islamiyet

Ana Sayfa Forum Din ve İnançlar islamiyet Cahiliyedeki boşanma ve İslamın getirdiği ıslahatlar

Cahiliyedeki boşanma ve İslamın getirdiği ıslahatlar

  • muhsin kilavuz
    muhsin kilavuz
    dunyadinleri.com/dakoka
    buradaydı
    Cinsiyet : Bay
    Şehir : Ankara
    Meslek :
    Giriş : 223
  • Yazan : muhsin kilavuz Tarih : Kategori : islamiyet Cevaplar : 5 Okunma : 785 Beğeniler : 0
    Cahiliyedeki boşanma ve İslamın getirdiği ıslahatlar

    İSLAMDA BOŞANMA

    Boşanma, Dünyanın her yeri ve bölgesinde yaşanması mümkün olan bir gerçektir. Boşanma, bazı durumlarda insan yaratılışının gerektirdiğin bir çıkış yoludur. Çünkü birbirleriyle geçinmeleri mümkün olmayan kadın ve kocanın birbirleriyle beraber yaşanmaya zorlanması insanın psikolojik ihtiyaçlarına tamamen aykırı bir uygulamadır.

    Kurandan önceki cahiliye döneminde boşama yetkisi tamamen kocanın elindeydi. Koca hanımını dilediği sebeple boşar, kadının yeni bir evlilik yapmak için gerekli iddet süresini beklemeden geri dönebilirdi. Kadının bu boşamaya itiraz hakkı olmadığı gibi kocanın kendisine geri dönmesine engel olması da mümkün değildi. Bazı erkekler hanımına eziyet etmek için boşuyor, iddeti bitmeden tekrar geri dönüp onun başkasıyla evlenmesine engel oluyordu . Kuran getirdiği hükümlerle erkeğin boşama veya boşamama yoluyla eşine zarar vermesinin tamamen önüne geçiyordu.

    Kuran Bunun dışında Kadına da belli durumlarda boşanma yetkisi veriyor. Bazı çevrelerce dile getirilen Kuranda boşanma erkeğe aittir erkeğin hiçbir hakkı yoktur ifadesi ise tamamen cahilane veya maksatlı bir ifadedir. Yanlıştır. Bu konuyu aşağıda detaylıca ele alınınca görülecektir ki bu idda tamamen uydurma ve yanlıştır.

    CAHİLİYE DÖNEMİNDEKİ BOŞANMA TÜRLERİ ve KURANIN GETİRDİĞİ YENİLEYİCİ HÜKÜMLERİ

    1-GELENEKSEL TALAK-HULLE: Bu boşanma türüne göre cahiliye döneminde erkeğin karısını boşama sayısı hususunda kabileler arasında farklı uygulamalar olduğu anlaşılmaktadır. Bazı kabilelerde sınırlama mevcut olmayıp erkek eşini dilediği sayıda boşayabilir; sonra iddeti içinde geri alabilirdi. Bu uygulama Kuranla kaldırılmış olup iki defa döndükten sonra üçüncü boşama mutlak ayrılma (talak-ı bain) kabul edilmiştir: (Dönüş yapılabilecek) boşama iki defadır. Sonrası, ya iyilikle geçinmek, ya da güzellikle bırakmaktır. (Evlilikte) tarafların Allah'ın belirlediği ölçüleri koruyamama endişeleri dışında kadınlara verdiklerinizden (boşanma esnasında) bir şeyi geri almanız, sizin için helâl olmaz. Eğer onlar Allah'ın belirlediği ölçüleri gözetmeyecekler diye endişe ederseniz, o zaman kadının (boşanmak için) bedel vermesinde ikisine de günah yoktur. Bunlar Allah'ın koyduğu sınırlardır. Sakın bunları aşmayın. Allah'ın koyduğu sınırları kim aşarsa, onlar zalimlerin ta kendileridir.

    Eğer erkek karısını (üçüncü defa) boşarsa, kadın, onun dışında bir başka kocayla nikâhlanmadıkça ona helâl olmaz. (Bu koca da) onu boşadığı takdirde, onlar (kadın ile ilk kocası) Allah'ın koyduğu ölçüleri gözetebileceklerine inanıyorlarsa tekrar birbirlerine dönüp evlenmelerinde bir günah yoktur. İşte bunlar Allah'ın, anlayan bir toplum için açıkladığı ölçüleridir.(Bakara 229-230)

    İmza

    kindi@mynet.com

Kesin boşama gerçekleştikten sonra kişinin eski ka…

  • muhsin kilavuz
    muhsin kilavuz
    dunyadinleri.com/dakoka
    buradaydı
    Cinsiyet : Bay
    Şehir : Ankara
    Meslek :
    Giriş : 223
  • Yazan : muhsin kilavuz Tarih : Beğeniler : 0
    Kesin boşama gerçekleştikten sonra kişinin eski karısıyla tekrar evlenebilmesi için kadının başka bir erkekle evlilik yapıp ondan normal şekilde boşanması ya da dul kalması gerekir. Cahiliye döneminde bunun için bir yol bulunmuştu. Hulle yapmak suretiyle kadın eski kocasına dönüyordu. Hulle karı koca boşandıktan sonra tekrar birlikte olmak isterlerse kadın başka biriyle anlaşmalı gösterişli bir evlilik yapıyor.Bu evlilik hileli muvazalı bir evlilikti. Yeni kocası eşini boşuyor ve kadın tekrar eski eşine dönebiliyordu. İslam bu Hulle uygulamasını kaldırmıştır. Hz.Muhammed kendisi için Hulle yapılan kişinin Allahın lanetine uğrayan insanlar olduğu ilan edilmiştir.(Ebu Davud,Nikah,15;Tirmizi,Nikah,28;Nesai,Talak,13)
    İslam cahiliye örfündeki boşama ile ilgili büyük ölçüde ibka etmiştir. Gerçekleştirdiği en büyük hüküm İddet süresini getirmek olmuştur. Yani koca karısını 3 kez art arda boşayamamaktadır. Kişi eşini 3 kere boşayabilmesi için her ay kadınların özel dönemi olan dönemi beklemelidir. Her özel dönemi sonrası için bir kere boşayabilmektedir(Ahsen Talak hadislerde geçmektedir).3. özel halinden sonra boşayınca boşanma gerçekleşmiş olmaktadır. Böylece boşanma 3 ay sonra gerçekleşmiş olmaktadır. İslamın bu hükmü ibka yolunda getirdiği diğer bir düzenleme ise bayanların özel dönemi olan aybaşı hali sırasında boşamamasıdır. Özel dönem bitip kadın temizlendikten sonra boşayabilir. Ey peygamber! Kadınları boşamak istediğinizde, onları iddetlerini dikkate alarak (temizlik hâlinde) boşayın ve iddeti sayın. Rabbiniz olan Allah'a karşı gelmekten sakının. Apaçık bir hayâsızlık yapmaları dışında onları (bekleme süresince) evlerinden çıkarmayın, kendileri de çıkmasınlar. Bunlar Allah'ın sınırlarıdır. Kim Allah'ın sınırlarını aşarsa, şüphesiz kendine zulmetmiş olur. Bilemezsin, olur ki Allah, sonra yeni bir durum ortaya çıkarır(Talak-1). Mukatil b.Süleyman nın naklettiğine göre bu ayet Abdullah b.ömer,Ukbe b. Amr,Tufeyl b.haris,Amr b. Said gibi bazı muhacirlerin iddete riayet etmeden karılarını boşamalrı ve şahitsiz olarak onlara tekrar geri dönmeleri sebebiyle olmuştur. Ayrıca meşhur bir hadisteki bilgiye göre İbn Ömer karısını hayızlı iken boşamış fakat Hz.Peygamber bu boşamayı meşru saymamış ve hanımına dönmesi ve onu temizlik dönemi içinde boşaması gerektiğini bildirmiştir(Taberi,camiul beyan 122,123)
    Sonuç olarak;
    1-Sınırsız olan boşama şekli üçe indirilmiştir.
    2- Üç Özel dönem içinde 1 defa olmak üzere boşama olacak
    3-Hayızlı iken boşamayacaktır,
    İslamın ibka yoluyla bu boşamaya getirdiği sistem bu şekilde. Peki İslam bu sistemi getirmekle neyi amaçlamıştır? Erkek bu boşama sistemi ile acele karar verememiş oluyor erkeğin düşünmesine fırsat tanıyor. Gerçekleşen 3 boşama dönemi 3 ayda tekrar eşine gelebiliyor. Hayız halinde iken boşama gerçekleştirmemesi de hayız halinde kişinin hanımına karısına isteksiz olması bu haldeyken psikolojik olarak boşamaya daha çabuk karar vermesinin önüne geçiliyor.
    İmza

    kindi@mynet.com

Bu boşama sisteminde hemen akla ilk gelen itiraz e…

  • muhsin kilavuz
    muhsin kilavuz
    dunyadinleri.com/dakoka
    buradaydı
    Cinsiyet : Bay
    Şehir : Ankara
    Meslek :
    Giriş : 223
  • Yazan : muhsin kilavuz Tarih : Beğeniler : 0
    Bu boşama sisteminde hemen akla ilk gelen itiraz erkeğe tek taraflı boşama hakkı vermektir. Yalnız bu aceleci bir karardır ilerleyen bölümlerde de görüleceği gibi kadınların da belli durumlarda boşanma durumu vardır. Biz konu başlığı olarak bu boşama çeşidini ele alacak olursak. Aile kurumunun oluşması, devamı veya boşanma durumunda bütün mali sorumluluklar (mehir,nafaka,mesken,boşadığında kadın ve çocukların ihtiyaçlarını karşılama, iddet süresi içinde bütün masrafları karşılama gibi) erkeğe yüklendiği için kocaya böyle bir hak verilmiştir. Kadın ise ne evlenince ne de ayrılınca karşı tarafa bir nafaka sorumluluğu bulunmamaktadır. Hukukta sorumluluklar ile haklar paralel olarak tanzim edilir kaidesi vardır.
    Evlilik kurumunu kurmak için bütün mali yükler erkeğin sırtındadır. Eğer kadın hiçbir gerekçe göstermeksizin kocasını tek taraflı boşarsa erkek mali yönden büyük bir zarara uğrayacaktır.
    2-ZIHAR YOLUYLA BOŞAMA: Cahiliye dönemindeki boşanma şekillerinden biride zıhardır. Zıhar; cahiliye döneminde kocanın,karısına kızdığında ona zarar vermek için ‘’Senin sırtın annemin sırtı gibidir.’’ Gibi sözlerle ona yaklaşmayacağını bildirmesidir. Bu adet cahiliye döneminde yaygın boşanma yöntemlerinden biridir. Bu durumda kadın artık süresiz olarak kocaya haram olduğu kabul ediliyor ve başka bir adamla da evlenemiyordu. Kuran zıharı bir boşama şekli olarak kabul etmemiştir. Kötü bir davranış ve yemin olarak kabul ederek bu kötü davranışa kefalet cezası getirmiştir. Böylece zıhar boşama şekli olmaktan çıkarıldı.
    Ensardan Evs. B.Samit karısı Havle/Huveyle bint Salebeye ‘’Sen bana annemin sırtı gibisin.’’ Havla bu olaydan sonra Hz.Peygambere gelerek durumu anlattı. Gençliğini kocası uğruna harcadığını, fakat yaşlanınca itilip kakıldığını söyledi. Hz. Peygamber bu konuda ilahi bir emir almadığını söyledi. Kadın ısrarla sıkıntısını Peygambere iletse de beklediği cevabı alamadı. Bunun üzerine Allaha dua etti kadın ve şu ayetler indi.
    Allah, kocası hakkında seninle tartışan ve Allah'a şikâyette bulunan kadının sözünü işitmiştir. Allah, sizin sürdürdüğünüz konuşmayı (zaten) işitmekteydi. Şüphesiz Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir. İçinizden kadınlarına zıhar yapanlar bilsinler ki, o kadınlar onların anaları değildir. Onların anaları ancak, kendilerini doğuran kadınlardır. Şüphesiz onlar (zıhar yaparlarken) hoş karşılanmayan ve yalan bir söz söylüyorlar. Şüphesiz Allah çok affedicidir, çok bağışlayıcıdır. Kadınlarından zıhar yaparak ayrılıp sonra da söylediklerinden dönecek olanlar, eşleriyle birbirlerine dokunmadan önce, bir köle azat etmelidirler. İşte bu hüküm ile size öğüt veriliyor. Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır. Kim (köle azat etme imkânı) bulamazsa, eşine dokunmadan önce ard arda iki ay oruç tutmalıdır. Kimin de buna gücü yetmezse altmış fakiri doyurmalıdır. Bunlar, Allah'a ve Resûlüne hakkıyla iman edesiniz, diyedir. İşte bunlar Allah'ın sınırlarıdır. Kâfirler için elem dolu bir azap vardır.(Mücadile suresi 1-4. Ayetler)
    Allah, hiçbir adamın içinde iki kalb yaratmamıştır. Kendilerine zıhar yaptığınız eşlerinizi anneleriniz kılmamıştır. Evlatlıklarınızı da öz oğullarınız kılmamıştır. Bunlar ağızlarınızla söylediğiniz mânasız sözlerden ibarettir. Allah gerçeği söyler ve doğru yola iletir.(Ahzap 4)
    Kuran zıhar yemini yoluyla kadına zarar verilmesini yasaklarken, diğer tarih ve bölgelerde benzer sebeplerle kocaların kadınlardan uzak durarak onlara zarar vermesini yasaklamış olmaktadır.

    İmza

    kindi@mynet.com

3-İLA YÖNTEMİYLE BOŞAMA: Cahiliye döneminde başka…

  • muhsin kilavuz
    muhsin kilavuz
    dunyadinleri.com/dakoka
    buradaydı
    Cinsiyet : Bay
    Şehir : Ankara
    Meslek :
    Giriş : 223
  • Yazan : muhsin kilavuz Tarih : Beğeniler : 0

    3-İLA YÖNTEMİYLE BOŞAMA: Cahiliye döneminde başka bir boşama türü de ila yolu ile boşamadır. Bu boşama yöntemine göre erkek karısına kızdığında onu bir süre terk etmek üzere yemin eder; belli bir süre boyunca yaklaşmayacağına dair yemin ederdi, bu süre bazen bir sene veya daha fazla olabilir, ömür boyu da olabilirdi bildirdiği süre dolunca bunu uzatırdı böylece kocalık görevini yapmayarak eziyet eder ve kadının başkasıyla da evlenmesine engel olurdu, bu süre zarfında aralarında evlilik ilişkisi olmazdı.
    Kuran bu adeti kaldırmak ve kadını böyle bir sıkıntıdan kurtarmak için kocasının karısı hakkında böyle bir yaklaşmama yemini yapması durumunda bu süreyi dört ayla sınırlandırmıştır. Dört ay sonunda koca hanımına dönmezse karısının boşanma hakkını kullanabileceği hükmünü getirmiştir.
    Eşlerine yaklaşmamağa yemin edenler için dört ay bekleme süresi vardır. Eğer (bu süre içinde) dönerlerse, şüphesiz Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir. Eğer (yemin edenler yeminlerinden dönmeyip kadınlarını) boşamaya karar verirlerse (ayrılırlar). Biliniz ki, Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.(Bakara suresi 226-227)

    4-LİAN YOLUYLA BOŞANMA: Cahiliye döneminde uygulaması olmayan bir boşanma türüdür. O dönemde Yahudilerde bulunan mevcut bir boşanma türüydü. Sad B.Ubade Hz. Peygambere gelerek ‘’ Ey Allahın elçisi bizden biri hanımını zina ederken görse sonra dört şahit bulamasa , bu durumu söylese zina iftirası cezası görecek mi?’’ diye sorduğunda lian ile ilgili ayetler inmiştir(Razi,Fahruddin,Mefatihul Gayb). Lian Yahudilerde vardı fakat onlar sadece kadına yemin ettiriyordu ve lanetli su gibi şeyler kullanmaktaydı. Bir koca karısının zina ettiğini iddia ediyorsa ondan dört şahit getirmesi beklenemez. Çünkü karısı hakkında zina iftirası atması onun şerefine zarar vereceği için böyle bir iftira yoluna gidemez. Bu durumda mahkeme huzurunda karşılıklı olarak yeminleşeceklerdir. Koca dört şahit yerinedört defa doğru söylediğine dair Allahı şahit tutarak yemin eder. Beşincide eğer yalan söylüyorsa Allahın lanetinin üzerine olmasını ister. Kadın da dört yemine karşı kocasının yalan söylediğine dairdört defa Allahı şahit tutarak yemin eder. Beşincide eğer kocası doğru söylüyorsa Allahın gazabının üzerine olmasını ister. Böylelikle hakim onları ayırır.
    Eşlerine zina isnat edip de kendilerinden başka şahitleri olmayanlara gelince, onların her birinin şahitliği; kendisinin doğru söyleyenlerden olduğuna dair, Allah adına dört defa yemin ederek şahitlik etmesi, beşinci defada da; eğer yalancılardan ise, Allah'ın lânetinin kendi üzerine olmasını ifade etmesiyle yerine gelir. Kocasının yalancılardan olduğuna dair Allah'ı dört defa şahit getirmesi (Allah adına yemin etmesi), beşinci defada da eğer kocası doğru söyleyenlerden ise Allah'ın gazabının kendi üzerine olmasını dilemesi, kadından cezayı kaldırır. Allah'ın size lütfu ve merhameti olmasaydı ve Allah tövbeleri kabul eden, hüküm ve hikmet sahibi olmasaydı, hâliniz nice olurdu? (Nur Suresi 6-10)

    İmza

    kindi@mynet.com

Bir kadına yapılan zina isnadı çok ağır bir ithamd…

  • muhsin kilavuz
    muhsin kilavuz
    dunyadinleri.com/dakoka
    buradaydı
    Cinsiyet : Bay
    Şehir : Ankara
    Meslek :
    Giriş : 223
  • Yazan : muhsin kilavuz Tarih : Beğeniler : 0
    Bir kadına yapılan zina isnadı çok ağır bir ithamdır. Kocanın böyle bir isnadda bulunması hem koca hem de kadın için çok zor bir durumdur. Ama her dönem ve bölgede böyle bir problemin olması imkan dahilindedir. Kadının masum olması durumunda böyle bir iddianın tersini ispat etmek çoğu zaman imkansız gibidir. İşin daha da kötüsü töhmet altında yaşayacaktır. İşte Kuran kadını böyle bir itham yükünden kurtaracak kendisinin haklı olduğunu ispat edebilecek bir çare sunmuştur. Dünyanın birçok toplumunda özellikle doğu toplumlarında kadın böyle bir zina isnadı altında kaldığı zaman koca zina ettiğini düşündüğü veya gördüğü karısını ve adamı öldürmeye kalkar. İşte Kuran böyle bir meseleyi ahirete bırakarak bu meseleyi daha kötü olmadan önlemiştir çözmüştür.
    Bu uygulama ilk defa Hilal b.Ümeyye nin karşılaştığı bir durum üzerine ortaya çıktığı nakledilir. Buna göre Hilal bir akşam tarlasından evine döndüğünde karısı Havle b. Asımı Şerik b. Selam ile zina yaparken gördü. Durumu Hz.Peygambere bildirince ‘’ Ya bunu ispat edersin ya da sırtına had vurulacaktır.’’ Dedi. Bunun üzerine Hilal ‘’ Ey Allahın elçisi bir adam karsını başka bir adamla üst üste gördüğü zaman da mı delil gerekiyor?’’ diye sordu. Resulullah ‘’ Evet, ya delil ya da sırtına sopa!’’ deyince Hilal ‘’ Seni hak ile gönderene yemin olsun ki ben doğruyum ve Allah mutlaka sırtımı sopa cezasından kurtaracak ayeti indirecektir.’’ Diye karşılık verdi. Bunun üzerine Nur süresinin 6-9 ayetleri nazil oldu.(Buhari,Talak,28;Ebu Davud.Talak,27)
    5-HUL(MUHALEA) YOLUYLA BOŞANMA: İslam da kocanın geçimsizlik yapması veya kadına eziyet etmesi durumunda eğer kadın boşanmak isterse hakime başvurarak tefrik davası açarak boşanma gerçekleştirebiliyor. Bu şu şekilde gerçekleşiyor.
    Kadın kocasından boşanmak istediğinde eğer kocası onu boşamak istemiyorsa bu durumda kadın mahkemeye başvurarak kocasına belli bir miktar tazminat ödedikten sonra boşanabilir.
    Bu hükmün uygulanması Hz. Peygamber döneminde şu şekilde olmuştur. Cemile isminde kadın eşi Sabit b.Kays tan ayrılmak istiyordu. Hz.Peygambere gelip ‘’Vallahi onun dini ve ahlakı hakkında bir kusur göremiyorum.’’ Demiş . Fakat buna rağmen boşamak istediğini söylemiş. Cemile kocasının kendisine mehir olarak verdiği bahçeyi geri vererek boşanır(Buhari,Talak,11)
    Kuranda böyle bir tazminat bedeli konulmasının sebebi kadın tarafından erkeğin zarara uğratılmasının önüne geçmek olmaktadır. Çünkü koca evlenmesi karşılığında kadına bir miktar mehir ödemiştir. Ayrıca evlenmek için düğün,nişan,nafaka ve benzeri birçok harcamalrda bulunmuştur. Bu kadar çok harcamada bulunduktan sonra kadın istediği zaman kocasını boşarsa bu durumda bu kadar masraf boşa gitmiş olacak ve böylelikle erkek büyük bir zarara uğratılacak.
    (Evlilikte) tarafların Allah'ın belirlediği ölçüleri koruyamama endişeleri dışında kadınlara verdiklerinizden (boşanma esnasında) bir şeyi geri almanız, sizin için helâl olmaz. Eğer onlar Allah'ın belirlediği ölçüleri gözetmeyecekler diye endişe ederseniz, o zaman kadının (boşanmak için) bedel vermesinde ikisine de günah yoktur. Bunlar Allah'ın koyduğu sınırlardır.

    İmza

    kindi@mynet.com

Sakın bunları aşmayın. Allah'ın koyduğu sınırları…

  • muhsin kilavuz
    muhsin kilavuz
    dunyadinleri.com/dakoka
    buradaydı
    Cinsiyet : Bay
    Şehir : Ankara
    Meslek :
    Giriş : 223
  • Yazan : muhsin kilavuz Tarih : Beğeniler : 0
    Sakın bunları aşmayın. Allah'ın koyduğu sınırları kim aşarsa, onlar zalimlerin ta kendileridir.(Bakara Suresi 229)

    Kuran bu hükmüyle hanımıyla geçimsizlik yapmayan ve ona eziyet vermeyen bir kocanın mağdur durumuna düşmesini engellemiştir.
    Fakat geçimsizlik erkekten kaynaklanıyor ise bu durumda Kuran yine tarih üstü bir düzenleme getirmektedir.
    Koca kendisi geçimsizlik çıkarmasına rağmen hanımının kendisine tazminat vererek onu boşamaya zorlaması şu ayetin hükmüyle haram kılınmıştır.
    Ey iman edenler! Kadınlara zorla mirasçı olmanız size helâl değildir. Açık bir hayâsızlık yapmış olmaları dışında, kendilerine verdiklerinizin bir kısmını onlardan geri almak için onları zorluğa düşürmeyin. Onlarla iyi geçinin. Eğer onlardan hoşlanmadıysanız, olabilir ki, siz bir şeyden hoşlanmazsınız da Allah onda pek çok hayır yaratmış olur.(Nisa Suresi 19)
    Böyle bir durumda kadın hakime başvurarak boşanma davası açabilecek ve hakim onu tazminata hükmetmeden , aldığı mehri geri ödemeden boşayacaktır.
    Kadının vereceği muhalea bedelinin mehirden üstün olmaması da hadislerde belirtilmiştir.
    Özet olarak erkekte bir problem yok eğer kadın ayrılmak istiyorsa , tazminat bedelini ödeyerek erkekten boşanıyor. Eğer sorun erkekten kaynaklanıyorsa tazminat ödemeden hakime başvurarak boşanabiliyor.
    İslam kadının boşanması durumunda karşılacağı sıkıntıları atlatması için de bazı tedbirler almıştır.
    1-Kadının evlilik sırasında aldığı mehirin yanı sıra muaccel mehir(boşanma durumunda ödenmesi gereken mehir, borç mehir) tale etme hakkı vermiştir.
    2-Kadın boşanma durumunda karşılacağı sıkıntıları hesaba katarak müeccel mehri fazla isteyebilir. Böylece hem kocasının onu boşama konusunda daha dikkatli olmasını sağlar hem de karşılaşabileceği ekonomik sıkıntıları giderir.,
    3-Hamile kadın boşanmışsa çocuğun babası doğum gerçekleşene kadar ona bakmak zorundadır.
    4-Ayrıca kadın çocuk doğduktan sonra onu emzirirse erkek, kadının geçimini sağlamaya katkıda bulunacak ,üzerinde anlaştıkları belli bir ücreti ödeyecektir. (Bakara 233)


    İmza

    kindi@mynet.com