninleyim.

Mez.139: 19 Ey Tanrı, keşke kötüleri öldürsen! Ey eli kanlı insanlar, uzaklaşın benden!

Mez.139: 20 Çünkü senin için kötü konuşuyorlar, Adını kötüye kullanıyor düşmanların.

Mez.139: 21 Ya RAB, nasıl tiksinmem senden tiksinenlerden? Nasıl iğrenmem sana başkaldıranlardan?

Mez.139: 22 Onlardan tümüyle nefret ediyor, Onları düşman sayıyorum.

Mez.139: 23 Ey Tanrı, yokla beni, tanı yüreğimi, Sına beni, öğren kaygılarımı.

Mez.139: 24 Bak, seni gücendiren bir yönüm var mı, Öncülük et bana sonsuz yaşam yolunda!

140. MezmurMüzik şefi için - Davut'un mezmuru

BÖLÜM 140

Mez.140: 1 Ya RAB, kurtar beni kötü insandan, Koru beni zorbadan.

Mez.140: 2 Onlar yüreklerinde kötülük tasarlar, Savaşı sürekli körükler,

Mez.140: 3 Yılan gibi dillerini bilerler, Engerek zehiri var dudaklarının altında. *

Mez.140: 4 Ya RAB, sakın beni kötünün elinden, Koru beni zorbadan; Bana çelme takmayı tasarlıyorlar.

Mez.140: 5 Küstahlar benim için tuzak kurdu, Haydutlar ağ gerdi; Yol kenarına kapan koydular benim için.

Mez.140: 6 Sana diyorum, ya RAB: "Tanrım sensin." Yalvarışıma kulak ver, ya RAB.

Mez.140: 7 Ey Egemen RAB, güçlü kurtarıcım, Savaş gününde başımı korudun.

Mez.140: 8 Kötülerin dileklerini yerine getirme, ya RAB, Tasarılarını ileri götürme! Yoksa gurura kapılırlar.

Mez.140: 9 Beni kuşatanların başını, Dudaklarından dökülen fesat kaplasın.

Mez.140: 10 Kızgın korlar yağsın üzerlerine! Ateşe, dipsiz çukurlara atılsınlar, Bir daha kalkamasınlar.

Mez.140: 11 İftiracılara ülkede hayat kalmasın, Felaket zorbaları amansızca avlasın.

Mez.140: 12 Biliyorum, RAB mazlumun davasını savunur, Yoksulları haklı çıkarır.

Mez.140: 13 Kuşkusuz doğrular senin adına şükredecek, Dürüstler senin huzurunda oturacak.

141. MezmurDavut'un mezmuru

BÖLÜM 141

Mez.141: 1 Seni çağırıyorum, ya RAB, yardımıma koş! Sana yakarınca sesime kulak ver!

Mez.141: 2 Duam önünde yükselen buhur gibi, El açışım akşam sunusu gibi kabul görsün!

Mez.141: 3 Ya RAB, ağzıma bekçi koy, Dudaklarımın kapısını koru!

Mez.141: 4 Yüreğim kötülüğe eğilim göstermesin, Suç işleyenlerin fesadına bulaşmayayım; Onların nefis yemeklerini tatmayayım.

Mez.141: 5 Doğru insan bana vursa, iyilik sayılır, Azarlasa, başa sürülen yağ gibidir, Başım reddetmez onu. Çünkü duam hep kötülere karşıdır.

Mez.141: 6 Önderleri kayalardan aşağı atılınca, Dinleyecekler tatlı sözlerimi.

Mez.141: 7 Sabanla sürülüp yarılmış toprak gibi, Saçılmış kemiklerimiz ölüler diyarının ağzına.

Mez.141: 8 Ancak gözlerim sende, ey Egemen RAB, Sana sığınıyorum, beni savunmasız bırakma!

Mez.141: 9 Koru beni kurdukları tuzaktan, Suç işleyenlerin kapanlarından.

Mez.141: 10 Ben güvenlik içinde geçip giderken, Kendi ağlarına düşsün kötüler.

142. MezmurDavut'un Maskili - Mağaradayken ettiği dua

BÖLÜM 142

Mez.142: 1 Yüksek sesle yakarıyorum RAB'be, Yüksek sesle RAB'be yalvarıyorum.

Mez.142: 2 Önüne döküyorum yakınmalarımı, Önünde anlatıyorum sıkıntılarımı.

Mez.142: 3 Bunalıma düştüğümde, Gideceğim yolu sen bilirsin. Tuzak kurdular yürüdüğüm yola.

Mez.142: 4 Sağıma bak da gör, Kimse saymıyor beni, Sığınacak yerim kalmadı, Kimse aramıyor beni.

Mez.142: 5 Sana haykırıyorum, ya RAB: "Sığınağım, Yaşadığımız bu dünyada nasibim sensin" diyorum.

Mez.142: 6 Haykırışıma kulak ver, Çünkü çok çaresizim; Kurtar beni ardıma düşenlerden, Çünkü benden güçlüler.

Mez.142: 7 Çıkar beni zindandan, Adına şükredeyim. O zaman doğrular çevremi saracak, Bana iyilik ettiğin için.

143. MezmurDavut'un mezmuru

BÖLÜM 143

Mez.143: 1 Duamı işit, ya RAB, Yalvarışlarıma kulak ver! Sadakatinle, doğruluğunla yanıtla beni!

Mez.143: 2 Kulunla yargıya girme, Çünkü hiçbir canlı senin karşında aklanmaz.

Mez.143: 3 Düşman beni kovalıyor, Ezip yere seriyor. Çoktan ölmüş olanlar gibi, Beni karanlıklarda oturtuyor.

Mez.143: 4 Bu yüzden bunalıma düştüm, Yüreğim perişan.

Mez.143: 5 Geçmiş günleri anıyor, Bütün yaptıklarını derin derin düşünüyor, Ellerinin işine bakıp dalıyorum.

Mez.143: 6 Ellerimi sana açıyorum, Canım kurak toprak gibi sana susamış. *

Mez.143: 7 Çabuk yanıtla beni, ya RAB, Tükeniyorum. Çevirme benden yüzünü, Yoksa ölüm çukuruna inen ölülere dönerim.

Mez.143: 8 Sabahları duyur bana sevgini, Çünkü sana güveniyorum; Bana gideceğim yolu bildir, Çünkü duam sanadır.

Mez.143: 9 Düşmanlarımdan kurtar beni, ya RAB; Sana sığınıyorum.

Mez.143: 10 Bana istemini yapmayı öğret, Çünkü Tanrım'sın benim. Senin iyi Ruhun Düz yolda bana öncülük etsin!

Mez.143: 11 Ya RAB, adın uğruna yaşam ver bana, Doğruluğunla kurtar beni sıkıntıdan.

Mez.143: 12 Sevginden ötürü, Öldür düşmanlarımı, Yok et bütün hasımlarımı, Çünkü senin kulunum ben.

144. MezmurDavut'un mezmuru

BÖLÜM 144

Mez.144: 1 Ellerime vuruşmayı, Parmaklarıma savaşmayı öğreten Kayam RAB'be övgüler olsun!

Mez.144: 2 O'dur benim vefalı dostum, kalem, Kurtarıcım, kulem, Kalkanım, O'na sığınırım; O'dur halkları bana boyun eğdiren!

Mez.144: 3 Ya RAB, insan ne ki, onu gözetesin, İnsan soyu ne ki, onu düşünesin?

Mez.144: 4 İnsan bir soluğu andırır, Günleri geçici bir gölge gibidir.

Mez.144: 5 Ya RAB, gökleri yar, aşağıya in, Dokun dağlara, tütsünler.

Mez.144: 6 Şimşek çaktır, dağıt düşmanı, Savur oklarını, şaşkına çevir onları.

Mez.144: 7 Yukarıdan elini uzat, kurtar beni; Çıkar derin sulardan, Al eloğlunun elinden.

Mez.144: 8 Onların ağzı yalan saçar, Sağ ellerini kaldırır, yalan yere ant içerler.

Mez.144: 9 Ey Tanrı, sana yeni bir ezgi söyleyeyim, Seni on telli çenkle, ilahilerle öveyim.

Mez.144: 10 Sensin kralları zafere ulaştıran, Kulun Davut'u kötülük kılıcından kurtaran.

Mez.144: 11 Kurtar beni, özgür kıl Eloğlunun elinden. Onların ağzı yalan saçar, Sağ ellerini kaldırır, yalan yere ant içerler.

Mez.144: 12 O zaman gençliğinde Sağlıklı yetişen fidan gibi olacak oğullarımız, Sarayın oymalı sütunları gibi olacak kızlarımız.

Mez.144: 13 Her türlü ürünle dolup taşacak ambarlarımız; Binlerce, on binlerce yavrulayacak Çayırlarda davarlarımız.

Mez.144: 14 Semiz olacak sığırlarımız; Surlarımıza gedik açılmayacak, İnsanlarımız sürgün edilmeyecek, Meydanlarımızda feryat duyulmayacak!

Mez.144: 15 Ne mutlu bunlara sahip olan halka! Ne mutlu Tanrısı RAB olan halka!

145. MezmurDavut'un övgü ilahisi

BÖLÜM 145

Mez.145: 1 Ey Tanrım, ey Kral, seni yücelteceğim, Adını sonsuza dek öveceğim.

Mez.145: 2 Seni her gün övecek, Adını sonsuza dek yücelteceğim.

Mez.145: 3 RAB büyüktür, yalnız O övgüye yaraşıktır, Akıl ermez büyüklüğüne.

Mez.145: 4 Yaptıkların kuşaktan kuşağa şükranla anılacak, Güçlü işlerin duyurulacak.

Mez.145: 5 Düşüneceğim harika işlerini, İnsanlar büyüklüğünü, yüce görkemini konuşacak.

Mez.145: 6 Yaptığın müthiş işlerin gücünden söz edecekler, Ben de senin büyüklüğünü duyuracağım.

Mez.145: 7 Eşsiz iyiliğinin anılarını kutlayacak, Sevinç ezgileriyle övecekler doğruluğunu.

Mez.145: 8 RAB lütufkâr ve sevecendir, Tez öfkelenmez, sevgisi engindir.

Mez.145: 9 RAB herkese iyi davranır, Sevecenliği bütün yapıtlarını kapsar.

Mez.145: 10 Bütün yapıtların sana şükreder, ya RAB, Sadık kulların sana övgüler sunar.

Mez.145: 11 Krallığının yüceliğini anlatır, Kudretini konuşur;

Mez.145: 12 Herkes senin gücünü, Krallığının yüce görkemini bilsin diye.

Mez.145: 13 Senin krallığın ebedi krallıktır, Egemenliğin kuşaklar boyunca sürer. RAB verdiği bütün sözleri tutar, Her davranışı sadıktır.

Mez.145: 14 RAB her düşene destek olur, İki büklüm olanları doğrultur.

Mez.145: 15 Herkesin umudu sende, Onlara yiyeceklerini zamanında veren sensin.

Mez.145: 16 Elini açar, Bütün canlıları doyurursun dilediklerince.

Mez.145: 17 RAB bütün davranışlarında adil, Yaptığı bütün işlerde sevecendir.

Mez.145: 18 RAB kendisine yakaran, İçtenlikle yakaran herkese yakındır.

Mez.145: 19 Dileğini yerine getirir kendisinden korkanların, Feryatlarını işitir, onları kurtarır.

Mez.145: 20 RAB korur kendisini seven herkesi, Yok eder kötülerin hepsini.

Mez.145: 21 RAB'be övgüler sunsun ağzım! Bütün canlılar O'nun kutsal adına, Sonsuza dek övgüler dizsin.

146. Mezmur

BÖLÜM 146

Mez.146: 1 RAB'be övgüler sunun! Ey gönlüm, RAB'be övgüler sun.

Mez.146: 2 Yaşadıkça RAB'be övgüler sunacak, Var oldukça Tanrım'a ilahiler söyleyeceğim.

Mez.146: 3 Önderlere, Sizi kurtaramayacak insanlara güvenmeyin.

Mez.146: 4 O son soluğunu verince toprağa döner, O gün tasarıları da biter.

Mez.146: 5 Ne mutlu yardımcısı Yakup'un Tanrısı olan insana, Umudu Tanrısı RAB'de olana!

Mez.146: 6 Yeri göğü, Denizi ve içindeki her şeyi yaratan, Sonsuza dek sadık kalan,

Mez.146: 7 Ezilenlerin hakkını alan, Açlara yiyecek sağlayan O'dur. RAB tutsakları özgür kılar,

Mez.146: 8 Körlerin gözünü açar, İki büklüm olanları doğrultur, Doğruları sever.

Mez.146: 9 RAB garipleri korur, Öksüze, dul kadına yardım eder, Kötülerin yolunuysa saptırır.

Mez.146: 10 RAB Tanrın sonsuza dek, ey Siyon, Kuşaklar boyunca egemenlik sürecek. RAB'be övgüler sunun!

147. Mezmur

BÖLÜM 147

Mez.147: 1 RAB'be övgüler sunun! Ne güzel, ne hoş Tanrımız'ı ilahilerle övmek! O'na övgü yaraşır.

Mez.147: 2 RAB yeniden kuruyor Yeruşalim'i, Bir araya topluyor İsrail'in sürgünlerini.

Mez.147: 3 O kırık kalplileri iyileştirir, Yaralarını sarar.

Mez.147: 4 Yıldızların sayısını belirler, Her birini adıyla çağırır.

Mez.147: 5 Rabbimiz büyük ve çok güçlüdür, Sınırsızdır anlayışı.

Mez.147: 6 RAB mazlumlara yardım eder, Kötüleri yere çalar.

Mez.147: 7 RAB'be şükran ezgileri okuyun, Tanrımız'ı lirle, ilahilerle övün.

Mez.147: 8 O'dur gökleri bulutlarla kaplayan, Yeryüzüne yağmur sağlayan, Dağlarda ot bitiren.

Mez.147: 9 O yiyecek sağlar hayvanlara, Bağrışan kuzgun yavrularına.

Mez.147: 10 Ne atın gücünden zevk alır, Ne de insanın yiğitliğinden*fg* hoşlanır.D Not 147:10 "Yiğitliğinden": İbranice "Bacaklarından".

Mez.147: 11 RAB kendisinden korkanlardan, Sevgisine umut bağlayanlardan hoşlanır.

Mez.147: 12 RAB'bi yücelt, ey Yeruşalim! Tanrın'a övgüler sun, ey Siyon!

Mez.147: 13 Çünkü senin kapılarının kol demirlerine güç katar, İçindeki halkı kutsar.

Mez.147: 14 Sınırlarını esenlik içinde tutar, Seni en iyi buğdayla doyurur.

Mez.147: 15 Yeryüzüne buyruğunu gönderir, Sözü çarçabuk yayılır.

Mez.147: 16 Yapağı gibi kar yağdırır, Kırağıyı kül gibi saçar.

Mez.147: 17 Aşağıya iri iri dolu savurur, Kim dayanabilir soğuğuna?

Mez.147: 18 Buyruk verir, eritir buzları, Rüzgarını estirir, sular akmaya başlar.

Mez.147: 19 Sözünü Yakup soyuna, Kurallarını, ilkelerini İsrail'e bildirir.

Mez.147: 20 Başka hiçbir ulus için yapmadı bunu, Onlar O'nun ilkelerini bilmezler. RAB'be övgüler sunun!

148. Mezmur

BÖLÜM 148

Mez.148: 1 RAB'be övgüler sunun! Göklerden RAB'be övgüler sunun, Yücelerde O'na övgüler sunun!

Mez.148: 2 Ey bütün melekleri, O'na övgüler sunun, Övgüler sunun O'na, ey bütün göksel orduları!

Mez.148: 3 Ey güneş, ay, O'na övgüler sunun, Övgüler sunun O'na, ey ışıldayan bütün yıldızlar!

Mez.148: 4 Ey göklerin gökleri Ve göklerin üstündeki sular, O'na övgüler sunun!

Mez.148: 5 RAB'bin adına övgüler sunsunlar, Çünkü O buyruk verince, var oldular;

Mez.148: 6 Bozulmayacak bir kural koyarak, Onları sonsuza dek yerlerine oturttu.

Mez.148: 7 Yeryüzünden RAB'be övgüler sunun, Ey deniz canavarları, bütün enginler,

Mez.148: 8 Şimşek, dolu, kar, bulutlar, O'nun buyruğuna uyan fırtınalar,

Mez.148: 9 Dağlar, bütün tepeler, Meyve ağaçları, sedir ağaçları,

Mez.148: 10 Yabanıl ve evcil hayvanlar, Sürüngenler*, uçan kuşlar,

Mez.148: 11 Yeryüzünün kralları, bütün halklar, Önderler, yeryüzünün bütün yöneticileri,

Mez.148: 12 Delikanlılar, genç kızlar, Yaşlılar, çocuklar!

Mez.148: 13 RAB'bin adına övgüler sunsunlar, Çünkü yalnız O'nun adı yücedir. O'nun yüceliği yerin göğün üstündedir.

Mez.148: 14 RAB kendi halkını güçlü kıldı, Bütün sadık kullarına, Kendisine yakın olan halka, İsrailliler'e ün kazandırdı. RAB'be övgüler sunun!

149. Mezmur

BÖLÜM 149

Mez.149: 1 RAB'be övgüler sunun! RAB'be yeni bir ezgi söyleyin, Sadık kullarının toplantısında O'nu ezgilerle övün!

Mez.149: 2 İsrail Yaratıcısı'nda sevinç bulsun, Siyon halkı Kralları'yla coşsun!

Mez.149: 3 Dans ederek övgüler sunsunlar O'nun adına, Tef ve lir çalarak O'nu ilahilerle övsünler!

Mez.149: 4 Çünkü RAB halkından hoşlanır, Alçakgönüllüleri zafer tacıyla süsler.

Mez.149: 5 Bu onurla mutlu olsun sadık kulları, Sevinç ezgileri okusunlar yataklarında!

Mez.149: 6 Ağızlarında Tanrı'ya yüce övgüler, Ellerinde iki ağızlı kılıçla

Mez.149: 7 Uluslardan öç alsınlar, Halkları cezalandırsınlar,

Mez.149: 8 Krallarını zincire, Soylularını prangaya vursunlar!

Mez.149: 9 Yazılan kararı onlara uygulasınlar! Bütün sadık kulları için onurdur bu. RAB'be övgüler sunun!

150. Mezmur

BÖLÜM 150

Mez.150: 1 RAB'be övgüler sunun! Kutsal yerde Tanrı'ya övgüler sunun! Gücünü gösteren göklerde övgüler sunun O'na!

Mez.150: 2 Övgüler sunun O'na güçlü işleri için! Övgüler sunun O'na eşsiz büyüklüğüne yaraşır biçimde!

Mez.150: 3 Boru çalarak O'na övgüler sunun! Çenkle ve lirle O'na övgüler sunun!

Mez.150: 4 Tef ve dansla O'na övgüler sunun! Saz ve neyle O'na övgüler sunun!

Mez.150: 5 Zillerle O'na övgüler sunun! Çınlayan zillerle O'na övgüler sunun!

Mez.150: 6 Bütün canlı varlıklar RAB'be övgüler sunsun! RAB'be övgüler sunun!