Bilim ve Teknoloji

Ana Sayfa Forum Bilim ve Felsefe Bilim ve Teknoloji Boşanmanın Ardından Hayata Devam Etmek

Boşanmanın Ardından Hayata Devam Etmek

  • b T
    b T
    dunyadinleri.com/merkur-merkur
    buradaydı
    Cinsiyet : Bayan
    Şehir : İzmir
    Meslek : çevirmen
    Giriş : 16
  • Yazan : b T Tarih : Kategori : Bilim ve Teknoloji Cevaplar : 0 Okunma : 472 Beğeniler : 0
    Boşanmanın Ardından Hayata Devam Etmek

    Boşanmanın Ardından Hayata Devam Etmek

    “Her şey bir anda tepetaklak olmuştu. Hayatınız yolunda giderken bir bakıyorsunuz ki hiçbir şeyiniz kalmamış” (Bir yıl önce boşanan MURAT ).
    “Kocamın, kızımız yaşında biriyle ilişkisi oldu. Boşandığımızda onun kötü huylarından kurtulduğum için rahatladım, ama kendimi aşağılanmış ve değersiz hissettim” (17 yıl önce boşanan SEVAL).

    Bazı insanlar hayatlarının daha iyi olacağını düşünerek boşanıyor, bazıları ise evliliklerini sürdürmek istiyor fakat eşleri bunu istemiyor. Yine de boşananların neredeyse tamamı, boşandıktan sonra hayatın düşündüklerinden çok daha zor olduğunu görüyor. Siz de kısa süre önce boşandıysanız, boşanmanın hayatınızdaki en stresli olaylardan biri olduğunu düşünüyor olabilirsiniz. Öyleyse boşanmanın getirdiği zorluklarla başa çıkmanıza yardım edebilecek bazı Kutsal Kitap öğütlerini gözden geçirmek sizin için de faydalı olabilir.
    1. ZORLUK: OLUMSUZ DUYGULAR.
    Parasal sorunlar, çocuk yetiştirmek ve yalnızlıktan kaynaklanan stres kişiyi aşırı bunaltabilir ve bu ruh hali her zaman kolay geçmez. Psikolog Judith Wallerstein’a göre, boşanmanın üzerinden yıllar geçtikten sonra bile bazıları ihanetin ve terk edilmenin acısını hâlâ yaşıyor ve hayatın “haksızlık, yalnızlık ve hayal kırıklığı” anlamına geldiğini düşünüyor.
    NELER YAPABİLİRSİNİZ?

    • Boşanmanın acısını yaşayın. Hâlâ sevdiğiniz eski eşinizi özlüyor olabilirsiniz. Belki kötü bir evliliğiniz vardı, yine de acı çekmeniz normaldir çünkü evlilikte umduğunuz mutluluğu bulamadınız (Özdeyişler 5:18). ‘Ağlamaktan’ da utanmayın (Vaiz 3:1, 4).
    • Kendinizi soyutlamayın. Boşanmanın acısını yaşarken yalnız kalmaya ihtiyacınız olsa da, uzun süre kendinizi başkalarından soyutlamak akıllıca olmayacaktır (Özdeyişler 18:1). Arkadaşlarınızla sohbet ederken olumlu şeyler hakkında konuşun, çünkü haklı olsanız bile eski eşinizden sık sık şikâyet ettiğinizde arkadaşlarınız sizden uzaklaşabilir. Boşandıktan hemen sonra önemli kararlar almanız gerekiyorsa, güvendiğiniz ve tarafsız birinden yardım isteyin.
    • Sağlığınıza dikkat edin. Boşanmanın stresi genellikle beraberinde yüksek tansiyon ya da migren gibi hastalıklar getirir. Sağlıklı beslenin, egzersiz yapın ve yeterince uyuyun (Efesoslular 5:29).
    • Eski eşinize duyduğunuz öfkeyi alevlendiren şeyleri atın ve ihtiyacınız olmayan şeyleri elden çıkarın, fakat önemli belgeleri atmayın. Düğün fotoğrafları gibi size acı verebilecek şeyleri bir kutuya koyup çocuklarınız için saklayabilirsiniz.
    • Olumsuz düşüncelerle savaşın. Kocası zina yaptığı için ondan boşanan Olga şöyle dedi: “Kendime sürekli şöyle soruyordum: ‘O kadında bende olmayan ne var?’” Ancak Olga’nın da daha sonra fark ettiği gibi, sürekli olumsuz düşünceler üzerinde durmak ‘ezik bir ruha’ neden olabilir (Özdeyişler 18:14).
      Birçok kişi düşünüş tarzını düzeltmek ve kontrol altında tutabilmek için düşüncelerini bir kenara yazıyor. Bunu yaparken mücadele ettiğiniz olumsuz düşüncenin yerine, yeni ve olumlu bir düşünce koymaya çalışın (Efesoslular 4:23). Örneğin:
      Eski düşünüş: Eşimin sadakatsizliği benim suçum.
      Yeni düşünüş: Kusurlarım eşime beni aldatma hakkı vermez.
      Eski düşünüş: En güzel yıllarımı yanlış adam için harcamışım.
      Yeni düşünüş: Geçmişe değil, geleceğe bakarsam daha mutlu olacağım.
    • Kırıcı yorumları duymazdan gelin. İyi niyetli arkadaş ya da akrabalar size acı verecek hatta sizin durumunuzda doğru olmayan yorumlar yapabilirler. Örneğin ‘O zaten sana göre biri değildi’ ya da ‘Tanrı boşanmadan nefret eder’ gibi sözler söyleyebilirler. Kutsal Kitap şunu tavsiye eder: “İnsanların söyleyeceği her sözü dert etme” (Vaiz 7:21). İki yıl önce boşanan Melek şöyle diyor: “İncitici sözlerin üzerinde durmaktansa meselelere Tanrı’nın bakış açısından bakmaya çalışıyorum. O’nun düşünceleri bizimkilerden çok daha yüksektir” (İşaya 55:8, 9).
    • Dua edin. Yaratıcımız bizi ‘tüm kaygılarımızı O’na bırakmaya’ teşvik ediyor, özellikle de yoğun stres altındaysak (1. Petrus 5:7).

    DENEYİN: Sizin için yararlı olabilecek Kutsal Kitap ayetlerini yazın ve evde her zaman görebileceğiniz yerlere asın. Boşanan birçok kişi daha önce değinilen ayetlerin yanı sıra şu ayetlerden de faydalandı: Mezmur 27:10; 34:18; İşaya 41:10; Romalılar 8:38, 39.

    2. ZORLUK: ESKİ EŞİNİZLE İLİŞKİNİZ.
    11 yıl evli kalan Yasemin şöyle diyor: “Kocama beni bırakmaması için yalvardım. Fakat o gittikten sonra ona ve birlikte yaşamaya başladığı kadına karşı içim öfkeyle doldu.” Boşanan birçok kişi eski eşine duyduğu büyük öfkeyi yıllarca içinden atamıyor. Yine de bazıları sık sık görüşmek zorunda kalıyor, özellikle de çocukları varsa.
    NELER YAPABİLİRSİNİZ?

    • Eski eşinizle aranızda saygılı bir ilişki olsun. Kısa ve öz şekilde, konuşmanız gereken konuları konuşun. Birçok kişi böyle yaparak eski eşiyle sorun çıkmadan görüşmeyi başardı (Romalılar 12:18).
    • Eski eşinizi kızdıracak konuşmalardan kaçının. Özellikle de suçlandığınızı düşündüğünüzde Kutsal Kitabın şu yararlı öğüdünü uygulayın: “Bilgili kişi dilini tutar” (Özdeyişler 17:27). Eğer konuşma amacından sapıyorsa ve sohbeti yapıcı bir doğrultuda götüremiyorsanız şöyle diyebilirsiniz: “Söylediklerini biraz düşünmem lazım, daha sonra konuşalım.”
    • Eski eşinizle bağlantılarınızı olabildiğince azaltın, örneğin yasal, parasal ve tıbbi konularda.

    DENEYİN: Eski eşinizle bir dahaki sefere konuşurken, herhangi birinizde savunmaya geçme ya da kendi görüşünde diretme eğilimi olup olmadığına dikkat edin. Gerekirse biraz ara vermeyi ya da konuyu e-posta yoluyla görüşmeyi teklif edin (Özdeyişler 17:14).
    3. ZORLUK: ÇOCUĞUNUZUN YENİ DURUMA ALIŞMASINA YARDIM ETMEK.
    Maria isimli bir kadın boşandıktan hemen sonra yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Küçük kızım sürekli ağlıyordu ve tekrar yatağını ıslatmaya başladı. Büyük kızım her ne kadar duygularını gizlemeye çalıştıysa da ondaki değişikliği de görebiliyordum.” Belki siz de, çocuklarınızın size en çok ihtiyacı olduğu dönemde onlara yardım edecek zaman ya da gücünüzün olmadığını düşünüyorsunuz.
    NELER YAPABİLİRSİNİZ?

    • Çocuklarınızı duygularını size anlatmaya teşvik edin, “saçma sapan” konuşuyor gibi görünseler bile onları dinleyin (Eyüp 6:2, 3).
    • Ailedeki roller değişmesin. Duygusal desteğe çok ihtiyaç duyuyor olabilirsiniz, çocuğunuz da bu konuda size yardım etmek istiyor olabilir. Ancak bir çocuktan yetişkinlere özgü problemler konusunda yardım istemek doğru ve sağlıklı olmayacaktır (1. Korintoslular 13:11). Çocuğunuzu dert ortağınız yapmayın veya onun eski eşinizle aranızda bir aracı ya da haberci olmasına izin vermeyin.
    • Çocuğunuzun düzenini korumaya çalışın. Aynı evde ve aynı düzende yaşamaya devam etmeniz iyi olur, ancak daha da önemlisi ailece ibadet etmek ve Kutsal Kitabı okumak gibi ruhi faaliyetlerinize devam etmenizdir (Tekrar 6:6-9).


    DENEYİN: Bu hafta zaman ayırıp, onu çok sevdiğinizi ve boşanmanızın onun suçu olmadığını söyleyerek çocuğunuzu rahatlatın. Sorularını cevaplarken eski eşinizi suçlamayın.
    Boşandıktan sonra da hayatınıza devam edebilirsiniz. Evliliği 16 yıl süren Melisa “Boşandığımda ‘Hayatımın böyle olmasını istemiyordum’ diye düşünmüştüm” diyor. Fakat içinde bulunduğu şartlara rağmen artık mutlu. Şöyle söylüyor: “Geçmişi değiştirmek için uğraşmayı bıraktıktan sonra kendimi daha iyi hissettim.”
    Gözcü Kulesi | Ekim 2013 dergisinden alınmıştır.

    İmza